Sn. Cumhurum dün size yazmadım, bugün bize farz oldu
Kaleme almak istediğim mühim bir konuyu, gündem dolayısıyla uzun süredir erteledim. Bu yazıyı Sayın Cumhurumuz için yazıyorum…
Maddi ve manevi anlamda eşi benzeri görülmemiş bir çöküş yaşıyoruz. Hangi konuda derseniz; Türk aile kavramı konusunda… Herkesin dilinde aynı soru. Ülkemizin toplumu nereye evrildi? Deist miyiz, laik sistemin parçası mıyız, Müslüman mıyız, batıl mıyız? Biz kimiz ve ne olduk?
Kimisi suçu hükümete yüklüyor, kimisi de imamlarımızın görevini yapamadığını düşünüyor. Gönül rahatlığıyla bu her Müslüman’ın kendi vazifesidir diyebilirim ancak burada Sayın Cumhurumuza da büyük bir vazife düşüyor. Çünkü kendisi İslam medeniyetlerinin bir parçası konumunda ve sorumlulukları var. Farkında mısın Reis…
Bizim bilge akıllarımız eğitim sistemini çok güzel eleştiriyor ancak kimse hatayı kendinde aramıyor. Birçoğumuz namazlarımızı dahi kılmadan, ahlaki yozlaşmayı eleştiriyor, din adına ahkâm kesiyor. Devleti ve milleti izaha çekiyor. Bu noktada her ne kadar milletimizin eksiği olsa da İslam’ın temsilcisi konumunda olan Türkiye’de bu anlamda gerçek bir kültürel çalışma yürütülememesi ise halkı dünya görüşü noktasında parçalara ayırıyor.
İşte burada sen devreye giriyorsun Reis… Benim kültürel iktidarımı sağlayabilecek kilit nokta, Sn. Cumhur’un bu anlamda yürütülmesine müsaade ettiği faaliyetlerdir. Reis, 80 yıl boyunca yozlaştırılan bu aziz milleti kendi haline bırakmayın, aile yapımızı, yaşam tarzımızı, medeniyetimizi koruyun. Eğitim sistemi adı altında çocuklarımızın ahlaki çöküşe sürüklenmesine müsaade etmeyin Reis.
İsteyen istediği gibi yaşasın demek, sapkına da izin vermektir. Bu anlayışın sapkınlık olduğunu millete ancak devlet aklı hatırlatır Reis. Milletimize bu sapkınlığın nerede başladığını tekrar hatırlatmamız, doğru olanın ne olduğunu göstermemiz gerekiyor. Bir yandan çocuklarımız neden dinini öğrenmiyor derken, ailelerimizin dinden bu kadar uzaklaşmasını görmezden gelmemeliyiz.
Tuhaf bir milletiz. Yoğurdum ekşi diyen yok. Şapkasını önüne koyup düşünen yok. Her şeyi en iyi biz biliyoruz ve kesinlikle biz hata etmiyoruz. Biz bu hale nasıl geldik? Cumayı pazara tercih ederek ritüel yaşamayı benimsedik. Oysaki batıl yaşam kültürü ve felsefi dünyasını evimizin içine kadar sokan biz değil miyiz? Özenti kültürünün propagandasını yapan, biz zavallı ezikler değil miyiz? Ne olduysa hep azar azar oldu, kısmen nazar kısmen pazarı beğenir olduk. Devletin globalizm uyumunun medeniyetimizi tahrip ederek bizleri şekilcilik uşağı yaptığının farkında mıyız acaba?
Evlilik programları çıkardılar. Evli kadınlarımız bile sistemin süslü dünyası için sıraya girdi. Mübarek evliliği mahvettiler.
“Bugün ne giysem” kaç beğenenim olur diyen genç kızlarımız kıyafetlerini çıkarttıklarında aileleri kızlarını görmezden geldi. “Biri bizi gözetliyor” dediler, nikâhsız yaşamı legal hale getirdiler. Koyun gibi izledik. Onları evlerimize biz aldık. Ahlaktan uzak dansları ve erotizmi yetenek diye alkışlayanlar bizler olduk.
“Survivor” dediler, yarı çıplak kadın, erkek hayasızlığını öküz gibi seyredenler bizlerdik. “Benimle dans eder misin?” dediler, bir nesli gözümüzün içine baka baka zehirlediler. Biz de destek verdik.
“Pop Star” dediler, milyonları uyuttular. İğrençliklerle dolu ensest ilişkileri dizi yaptılar, tepki vermedik. RTÜK ve kamu denetimi görevini yapamadı Reis. Gösteri yapmadık, yürüyüş yapmadık. Eşcinsel iki erkeğin yatak görüntüleri verildi, sustuk tepki vermedik. Kanalı protesto etmedik. Dizilerdeki yumuşak, homo, top, sapık tiplemeleri normalmiş gibi bizlere komedi adı altında sundular. Biz de kadın taklidi yapan ibnelere güldük.
Biz büyüttük, biz normal yaptık onları. Yüzlerce dizilerde aile içi seks, zina fuhuş, normalmiş gibi yıllarca bize boca edildi. Dizi yönetmenlerinin büyük bir çoğunluğunun eşcinsel sapıklar olduğunu unuttuk. Kültür, sanat, edebiyat dallarında mahallemizi yetiştiremedik Reis. Kültürel iktidarın oluşumunu son kertede nasıl başaracağız bilmiyorum Reis.
Onlar kendi TV’lerinde yıllardır ahlaksızlığı bugünlere taşırken bizler ne yaptık? Bizim TV’lerimizde Hint dizileri oynuyordu değil mi? Onlar kendi kutlamalarında grup yorum ve PKK’lı sözde sanatçıları davet etmekten çekinmezler. Lakin bizim kuruluş ve belediyelerimiz kimi davet etti? Farkında mısınız, Reis bizler kültürel iktidarımızı yetiştiremedik.
Bu yozlaşmanın birçok sebebi vardır elbette. Ancak büyük bir bölümü, ağırlıklı bir bölümü diziler aracılığıyla ve yabancı formatlı tahrip gücü yüksek programlarla yapılmıştır.
Hükümetin, devletin elbette hataları vardır, söylenmeli ve dillendirilmelidir. Lakin konuyu sadece oraya indirgemek, partizan bir bakış açısı olur ki ciddiye alınmaz. Bu sebeple hem halkın hem de hükümetin üstüne düşeni yapması gerekir…
Vesselam…