Bir romancı romanını yazarken kendi yaşamından da başkalarının yaşamından da yararlanabilir; olağandır bu. Ne var ki romancı, romanının tümünü öz yaşam üzerine kurmaya kalkışırsa gündelik yaşamın ayrıntılarıyla romanın kuralları çatışır. Üstelik hem başarılı bir kurgu da sağlanamaz hem de roman -yazarına ne kadar ilginç, ne kadar vazgeçilmez gelirse gelsin- okuru ilgilendirmeyen bir yığın ayrıntıyla dolar. Çünkü günlük yaşamın ayrıntılarıyla kurmaca dünyanın ayrıntılarının o dünya içinde belirli işlevleri vardır, işlevsel olmayan ayrıntıya yer yoktur bir romanda. Oysa gündelik yaşam işlevsel olmayan ayrıntılarla doludur.
Bu parçada vurgulanmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?