MUCİDİN TORUNU KONUŞTU Uluslararası Döner Federasyonu'nun (UDOFED), Türk dönerinin 'Geleneksel ürün' adı altında tescillenmesi için başvuruda bulunması üzerine Alman basını, dönerin bir ulusal Alman yemeği olduğunu ileri sürdü, başvuruya karşı çıktı. Alman Sosyolog Berhard Seidel, yapılan başvurunun Alman kültürüne karşı bir saldırı olduğunu iddia edince dönerin mucidinden tepki geldi.

'KUYUYA BİR TAŞ ATTILAR' Dönerin, Almanya'daki Türk göçmenler tarafından 1970'li yıllarda icat edilerek geliştirildiğini ve dolayısıyla bir Alman yemeği olduğu açıklaması yapılmasının üzerine dönerin mucidi olan İskender ailesinin 5'inci kuşağı olan Yavuz İskenderoğlu, tutuma tepki gösterdi. İskenderoğlu, "Bir atasözü vardır; 'Bir deli kuyuya taş atmış, kırk akıllı çıkaramamış'. Tarih, iddia ile değil, belge ve kanıt ile olur" diye konuştu. 'İSPATLARINI SERGİLİYORUZ' Ellerinde 157 senelik döner ocağı, Osmanlıca dükkân tabelası, masalar, tabaklar, fotoğraflar ve belgeler olduğunu ifade eden İskenderoğlu, "Bunlar konağımızda sergileniyor. Ciddiye alınması ve tartışma konusu yapılması sadece ispatla olacaktır. Bahsi konu olan şey sadece yemek değil, Türk milletinin kimliğini oluşturan ana unsurlardan biridir. Bu unsura yapılan müdahale, kimliğimize açık saldırıdır" dedi.

HİKÂYE 1867'DE BURSA'DA BAŞLADI Yavuz İskenderoğlu, "Dönerin anavatanı Türkiye'dir. Bursa'dır. Yaklaşık 160 sene ve beş kuşaktır döner servis ediyoruz. Dünya'nın en ücra köşesine bile gitseniz, 'Türkiye' dediğinizde size ilk önce 'döner kebap' diyeceklerdir. Bu konunun tartışılması bile abestir. Dönerin hikâyesi, 1867 yılında büyük dedemiz Kebapçı Mehmet oğlu İskender Efendi ile Bursa Kayhan'da başlamıştır" dedi. Yavuz İskenderoğlu, oğulları Kayhan ve Oğuzhan ile birlikte, "Kebapçı İskender Efendi, açık ateşte yatay pişen bir ete sinen is lezzetini ortadan kaldırmak ve yerden istifade etmek için odun kömürü ocağını dikey döndürerek çözüm buldu. Bu farklı sunum Bursa'da çok dikkat çekti ve İskender Efendi'nin "dönen kebabı" olarak ünlendi. Bu yemek, halk dilinde "döner kebap" ve daha sonraları sadece "döner" şeklinde anılmaya başlandı" açıklaması yaptı.