28 Şubat davasının dünkü duruşmasında çapraz sorgusu yapılan dönemin Deniz Kuvvetleri Kurmay Başkanı emekli Koramiral Aydan Erol, BÇG’nin, Güven Erkaya’nın talimatı ile fişlemeler yaptığını itiraf etti.
FİŞLEMEYİ İTİRAF ETTİ
BÇG Bilgi İhtiyaçları isimli belgeyle neredeyse toplumun tüm kesimleri hakkında bilgi toplandığını dile getiren Üye Hakim Hakan Oruç, sanık Erol’a “Bu belgenin askeri gereklerle bir ilgisi olmadığı açık. Bu topladığınız bilgiler nerede kullanılacaktı? Bu bilgiler BÇG ve Genelkurmay’a gönderilmiş midir?” diye sordu. Genelkurmay’ın Deniz Kuvvetleri’nden istenenlerle ilgili emrini imzalayıp birliklere yaydığını söyleyen Erol, söz konusu belgenin Dönemin Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Güven Erkaya’nın yanına çağırdığı İstihbarat Daire Başkanı’na dikte ettirmesiyle ek olarak çıkarıldığını aktardı
Erol, Oruç’un “Somut anlamda bu adı geçenler hakkında bilgi toplandı mı?” sorusuna da “Muhakkak toplanılmaya çalışılmıştır” cevabını verdi.
Binbaşı rütbesindeki Erkan Yaykır’ın iki albayla görüşerek tutanak düzenlediğini hatırlatan Oruç, alt rütbedeki bir subayın üst rütbelerine bu şekilde davranmasının normal olup olmadığını sordu. Konuya vakıf olmadığını belirten Erol, “Komutanın (Erkaya) bir binbaşıya özel bir görev verdiğini de sanmıyorum” dedi.
“SARMUSAK OLAYINDAN SONRA POLİSLERİ…”
Yine Yaykır’a teslim edilen belgelerin birinde polislerle ilgili bir rapor düzenlendiğini dile getiren Üye Hakim Oruç, “Deniz Kuvvetleri’nde başka kamu kurumlarıyla, özellikle de polislerle ilgili rapor düzenlenmesi normal mi?” sorusunu yöneltti. Kadir Sarmusak olayından sonra polislerle ilgili bir çalışma yaptıklarını kabul eden sanık Aydan Erol, “Ondan sonra polis arkadaşlarımızı mümkün olduğunca harekat ve istihbarat birimlerine almadık” diye konuştu.
SAVCIDAN ‘ŞERİAT ÖNGÖRÜSÜ’ FIRÇASI
Kadir Sarmusak’ın iddianamedeki beyanlarını anımsatan duruşma savcısı Kemal Çetin’in “O tarihte basının yönlendirildiği ortaya çıkıyor. Bu konuda ne diyorsunuz?” sorusuna Erol, “Bir gün evvel gazeteciler haber sızdırmak veya almak için geliyor olabilir ama bizim Genelkurmay’dan izin almadan beyan vermemiz mümkün değildir” savunmasını yaptı. Erol, Deniz Kuvvetleri bünyesinde oluşturulan basın birimi konusunda da herhangi bir bilgisinin olmadığını öne sürdü. Savcı Çetin’in “İzinsiz şeriat külliyesi” olarak tanımladıkları Fetih Külliyesi inşasıyla ilgili hazırladıkları belgeyi hatırlatması üzerine ise emekli Koramiral Erol, “Fetih Külliyesi inşasıyla ilgili mesaj, güvenlik bölgelerine tecavüz olmasın kaygısıyla çekilen bir mesajdır. Bundan senaryo çıkarmak hayali bir şeydir” ifadelerini kullandı. Çetin, Erol’un bu cevabına “Burada çekilen mesajın konusu izinsiz şeriat külliyesidir. Bunun ileride şeriata dönüşeceği konusunda bir varsayımı nasıl öngörüyoruz? Daha inşa edilmemiştir” şeklinde tepki gösterdi.
ERKAYA RAKIYI ÖVÜNEREK ANLATMIŞ!
Dönemin Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Güven Erkaya’nın, merhum Başbakan Necmettin Erbakan’ın YAŞ üyelerine verdiği yemekte rakı istemesiyle ilgili tartışmalara işaret eden müşteki avukatı Yılmaz Bölükbaşı, “Basınla ilgili ilişkilerin sadece Genelkurmay’ca yürütüldüğünü, kuvvet komutanlıklarının ilişki kurmasının söz konusu olmadığını söylediniz. Erkaya’nın rakı talebinin basında haber olmasını, bu konuda hükümete yönelik bir tepkinin oluşmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusunu yöneltti. Rakı olayının karargahta konuşulduğunu anlatan Erol, “Sayın Erkaya özgür iradesiyle hareketlerde bulunmuş buna bir şey söyleyemem. Erkaya, bana bu rakı olayını anlattı. ‘Ben rakı içince ortamda bir dalgalanma oldu’ dedi bana” şeklinde konuştu.
Tutuklu sanık Ruşen Bozkurt ise savcılığa verdiği ifadeyi aynen kabul ettiğini belirterek tahliyesini talep etti. Duruşmaya bugün kaldığı yerden devam edilecek.