Çağdaş Hukukçular Derneği İstanbul İl Başkanı Taylan Tanay’ın ünlü lokantalar zinciri Köşebaşı Restaurantı haraca bağlamak istediği, 2012 yılında firma sahiplerinden önce 300 bin daha sonra 1 milyon lira haraç talep ettiği ortaya çıktı. Bu paranın verilme
MURAT ALAN / İSTANBUL
Çağdaş Hukukçular Derneği İstanbul İl Başkanı Taylan Tanay’ın ünlü lokantalar zinciri Köşebaşı Restaurantı haraca bağlamak istediği, 2012 yılında firma sahiplerinden önce 300 bin daha sonra 1 Milyon lira haraç talep ettiği ortaya çıktı. Bu paranın verilmemesi halinde, “hiçbir Köşebaşı Restaurantı çalıştırmayacağız, bu parayı bize ödeyin, aksi takdirde sizin için kötü olur” şeklinde tehditler savurduğu belirlenen Tanay hakkında “tehdit” ve “şantaj”dan İstanbul 19. Sulh Ceza Mahkemesinde ayrıca dava açıldı. Dava dosyasında Tanay’ın işten atılan Roza Tekstil işçilerini, haksız para almak için adeta bir silah olarak kullandığı ifade ediliyor. Akit’in ele geçirdiği dosyaya giren 3 kare fotoğrafda, eylemci grubu yönlendirdiği tespit edilen şahsın Taylan Tanay olduğu açıkça görülüyor.
BUNLAR MI AVUKAT?
İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kabul ettiği DHKP-C’ye bağlı avukatlara ilişkin iddianame, örgüt avukatlarının şehir eşkiyalığına soyunup haraç topladığını, bu uğurda gariban işçileri adeta bir araç olarak kullandığını ortaya koydu.
Çağdaş Hukukçular Derneği ve Halkın Hukuk Bürosunun DHKP-C bağlantısına yönelik soruşturma kapsamında ifade veren Köşebaşı Restaurant yetkilisi Nurali Akkaş ifadesinde, restaurantları önünde protesto gösterisi yaptıran Taylan Tanay’ın kendilerinden eylemleri sonlandırma karşılığında önce 300 bin, daha sonra 1 milyon lira haraç istediğini, aksi takdirde İstanbul ilinde faaliyet gösteren tüm Köşebaşı Restaurantlarını çalıştırmayacakları tehdidinde bulunduğunu kaydetti.
ROZA TEKSTİL İŞÇİLERİNİN
SIRTINDAN 300 BİN LİRA HARAÇ
İstanbul Cumhuriyet Savcısı Adem Özcan tarafından hazırlanan iddianamede Tanay’ın 300 bin TL haraç ve şantaj tehdidinde bulunduğu belirtiliyor. İddianamede şu ifadeler yeralıyor:
“Kendilerinin bu parayı ödeyemeyeceklerini, kendilerine hiçbir borçlarının olmadığını, alacaklarını kimden alacak iseler o kişilerden talep etmeleri gerektiğini işletmelerinin bu şekilde bir şantaj ve tehdide adeta mafyavari çökmeye boyun eğmeyeceği kendilerine bildirilmesi üzerine, eylemlerini artırarak devam ettiklerini, yeniden görüşme talebi üzerine kendileri ile görüşüldüğünde bu defa rakamı 1.000.000 TL’ye çıkardıklarını ancak kendilerine 800.000 TL verilmesi halinde bu eylemlere son vererek Köşebaşı Restaurantlarını çalıştıracaklarını, aksi takdirde tüm İstanbul ilinde faaliyet gösteren Köşebaşı Restaurantlarını çalıştırmamak üzere gidecekleri tehdidinde bulunduğunu, bunun üzerine böyle bir paranın ödenemeyeceği kendilerine bildirildiği, onun üzerine de lokantalarını çalıştırmamak üzere eylemlerine devam ettiklerini belirtti.”
150 BİNİ AZ BULAN TANAY:
“SİZ BİZE SADAKA MI VERİYORSUNUZ”
“İşletmelerinde çalışan garson ve diğer çalışanların kendisi ile temasa geçerek bu yaptığının kendi ekmekleri ile de oynamak olduğunu, işyerinin çalışmadığı, her süre boyunca maaş ve bahşişlerini alamadıklarını, bu nedenle sırf bu işlemler bitsin isteği ile kendi maaşlarından 150.000 TL toplayarak belli bir zaman dilimi içerisinde ödeyebileceklerini bildirdiklerini, Avukat Taylan Tanay’ın ise “siz bize sadaka mı veriyorsunuz, bir trilyon lira vereceksiniz” şantaj ve tehdidi üzerine kendisi ile tüm görüşmelerin kesildiğini ve hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu…” beyan ettiği görülmüştür.”
BİR DAVA DA TEHDİT VE ŞANTAJDAN
Tanay’ın haraç talebi ile ilgili İstanbul 19. Sulh Ceza Mahkemesinde 2013/154 esas sayılı bir dava daha bulunuyor. Şirket ortakları Murat Ayaz ve Nurali Akkaş 19. Sulh Ceza Mahkemesinde verdikleri ifadelerinde de Tanay’ın haraç için kendilerine baskı yaptığını, aksi takdirde işyerlerini batırmakla tehdit ettiğini ifade ettiler. Akit’in ele geçirdiği delil dosyasına giren fotoğraflarda iddialara destek oluyor. Yapılan araştırmada “Köşebaşı Restaurant patronları...” şeklindeki protesto pankartı açıp slogan atan sivil şahısların Tanay’ın talimatları doğrultusunda hareket ettikleri ifade edildi. Dosyada kırmızı çember içine alınan şahsın Tanay olduğu açıkça görülüyor.
