Hükümet özel mahkemeleri tamamen kaldırmak için çalışma başlattı. TMK 10. maddeye göre imtiyazlı olan soruşturma ve kovuşturma usulü bu düzenleme ile kaldırılacak. Düzenlemenin seçim öncesinde Meclis’ten geçirilmesi hedefleniyor.
TMK 10’A GÖRE KURULAN MAHKEMELER KALDIRILIYOR
MEB Şûra Salonu’nda yapılan 3. dönem adli yargı hakim ve cumhuriyet savcı adayları ile 1. dönem idari yargı hakim adayları kura töreninde konuşan Bakan Bozdağ, TMK 10. maddeyle görevli mahkemeleri kaldırmak için yeni bir adım attıklarını belirtti. TMK 10. maddeye göre imtiyazlı olan soruşturma ve kovuşturma usulünü kaldıracaklarını belirten Bakan Bozdağ, “CMK 250. maddesine göre kurulmuş görevli mahkemeler kaldırıldığı zaman devam eden davaların bu Özel Görevli Mahkemelerde devam etmesini öngören geçici bir madde eklenmişti. O zaman bu mahkemelerde görülen davaları, davalar sona erinceye kadar devamına imkan sağlayan bir geçici madde koymuştuk. Bu geçici maddeyi de yürürlükten kaldırıyoruz” diye konuştu.
DÜZENLEME SEÇİM ÖNCESİNDE ÇIKACAK
Bu düzenleme ile Ağır Ceza Mahkemelerindeki üçlü ayrıma son vereceklerini belirten Bozdağ, “Savcılar ve hakimler arasındaki farklı soruşturma ve kovuşturma usullerine son verip, hukuk devletinin gereği olarak bugüne kadar yapmamız gerekirken bazı nedenlerle yapamadığımız tarihi bir adımı önümüzdeki günlerde atacağız. Kanunu Meclis’e gönderiyoruz, seçim nedeniyle Meclis tatile girmeden önce de bu yasal düzenlemeyi yapacak ve TMK 10. Maddeyle görevli ve CMK 250. maddesiyle görevli mahkeme uygulamasına son veriyoruz” dedi. Mahkemeler arasında soruşturma ve kovuşturma usullerindeki farklılıklara son vereceklerini dile getiren Bozdağ, hukuk devleti bakımından son derece önemli bir atıldığını kaydetti. Bakan Bozdağ, düzenlemeyi tarihi bir adım olarak nitelendirdi.
DÜZENLEME KESİNLEŞEN DÂVÂLARI ETKİLEMEZ
Tören sonrası gazetecilerin TMK ile ilgili sorularını cevaplayan Bozdağ, “TMK 10 ile görevli ağır ceza mahkemeleriyle eski CMK 250’ye göre görevli ağır ceza mahkemeleri kaldırılmaktadır. Şu anda ilk derece mahkemelerinde görülen davalar ilgisine göre görevli ve yetkili mahkemelere intikal etmiş olacak. Bu düzenlemelerden kesinleşen davaların etkilenmesi söz konusu değil” dedi.
Bozdağ şöyle devam etti: “Savcının soruşturma ve kovuşturma sırasında diğer savcılardan farklı kullanabileceği bir üslup olmayacak. Sadece bir veya iki istisna olabilir. Onun dışındaki bütün usuli imtiyazları ve istisnaları kaldırıyoruz. Ceza Muhakemesi Kanunu’ndaki usul ne ise bundan sonra bütün soruşturmalar için aynı olacaktır. Yeniden yargılama konusunda, kamuoyunda konuşulan formüller dahil bakanlık çalışmaları çerçevesinde ortaya çıkmış, henüz kamuoyunda konuşulmayan formüllerle beraber tüm bunların etki analizlerini yapıyoruz, yansımaları üzerinde duruyoruz. Soruşturma evresinde şüphelilerin dosyaya ulaşmasını engelleyen düzenlemeleri de kaldırıyoruz. Soruşturma sırasında şüpheliye gizli herhangi bir istisnai hüküm hukukumuzda olmayacaktır...”
BDP’DEN DESTEK GELDİ
BDP Bitlis Milletvekili Hüsamettin Zenderlioğlu, özel yetkili mahkemelerin kaldırılmasına ilişkin düzenlemeyi destekleyeceklerini söyledi.
DÜZENLEMEYE AKADEMİSYEN DESTEĞİ
Özel yetkili mahkemelerin kadırılması kararını değerlendiren Dr. Ersan Şen ise, “Olması gereken bu. Bütün bu özel ayrı mahkemeler kaldırılıp uzmanlaşma sistemiyle ağır ceza mahkemelerinin düzenlenmesi gerekir” dedi. İstanbul Kültür Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Durmuş Tezcan da, “Görülmüş davalar için geçici hükmü çok iyi dizayn etmek gerekir. Yoksa 8-10 tane dava için hüküm koyacağız dediğiniz şey bugüne kadar özel yetkili mahkemelerde yapılmış tüm işleri etkiler, iş içinden çıkılmaz hale gelir” dedi.
Bozdağ hakkındaki fezleke iade edildi
Bu arada, TBMM Başkanlığı, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, Adalet Bakanı Bozdağ hakkında Meclis’e gönderdiği fezlekeyi, “usullere uyulmadığı ve bakanla ilgili kısmı dosyadan ayrılmadığı” gerekçesiyle iade etti.
“CESUR AMA MERHAMETLİ OLUN”
Hakim ve savcı adaylarına tavsiyelerde bulunan Bozdağ, “İşlerinize ve kararlarınıza dünya görüşünüzü, siyasi fikirlerinizi inançlarınızı, kabullerinizi ve retlerinizi asla katmayın. Davanın taraflarının ya da soruşturmanın taraflarının dünya görüşü, siyasi fikri, inancı sizi esir almasın ve sizi esir almasına ve etkilemesine asla izin vermeyin. Göreve yeni başlayacak hakim ve savcılara tavsiyem, eğer soruşturma sırasında vicdani kanaatiniz, anayasa, hukuk ve kanunlara göre edindiğiniz kanaat takipsizlik vermeyi gerektiriyorsa hiç çekinmeden verin. Eğer suçlu olduğuna kanaatiniz var, cezalandırılması gerekiyorsa elbette dava açınız. Bugün soruşturan biziz, yarın hakimin, savcının huzuruna biz de çıkabiliriz. Bizim bir yakınımız da çıkabilir. Onun için soruşturmayı yürütürken kovuşturmayı yürütürken de empatiyi asla elden bırakmamalı, yargının içine acımasızlığı değil, mutlaka merhameti de koymalısınız” dedi. Törene, Yargıtay Başkanı Ali Alkan, Danıştay Başkanı Zerrin Güngör, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Başkanı Tuğgeneral Abdullah Arslan, HSYK Başkanvekili Ahmet Hamsici, Adalet Akademisi Başkanı Hüseyin Yıldırım, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Hasan Erbil ile yüksek yargı üyeleri katıldı.
Konuşmaların ardından HSYK Birinci Daire üyelerinin huzurunda başlatılan kura ile hakim ve savcıların görev yerleri belirlendi.