Ey ehl-i salib(*); bu millete diz çöktüremeyeceksin!..

TÜKÜRÜN..

Tükürün milleti alçakça vuran darbelere! 
Tükürün onlara alkış dağıtan kahbelere! 
Tükürün Ehl-i Salîb’in o hayasız yüzüne! 
Tükürün onların aslâ güvenilmez sözüne! 
Medeniyet denilen maskara mahlûku görün: 
Tükürün maskeli vicdânına asrın, tükürün!.. 

(Mehmet Akif Ersoy)

Bir asırdır emperyalistlerin Türkiye üzerinde oynadıkları oyun hiç ama hiç bitmedi...

Geçmişte bu ülkeye siyasi olarak diz çöktürmeye çalıştılar ama; bu millet canını kaybetti, bu topraklarda din, vatan için şehit oldu ama emperyalistlere asla diz çökmedi, teslim olmadı...

İşte o emperyalistler ve onların sacayakları şimdi de bu ülkeye ekonomik olarak diz çöktürmeye, Türkiye’yi batırmaya çalışıyorlar...

Ama nafile...

Bu ülke, bu millet bugüne kadar asla ve asla o emperyal güce teslim olmadı, diz çökmedi bundan sonra da böyle olacak...

Şimdi gelin şöyle geçmişe bir göz atalım...

Bir asırdır 765 bin kilometrekareye sıkıştırılmış bu topraklarda yıllardır istedikleri gibi at oynattı o malum güçler...

Hangi idare sisteminin bu ülke için daha iyi olacağına bu ülkeyi kimlerin idare edeceğine o emperyal güçler karar verdi...

Cumhuriyetin ilk yıllarında kurulan Meclis’te sarıklısı, sakallısı, şalvarlısı başı açığı, başı kapalısı vardı... 

İşte; o emperyal güçlerin baskısıyla sarığı attırdılar, şapka giydirdiler...

Başları açtırdılar; tayyör giydirdiler... 

Ne giyeceğimize de nasıl yaşayacağımıza da onlar karar verdiler...

Bir gece de harf devrimi yaparak, milyonlarca insanı cahil bıraktılar...

Kanun koyucular onlar oldular, insanların nasıl evleneceklerine, nasıl boşanacaklarına, nasıl ceza alacaklarına onlar karar verdiler... 

FİDANLARI BUDADILAR, BAŞBAKANI ASTILAR

Siyaset ne zaman biraz güçlense, bir şeyleri bahane edip, askeri darbelerle ‘siyasi fidanlar’ı budadılar, başbakanları, bakanları astılar, böylece Türkiye’ye diz çöktürmeye çalıştılar... Emperyal güçler istemedi diye ‘kara yolları size yeter’ diyerek demiryollarımızı, havaalanlarımızı geliştirmemize engel oldular...  

Burnumuzun dibinde petrol fışkırırken en ufak bir arama yapmamıza bile imkan tanımadı o malum zihniyet... Onlar istemedi diye, ‘Ağır sanayimizi ‘ kuramadık...

‘Ağır sanayiyi kuracağız’ diyen rahmetli Necmeddin Erbakan Hocamız ile alay ettiler... Ağır sanayi hamlesi başladığında atılan temeller için ‘hayali’ dediler ve bu ülkenin geleceğiyle oynadılar...

‘Kendi silahımızı, kendi tankımızı yapalım’ dedik’, ‘Sizin onları yapmanıza gerek yok’, ‘montaj sanayiine devam edin’ diyerek bu yönde bir hamle yapmamıza izin vermediler... Yani; ticaretin nasıl ve kimlerle yapılacağına da yine o emperyal güçler karar verdi... Ne zaman ki Türkiye biraz ayağa kalksa, ülkedeki insanları ‘sen sağcısın’, ‘sen solcusun’, ‘sen Alevisin’, ‘sen Sünnisin’ diyerek kamplara böldüler...

VAMPİR GİBİ BU MİLLETİN KANINI EMDİLER

Kardeşi kardeşe düşman ettiler, birbirlerine kırdırdılar...

Bizler birbirimizle kavga ederken, onlar perde arkasından ‘kıkır kıkır güldü’ ve ‘istediğini almanın mutluluğu içinde’ olan bir çocuk edasıyla ellerini ovuşturmayı sürdürdüler... Türkiye ne zaman ayağa kalkmaya çalışsa, faiz lobisiyle bu ülkenin tepesine bindiler, trilyonlarca doları ceplerine indirdiler, bu ülkeyi 70 cente muhtaç ettiler, adeta bir vampir gibi insanımızın kanını emdiler...

