28 Şubat sürecinin kalıntısı olan başörtüsü yasağı, Kırklareli’nde hortladı. Kırklareli Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Yaşlı Bakım Bölümü’nde öğrenci olan Dilek Güngör, staj için gittiği Kırklareli Huzurevi’nde yasakçı engeliyle karşıla
MEHMET ÖZMEN / İSTANBUL
Başörtüsü yasakçılığı son olarak Kırklareli’nde yaşandı. 28 Şubat sürecinin kalıntısı olan başörtüsü yasağı, Kırklareli Huzurevi’nde hortladı. Kırklareli Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Yaşlı Bakım Bölümü’nde öğrenci olan Dilek Güngör, staj için gittiği Kırklareli Huzurevi’nde yasakçı engeliyle karşılaştı. Başörtülü Dilek Güngör, Lüleburgaz Huzurevi’nde bir haftalık bir sürelik stajın ardından 5 Nisan günü staj için Kırklareli Huzurevi’ne gitti.
“BAŞÖRTÜSÜYLE STAJ
YAPAMAZSIZ, YASAK!”
Staj için müracaat eden adaylar sıraya dizildi. Adaylar arasında başörtülü olarak yerini alan Dilek Güngör; huzurevi müdürü Mehmet Gider tarafından odasına davet edildi. Gider, odasında “Başörtülü olarak staj yapamazsın. Başını açmalısın” sözleriyle öğrenciyi ikna etmeye çalıştı. Örtüsünü çıkarmasının mümkün olmadığını söyleyen öğrenci Güngör, yasakçı müdürün tavrını sürdürmesi üzerine 8 Nisan günü Kırklareli Valiliği’ne bir dilekçe olayı iletti ve şikâyetçi oldu.
YASAKÇI MÜDÜRE SORUŞTURMA BAŞLATILDI
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na bağlı iki kurumun birinde başörtülü olarak staj yapabilirken, diğer bir kurumunda staj yapılmasının engellenmesini anlayamadığını ifade eden Dilek Güngör, stajına devam etmesinin sağlanması talebinde bulundu. Şikâyeti inceleyen Kırklareli Valiliği, huzurevi müdürü Mehmet Gider hakkında soruşturma başlattı.
SAADET PARTİSİ İL BAŞKANI ŞAR:
BU KİŞİ TAM BİR DİN KARŞITI
Kırklareli Saadet Partisi İl Başkanı Kemal Şar, huzurevi müdürü Mehmet Gider’in şimdiye kadar birçok usulsüzlük ve zorbalıklarına şahit olduklarını belirterek, “Bu kişi müminlerin inancına tahammülsüzdür. Emekliliği geçmiş olmasına rağmen hâlâ emekli olmamış kurumu bir çiftlik olarak kullanmaktadır. Bu kişi başörtülü insanlara karşı yıllardır tahammülsüz ve sicili kabarıktır” dedi.
KAYA: BU BİR AHLÂKSIZLIKTIR!
Staj yapan öğrencinin bir memur değil, öğrenci konumunda olduğunu ifade eden Özgür Der Genel Başkanı Rıdvan Kaya, “İlgili bakanlıkların bu konuda açıklamaları olmuştu. Buna rağmen böyle bir keyfi davranışlar tam bir ahlâksızlık ve zorbalıktır, büyük bir akıldışılıktır. Bu zorbalığın, zulmün artık bütün kurumlardan kaldırılması gerekir. İnsanların inançları nedeniyle başını kapatmasına müdahale edilmesi kimsenin haddine değil. Bu zulmü işleyen ahlâksızları tutup yakasından atmak lazım” dedi.
MÜDÜR GİDER OLAYI YALANLADI!
Mağdur öğrenci Dilek Güngör’ü ikna odasına alarak “Huzurevinde başörtülü olarak staj yapamazsın, başını açmalısın” diyen Kırklareli Huzurevi Müdürü Mehmet Gider ise, soruşturma geçirdiği için geri adım attı. Başörtülü öğrenciye yasaklama getirmediğini iddia eden Gider, öğrencinin neden valiliğe şikâyette bulunduğu ve kendisi hakkında neden soruşturma açıldığı konusuna ise açıklık getiremedi.
Kırklareli Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu öğrencisi Dilek Güngör olayı şöyle anlattı:
“Stajıma ilk hafta Lüleburgaz Huzurevi’ne gittim. Oradaki hocalarımızın kararıyla yerimiz değişti. Rotasyon sonucu Kırklareli Huzurevi’ne gönderildim. Cuma günü gitmem gereken tarih ve saatte Kırklareli Huzurevi’nde bulundum. Oraya gelen başka arkadaşlar da vardı ve kendi aramızda neler yapacağız diye konuşurken müdür Mehmet Gider geldi. Bana ‘Sen burada mı staj yapacaksın?’ dedi. Bende ‘evet’ dedim. Başörtümü eliyle göstererek ‘Başında o olmayacak. Burada bu şekilde staj yapamazsın’ dedi. Bende ‘ben başımı açmak istemiyorum’ dedim. Bunun üzerine müdür Mehmet Gider beni odasına çağırdı. ‘Kızım aslında biz de dinine düşkün insanlarız, ama ben cumhuriyete de inanırım. Bu yüzden sen bu şekilde başörtülü olarak staj yapamazsın’ dedi. Bunun üzerine ‘ben başımı açmak istemiyorum, açmayacağım da’ dedim.
Bana odasındaki Atatürk resmi vardı, onu gösterdi. ‘O olmasaydı biz bu günlerde rahat yaşayamayız’ dedi. Ben kendisine bunun üzerine herhangi bir itirazda bulunmadım. Bana ‘Sen nerelisin?’ dedi. Zonguldaklı olduğumu söyledim. Bana ‘Orası çağdaş, gelişmiş bir yer sen.....’ dedi ve gerisini söylemedi. Ben söylemek istediğini anladım.
‘Ben Edison’un elektriği bulduğuna dua ediyorum. Elektriği bulduğu için Allah ondan razı olsun diyorum; ama neymiş efendim işte insanlara öğretilen bizden farklı olanlar, yabancı olanlar devlete giremeyecekmiş. İnsanlara neler öğretiyorlar böyle. Size neler öğretiyorlar. Bu hafta sen bu şekilde dur, ben senin hocalarınla burada staj yapamayacağını konuşacağım’ dedi. Ben o gün öyle orda durdum. Olay cuma günü oldu ve ben pazartesi günü ise valiliğe dilekçemi verdim.
Sonra valiliğin sekreteri sanırım, beni aradı. ‘Sen staja bu şekilde gideceksin’ dedi. Sana bir sorun çıkartırlarsa bana bir numara verdi oradan aramamı istedi.”
