"Bir Müslüman Müslümanlığı iyi temsil etmeli" diyen Musab Aktaş Hocaefendi sözlerine şöyle devam etti:

İyi anlatmalı. Hatta dışarıdan bir kişiyi Müslüman bir kişiyi gördüğünde 'keşke bende bunlar gibi olmalıyım' demeli.

Böyle düşündürmeliyiz. Böyle hareket etmeliyiz. Efendi hazretleri hayattayken durumu yerindeyken CHP'li bir belediye başkanının oğlu İsmailağa'da medrese okumaya başlıyor.

Bunu haber alan CHP'li belediye başkanı apar topar ekibini toplayıp İsmailağa'ya baskına geliyor. Mahmud Efendi kimse onu bir göreyim diyor.

Camiye ekibiyle giriyor. Herkes namaz vakti yanaşınca ayağa kalkıyor. Efendi hazretleri gelirken bir bakıyor. Bakış o bakış. İşte o bakıştan sonra CHP'li belediye başkanı onu görünce sessizce oradan ayrılıyor. Burada bir sıkıntı yok gidelim hemen diyor.

İşte Müslüman böyle olmalı. Allah ve Resulünü temsil etmeli. Dinimizi iyi temsil edelim. Temsil edemezsek tebliğ edemeyiz. Elimizi taşın altına koymamız lazım. Müslüman başıboş olamaz.

Dışarıda yürürken radar gibi sağa sola bakarak yürüyemez. Bizi buradan zarar görüyoruz. Televizyonlarda hacılar hocalar film konusu oluyor. Hacı hoca deyince akan suların durması lazım.