İşte, o emperyal güçlerin tek amacı vardı... Türkiye ayağa kalkmasın, diz çökmeyi sürdürsün... Ama ne bu ülke, ne bu millet bugüne kadar hiçbir emperyal gücün karşısında eğilmedi bükülmedi...

Bu millet, sadece ve sadece Allah’ın huzurunda rükuya eğildi, secdeye kapandı...

Onun haricinde hiçbir emperyal güce, hiçbir tağuta boyun eğmedi bundan sonra da eğmeyecek Allah’ın izniyle bu millet...

FETÖ ÇETESİNE DE BOYUN EĞMEDİ BU MİLLET...

Çok yakın bir zamanda yani 15 Temmuz’da bu ülkeye FETÖ vasıtasıyla diz çöktürmeye çalıştılar...

Ama bu millet, ‘Yurtta Sulh Konseyi’ne haşhaşi çetesine, FETÖ elebaşına boyun eğmedi canı ve kanı pahasına...

Şehadet şerbetini içti ama; ihanet çetesi FETÖ’nün apoletli teröristlerine boyun eğmedi... Yıllardır, yalanlarla dolanlarla, insanların hem maddi hem manevi manada, bir vampir gibi kanını emen FETÖ çetesi her şeyi düşünmüş ve hazırlamıştı 40 yıldır...

Ancak; hesap edemediği bir şey vardı o da bu ülkenin gerçek sahibi, millet...

Tuzakların üzerinde bir tuzak vardır...

Onun için kimse bu millete bir kez daha diz çöktürmeye tevessül etmesin...

Bu millet diz çökmez...

Bu millet diz çökmez; bunu böyle bilsin tüm emperyal güçler ve FETÖ ihanet çetesi...

Son söz; 

Sizin karşınızda IMF kapılarında dilenen 70 Cent’e muhtaç bir Türkiye yok artık; ey emperyal güçler ve onun uzantıları...

Yurtdışına çıkışlarda pasaportunu gösterirken ezilip büzülen bir millet, bir Türkiye yok artık... Çeyrek asırdan fazla kapınızda beklettiğiniz, tabir yerindeyse ‘bugün git yarın gel’ dediğiniz bir Türkiye yok artık...

İster alın ister almayın...

İster vizeyi kaldırın ister kaldırmayın...

Umurumuzda bile değil vallahi...

Bizde bir tabir vardır: Vız gelir tırıs gider...

Allah’a emanet olun...

Selâm ve dua ile kalın...

ASYA İLE AVRUPA’YI DENİZLE BİRLEŞTİRDİK DOSTLARI SEVİNDİRDİK DÜŞMANLARI ÇATLATTIK...

1973 yılında o günkü adıyla Boğaziçi Köprüsü, bugünkü adıyla “15 Temmuz Şehitler Köprüsü” ile Asya - Avrupa’yı ilk kez birleştirmiştik.

1988 yılında ise Fatih Sultan Mehmet Köprüsü ile iki kıtanın birleşmesine bir kement daha atmıştık...

26 Ağustos 2016’da Yavuz Sultan Selim Köprüsüyle Asya ile Avrupa’yı bir kez daha bağlayarak İstanbul trafiğine de birazcık nefes aldırdık...

22 Aralık 2016’da da Avrasya Tüneli ile 150 yıllık hayali gerçekleştirdik..

Londra ile Pekin’i denizin altından biraz daha yakınlaştırdık...

Şimdi sırada dünyanın en büyük havalimanı açılış için gün sayıyor...

Bunlar sadece dev projelerden bazıları...

Arkası da gelecek inşallah...

Bu işler elbette dostları sevindirip; düşmanları da çatlatacak nitelikte...

OKURLAR, YAZARLARIN GÖZÜ KULAĞIDIR...

Sevgili okuyucularım!..

Yazarlar, sürekli okuduğu kitaplarla ve okuyucularıyla hem hal olmak durumundadır... Ben her zaman, “Bizler okuyucularımızla varız. Her zaman onların desteğine ihtiyaç duyarız. Gelin birlikte yazalım yazılarımızı” derim...

İnternette dolaşan okuyucularımın gönderdiği ve rahmetli Hasan Abimizin de bazı yerlerini alıp kullandığı o yazı tam da Türkiye düşmanlarının zihniyetini ortaya koyar nitelikte...  İşte ben de ekleme ve çıkarmalar yaparak kullandım o yazıyı...

Emperyalistler ve onun uşağı, FETÖ çetesi niye diz çöktürmeye çalışıyormuş bu millete...

