“BM, Suriye ve Mısır’daki katliamların müsebbibidir”
Özgürlük Platformları bu haftaki eylemlerinde, Ortadoğu’da yaşanan katliamlar karşısında Birleşmiş Milletler’in tavrını eleştirerek yapısında bir değişiklik yapılması gerektiğini ifade ettiler. Yapılan açıklamalarda “Kimyasal silah üreten ve bunu dünyaya pazarlayan ülkelerin tamamı BM Güvenlik Konseyi üyesidir” denildi.
Özgürlük Platformları’nın bu haftaki gündeminde, Mısır ve Suriye’deki katliamlar karşısında Birleşmiş Milletler’in tavrı vardı. Birleşmiş Milletler’in yapısında değişiklik yapılması gerektiğini dile getiren platformlar, BM’nin yapısının Müslümanları temsil etmediğine dikkat çektiler. Platformların açıklamalarında Mısır ve Suriye’de yaşanan katliamlara da değinilerek Suriye’de zalim Esed, Mısır’da ise Sisi başta olmak üzere bütün darbeciler lanetlendi.
“BM, SURİYE VE MISIR’DAKİ
HER SALDIRIYA GÖZ YUMUYOR”
Konya İnanç Özgürlükleri Platformu’nun açıklamasında, Birleşmiş Milletler’in yapısının bozuk olduğuna değinilerek “Müslümanları temsil eden bir gücün olmaması bu yapılanmanın ana niteliğini ortaya koymaya yetecek bir karinedir. Yaşadığımız yüzyılın son çeyreğindeki Müslümanlara yönelik hemen hemen her saldırının arkasında bulunan Birleşmiş Milletler bugün Mısır ve Suriye’de meydana gelen katliamların ya ana müsebbibidir ya da göz yumucudur” denildi. Açıklamada, Bugün Suriye ve Mısır’da; Bosna’da, Afganistan’da ve Irak’ta Birleşmiş Milletler gözetiminde yapılan katliamların bir yenisinin sergilenmekte olduğuna da dikkat çekilerek “Kimyasal silah üreten ve bunu dünyaya pazarlayan ülkelerin tamamı Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi üyesidir” ifadeleri kullanıldı. Açıklamada, “Suriye’deki Baas zulmü dökülen kanın elbette ki müsebbibidir” denildi.
KATLİAMLARI LANETLİYORUZ
Kocaeli İnanç Özgürlüğü Platformu’nun açıklamasını yapan Behlül Metin ise, Şam’ın dış kısımlarında, sarin gazıyla yüzlercesi kadın ve çocuk, 1360 kişinin uykusunda katledildiğini hatırlatarak “Masum insanların, savaşmayan kadınların, bebek ve çocukların da katledildiği bu gazlı vahşeti lanetliyoruz” dedi. Metin, Mısır’ın Firavununun da katliamlarına devam ettiğini belirterek “Halkıyla kavgalı darbeci zihniyet, insanları baskılayarak, katlederek bir yere varabileceğini sanıyor ve Mısır’ın eski Firavunu Hüsnü Mübarek’i hapisten kurtarıyor” diye konuştu. Metin, hükümetin Mısır ve Suriye politikasını eleştirenlere de yüklenerek “Türk faşistleri, Kemalistler, Mustafa Kemal’in askerleri ise ümmetin, Müslüman Anadolu halkının Mısır ve Suriye’deki kardeşlerine gösterdiği ilgiden rahatsız olmuş vaziyetteler. Türkiye’deki isyana destek vermeyenler, neden Türkiye dışındaki isyana destek veriyorlar diye soruyorlar. Bunlar beyinleri dumura uğramış zavallılardır” ifadelerini kullandı. Metin, sözlerine şöyle devam etti: “Ey bitmiş tükenmiş Kemalistler, çapulcular! Sizin devriniz artık kapandı. Önce askeri darbe, bu olmayınca sivil darbe yapmaya kalktınız. Kemalistlerin, Siyon kongresinde alınan kararlar gereğince, İslam coğrafyasını ırklar üzerinden bölme projesi çerçevesinde, 90 senedir yürüttüğü Türk faşizmi dayatması tutmadı. Bu ülkenin halkı Türk milleti değil, İslam ümmetiyim diyor ve Filistin’deki, Suriye’deki, Mısır’daki kardeşlerine sırf Müslüman olduğu için sahip çıkıyor.”
DÜNYA KATLİAMLARI SEYRETMEKLE YETİNDİ
Akyazı Adalet ve Özgürlük Platformu adına Kayseri Gönüllü Kültür Teşekkülleri sözcüsü Rıza Bozdağ ise Esed’in Şam’da Suriye halkına karşı kimyasal gaz kullanarak yaptığı saldırıyı kınadıklarını belirterek “İnsanlığın bittiği yer denen bu olay tüm dünyanın gözü önünde işlendi, ne yazık ki dünya seyretmekle yetindi” diye konuştu. Mısır’da Mursi’yi deviren ve bugüne kadar 5000 Mısırlı Müslümanı katledip 10 binden fazlasını yaralayan darbecilere de lanet okuyan Bozdağ, “İsrail, Arabistan Krallığı, ABD ve AB, eli kanlı Mısır cuntasının, millet iradesine sahip çıkan Mısır halkına ve Müslüman Kardeşler’e uyguladığı katliamlara sahip çıkıyor” dedi.