Hastanenin sarı Amerikan çarşafları arasında onun da yüzü ölü sarılığı bağlamıştı. Baş ucunda doktorun, sürahinin üzerine mendil örterek gölgelendirdiği mum, küçük odanın eşyası üzerinde bir ışık hayali gibi uçuyordu. Duvarda fişeklik, tüfek, başlık... Kuvayımilliye esvapları, henüz sahibinin vücudunun bütün adale hatlarını muhafaza ediyor gibiydi.
Bu parçada geçen aşağıdaki sözcüklerden hangisi benzetme içerisinde yer almamıştır?