Buyurun birlikte okuyalım...

 100 yıl aradan sonra ayağa kalktık duble yollar yaptık...

 Trenin hızlısına raylar döşedik...

 Havalimanları, elektrik santralleri, barajlar, hastaneler, okullar yaptık...

 81 ilin tamamına üniversite, 900’den fazla ilçenin tümüne fakülteler inşa ettik...

 3.Havalimanıyla ‘Onların’ saltanatlarını salladık...

 ‘Onlarda’ dahi olmayan 3.Köprü’yle İstanbul’un boğazına 3. gerdanlık taktık...

 Kanal İstanbul’la dağıtılan tezgahı da bitirildiğinde göreceğiz...

 Şimdi yerli arabanın ilk prototipleri üretildiğinde çıkardıkları feryatlardan sonra, 2020 yılında seri üretime geçildiğinde neyi başardığımızı göreceğiz millet olarak...

 Yerli tank ürettik, saldırdılar...

 Yerli top ürettik, saldırdılar...

 Yerli silah ürettik, saldırdılar...

 Yerli füze ürettik, saldırdılar...

 Uzaya uydular (Göktürk ve Göktürk-1) gönderdik, saldırdılar...

 Marmara denizinin altından 3 dakikada Avrupa’dan Asya’ya, Asya’dan Avrupa’ya ‘Marmaray’la geçtik, çıldırdılar, kudurdular...

 Denizin ortasından Anamur’dan – Girne’ye Toros’ların suyunu akıttık, küçümsediler...

 Yerli arabanın prototipine bile tahammül edemediler, kudurdular!

 Emperyalistler, bu millete diz çöktürmenin hesabını yaptılar yıllarca...

 ‘Onlara’ rağmen, 100 yıllık kavgaları bitirmek için ‘çözüm sürecini’ başlatırsan...

 ‘Onlara’ rağmen, Coğrafyamızdaki tezgahları dağıtmak için planlarını ve oyunlarını başlarına geçirirsen...

 ‘Onlara’ rağmen, Türkiye’nin dört bir yanını duble yollarla örersen...

 ‘Onlara’ rağmen, top-tüfek yaparsan; uzaya uydular gönderirsen...

 ‘Onlara’ rağmen, Avrasya’yı ve 3.Havalimanını yaparsan...

 ‘Onlara’ rağmen, yerli araba üretirsen!

 Gezi’den saldırırlar!..

 İndiremezlerse, 17-25 Aralık’ta darbeye teşebbüs ederler!..

 Netice alamazlarsa, 30 Mart’ta, 10 Ağustos’ta “Ekmek için Ekmeleddin’le” indirmeyi denerler!

 Olmadı; terör örgütü PKK’yı yeniden sahaya indirirler ve onun arkasına saklanarak saldırırlar.

 Olmadı; FETÖ çetesinin üniformalı teröristleri tarafından 15 Temmuz’da sivil halkın üzerine F16’lardan, helikopter ve tanklardan kurşun, bomba yağdırırlar!..

 ‘Onlar’ kim mi?..

 ‘Onlar’, 1915’te bu toprakları geçmek isteyenlerdir...

 ‘Onlar’, 1923’te Lozan’da bu toprakları satın alanlardır!

 ‘Onlar’, Ezanı ‘Tanrı uludur!’ diye okutturanlar, Kur’an eğitimini yasaklayanlardır!..

 Bu milletin ne giyeceğine, nasıl yaşayacağına karar verenlerdir!

 1950’ye kadar bu millete karanlık bir hayat yaşatanlardır!..

 ‘Onlar’, Menderes’i asanlardır!..

 ‘Onlar’, bu topraklarda 40 yıl siyaset yapan ancak 40 yılda sadece 11 ay Başbakan olan Merhum Erbakan’ı durduranlardır!..

 ‘Onlar’, Merhum Özal’ı zehirleyenlerdir!..

 ‘Onlar’, bu topraklarda yapılan darbelerin arkasındakilerdir!..

 ‘Onlar’, son 30 yılda bu toprakların evlatlarına PKK ile diz çöktürenlerdir!..

 ‘Onlar’, 16 Şubat 1999’da terör örgütü başı Abdullah Öcalan’ı teslim eden, 17 Mart 1999’da FETÖ elebaşı  Gülen’i ‘hizmetkar’ olarak teslim alanlardır!..

 ‘Onlar’, Paralel İhanet Çetesi FETÖ ile PKK ile DAEŞ’le bu toprakların evlatlarına yeniden diz çöktürmek isteyenlerdir...

