Galatasaray’da işler şimdilik yolunda... Hatayspor karşısında alınan net galibiyet ve takımın ciddi eksiklerine rağmen kazandığı üç puan hakikaten önemli.. Zirve yarışında Aytemiz Alanyaspor’la aynı puana sahip olup yarışta doludizgin gitmek de çok çok önemli.. Tüm bunların hakkını verdikten sonra gelelim her galibiyet sonrası Fatih Terim’in ağzından dökülen cümlelere..

Ne hikmetse puan alınamadığı zaman hakemlerden başlayıp yönetime kadar uzanan eleştiri zinciri, galibiyetler devam ederken bir türlü öz eleştiri yapmayan Fatih Terim’e dönüşüyor.. Hatayspor karşısında alınan net galibiyet sonrası bir zamanlar 11 yabancıyla sahaya çıkan Galatasaray’dan Hatay karşısında 9 yerli futbolcuyu sahaya süren bir Galatasaray Futbol Kulübü karşımızda artık..

Bunu başarı olarak mı yazmak lazım Fatih Terim’in hanesine onu sizlerin takdirine bırakıyorum.. Gelelim maç sonu hayretlerle dinlediğim Fatih Terim’in bana son derece samimi gelmeyen açıklamalarına... Sayın Terim dedi ki, “Yabancı kuralı ile ilgili çok merak ettiğim şeyler var. Bir kişi çıkıp da yabancı kuralının neden uygulanmaması veya değiştirilmesi gerektiğini izah etse de biz de anlayabilsek. Yabancıyı çok oynattığımızda söylerler de Türk’ü oynattığımızda söylemezler. Oyuncunun Türk’ü yabancısı yok. O gün aldığımız karar sonrasında bugün Avrupa’nın her ülkesinde aslan gibi oynayan Türk oyuncularımız var. Hiç bu kadar olmadı. Kuralın neticesidir. Övündüğümüz çocuklarımız Fransa, İngiltere, İtalya, Almanya, İspanya, Hollanda’da ve her tarafta oynuyor. Bir tanesi çıkıp bize izah etsin ki biz de nedir, ne değildir diye anlayalım. Kuralda yabancı serbest, 14 Türk mecburi. Oyuncu iyiyse nüfus kağıdına bakmamıza gerek yok. Nüfus kağıdına bakarsak o ırkçılığa girer. Ben futbolcu olarak bakıyorum. Benim için tabii ki önemlidir. Genç oyunculara hep şans verdim ve vermeye devam edeceğim. Bugünkü dünyada ve modern futbolda çok kısır çekişmeler. Ben olayın insani ve yetenek tarafına bakıyorum.” 

Bu açıklamalar da bize gösteriyor ki, Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim başarılı bir dönemdeyse ve kendine yeni bir düşman cephesi bulamıyorsa, tek işleyeceği malzeme olarak yabancı futbolcu tartışmasına el atıyor.. Şimdi soralım Sayın Fatih hocamıza, 11 yabancıyla Galatasaray Futbol takımını sahaya sürerken, elinizde hiç yerli futbolcu yok muydu? Ve yine sormak lazım ki, bugünkü gençlerden 11 yabancıyla oynarken de yararlanamaz mıydınız?.. 

Her zaman söylenen meşhur tez yine ortaya çıkıyor.. Kazandıysanız, nasıl kazandığınızın hiçbir önemi yoktur!.. Zamanında federasyon tarafından kendisine verilen “Futbol Direktörlüğü Apoleti” sonrası bile Türk futbolunda gençlere ne kadar önem verdiğini bilmesek, sayın Terim’in “Genç oyunculara hep şans verdim ve vermeye devam edeceğim” sözüne inanacağız vesselam!..