 ‘Onlar’, Reyhanlı’da, Diyarbakır’da, Suruç’ta, Ankara’da patlatılan bombaların ve öldürülen insanların failleridir...

 ‘Onlar’, ‘tek çare HDP...’ manşetleri atanlardır!..

 ‘Onlar’, ‘Barış için HDP...’ yalanıyla, PKK’yı destekleyenlerdir!..

 ‘Onlar’, Recep Tayyip Erdoğan’a ‘Diktatör’ manşeti atanlardır!

 ‘Onlar’, ‘Katil Erdoğan...’ diye bağıranlardır!..

 ‘Onlar’, henüz prototipi üretilen yerli arabaya, ‘çakma’ manşetleriyle saldıranlardır!..

 ‘Onlar’, Küresellerdir!..

 ‘Onlar’, Paralellerdir!..

 ‘Onlar’, Fetullah Gülen çetesi, kartel medyasının temsilcileridir!..

 ‘Onlar’, nereye mi çalışır?..

 ‘Onlar’, dünyadaki tüm emperyalist güçlere çalışır...

Bu savaş; ‘Onlarla’ , bu toprakların gerçek evlatlarının gerçek sahiplerinin savaşıdır!

NEDİR BU YENİ TÜRKİYE!..

 Yeni Türkiye, milletimiz için 1915’teki Çanakkale ruhudur!

 Yeni Türkiye, milletimiz için Gelibolu’dur!

 Yeni Türkiye, milletimiz için Seddul-Bahir’dir!

 Yeni Türkiye, 15 Temmuz’da FETÖ çetesine, Haşhaşilere boyun eğmeyen, FETÖ elebaşının mankurtlarına haddini bildiren bir milletin destansı mücadelesidir... 

 Bu şerefli millet tarihi tekerrür ettirecek, Türkiye’yi geçmişte boğmak için elinden geleni ardına koymayan emperyalistleri tarihin derinliklerine gömecek, onlara diz çökmeyecek ve tarihi yeniden yazacak inşallah...

 Yüz yıl önce ‘o emperyal güçleri’ nasıl kovduysa bu millet; 100 yıl sonra onları geldikleri topraklara yollayacak yine Allah’ın izniyle...

BAYRAK İNMEZ EZANLAR SUSMAZ...

  Cumhurbaşkanımız Erdoğan birçok konuşmasında emperyal güçlerin emrinde olan FETÖ çetesinintuzaklarını Allah’ın nasıl başlarına geçirdiğini şu sözlerle ifade etmişti ve etmeye de devam ediyor: “(...)Tuzakların üzerinde bir tuzak var. En büyük tuzağı kuracak olan da kudret, kuvvet sahibi Allah’tır. Bunu bilmiyorlar. Ve O, muhafaza etti mi mesele yok. O, korudu mu mesele yok. Bir an ileri, bir an geri yok. Vakti saati geldiğinde zaten sahibine teslim edeceğiz.” 

Ve devam ediyor: “Onlar tuzak kurdular. Allah da tuzak kurdu. Allah, tuzak kuranların en hayırlısıdır. (AL-İ İMRAN 54)

Türkiye’ye karşı yıllardır hasmane bir tutum sergileyen Avrupa ülkelerine her konuşmasında tepki gösteriyor ve Türkiye düşmanlarına karşı sık sık şunu vurguluyor Erdoğan: 

l Başaramayacaksınız...

l Bayrağımızı indiremeyeceksiniz...

l Devletimizi yıkamayacaksınız...

l Ezanlarımızı susturamayacaksınız...

l Bu ülkeye diz çöktüremeyeceksiniz...

ÇAPULCULAR GRUBU, HAÇLI ORDUSUNUN KİNİ HİÇ BİTMEDİ 

(*) Ehl-i salib: İslam memleketlerine hücum edip, yakıp yıkan, insanları öldüren Hıristiyan milletler topluluğu... Kudüs’ü Müslümanların elinden almak, İslam devletlerinin gücünü kırmak ve ortadan kaldırmak için, papaların teşvikiyle Avrupa hükümdarları ve derebeylerin komutasında toplanan, ordudan ziyade, çapulcular grubu... Haçlı ordusu ... 

Ehl-i salib hareketleri Osmanlıların kuruluşundan iki yüz sene önce başladı ve sekiz Haçlı seferi yapıldı. O zamandan beri haçın hilale açtığı harp, zamanla başka şekillerle devam edegeldi... Bugün olduğu gibi...

Hülasa; Haçlıların bu kini hiç bitmedi, bitmeyecek...