TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin, Olimpiyatın kaybedilmesine sevinenleri de ‘hasta’ olarak nitelendirdi.
TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin’den Yeni Akit’e çarpıcı açıklamalar. TRT’deki makamında Ankara Temsilcimiz Yener Dönmez’in sorularını cevaplayan Şahin, ilginç değerlendirmelerde bulundu. İşte Şahin’e sorularımız ve aldığımız cevaplar:
“İLKELERİMİZDEN TAVİZ VERMEDİK”
- Dünüyle bugünüyle TRT’nin geldiği noktayı nasıl değerlendiriyorsunuz?
- TRT’ye ilk göreve geldiğimizde bize “kamu kuruluşuyuz sosyal sorumluluklarımız var, reyting önemli değil” dediler. Şaşırdım, çünkü sosyal sorumluluklarımız tamam da; eğer izlenmiyorsanız bu sosyal sorumluluk projelerini nasıl uygulayacağız? İzlenmeyen kanalda yararlı programlar ne işe yarar? İzleneceğiz hem de çok izleneceğiz dedim; ama izlenmek için de hiçbir kuraldan, kültürümüzden taviz vermeyeceğiz. “Sosyal sorumluluk yayınlarımızı da iki katına çıkartın” dedim. Çok şükür, başardık. TRT-1 geldiğimizde izlenirlikle 11. kanaldı bugünse bazen 3, bazen 4. oluyor. 2007 yılında TRT’nin Market Payı % 5 iken bugün ise ortalama % 11,79’dur. TRT-1’in AB grubu prime time ortalaması 2007 yılında 1,5 iken; bugünse 2,51’e yükselmiştir. TRT Çocuk Türkiye’deki tüm çocuk kanallarını ikiye katlıyor… Ama başarı bu kadarla sınırlı değil. Her gün sabah 06.00 ile 14.00 arasında bütün ulusal kanallar arasında birinci durumda. 14.00 ile 18.00 arasında ise birinci ve ikinci kanal arasında…
“TRT HABER TÜM HABER KANALLARI
ARASINDA BİRİNCİ”
- Ölçümler nasıl yapılıyor?
- İzlenirlik ölçümlerini hem biz yapıyoruz hem de tüm kanalları ölçen sistemden veri alıyoruz. Yine tematik kanallarımızdan TRT Müzik birincilik mücadelesi veriyor. Yine TRT Belgesel TRT Spor çok iyi gidiyor. TRT Türk markasını da ayrı bir yere koyuyorum çünkü TRT Türk bizim dünyaya açılan yüzümüz oldu. Reyting için hiçbir ilkemizden taviz vermedik. Türk Müziği için müzik kanalını belgeseller için belgesel kanalını Diyanet için ayrı bir kanal; haber için ayrı bir kanal; eğitim için ayrı bir kanal kurduk. Yine Arapça ve Kürtçe yayınlar yapıyoruz. İstesek sadece TRT-1’e ağırlık verir transfer yapar birinci kanal olurduk. Ama kamu sorumluluklarımızı arttırdık ve müstakil kanallarla kültürümüze hizmet ediyoruz.
OSMANLI PADİŞAHLARI ÇINAR İLE TANITILACAK
- Peki çocuk kanalı neden bu kadar öne çıktı? TRT Çocuk kanalının diğerlerinden farkı nedir?
- TRT Çocuk göreve geldiğimizde kurduğumuz ilk kanal. Ben Türkiye’de bir değişim olacaksa çocuklara yapılacak yatırımla olacağına inanıyorum. Özel kanallar ticari amaçlı kurulduğu için yabancı ülkelerde yayınlanan çizgi filmleri kendi kanallarında yayınlıyorlar. Biz ise kamu kanalıyız. Kendi karakterimizi oluşturuyoruz, kendi kültürümüzü, milli ve manevi değerlerimizi katıyoruz. Örneğin, Çınar isimli bir çalışmamız var. Burada Osmanlı padişahlarını anlatacağız. Osman Bey’den başlayacağız 2. Abdülmecid’e kadar geleceğiz. Bu çizgi filmle çocuklar tarihimizi öğrenecek. Ancak diğer çizgi filmlerde hayal ürünü varlıklar, uçanlar, kaçanlar, uzaylılar, doğaüstü yaratıklar var. Bu çocuklar için tehlikeli diye düşünüp büyük paralarla kendi filmlerimizi çekip çocuklara sunuyoruz. Onlar da ilgi ile izliyorlar.
“TEMATİK KANALLARDA BİRİNCİYİZ”
Yeni yayın döneminde izlenme oranındaki hedefiniz nelerdir?
- Yeni yayın döneminde tabii ki izlenme oranımız her geçen gün artacak. Bir dönem uzaktan kumandadan silinen TRT’nin şu an bütün kanalları herkes tarafından yakından takip ediliyor. TRT’nin tüm kanallarını ve diğer kanalların anlık reyting sonuçlarını görüyoruz. Bu bizim için önemli bir veridir. Diğer kanallarda reyting yükselince hangi program olduğunu merak edip bakıyorum. Ayrıca olumsuz hemen veya en geç ertesi gün müdahale edebiliyoruz. Tabi bu durum bizi özellikle tematik kanallarda öne çıkıyor. TRT Haber kendi alanında Haziran ayını çıkarırsak 1. sıradadır. TRT Çocuk, çocuk kanalları içinde açık ara farkla yine 1. sıradadır. Hatta bu kanal çocuk kanalı dışındaki bütün kanallar içinde sabah 06.00’dan 14.00’e kadar neredeyse ilk sıradadır.
‘O kişiler tedavi edilmeli’
- 2020 olimpiyat oyunlarını kaybetmemize sevinenler oldu. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
- Bu çok acı bir olay tabi. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir ikilem böyle bir çelişki göremezsiniz. İç siyasette tartışmalar demokratik çerçevede kavgalar yapılabilir. Ancak ülkenin milli meselesi olan bir durumda kaybettiğimiz için sevinmek insanın ruh haliyle alakalı bir durumdur. Bu ruh hali patolojik bir durum, kesinlikle araştırılması gerekiyor. Bunun teşhisini koyup tedavi etmemiz gerekiyor. Çünkü başka bir ülkede göremezsiniz böyle bir şeyi. Acaba Japonya’da olimpiyatları aldık diye üzülen olmuş mudur? Peki biz olimpiyatları kaybettik diye niye seviniyoruz? Tekrar ediyorum, bu patolojik bir vakadır bireysel değil toplumsal bir sorundur. Bunu sosyologların incelemesi gerekiyor. Niye böyleyiz bu gerginlik niye diye?
“ULUSLARARASI KANALLAR
PLANI UYGULAMAYA ÇALIŞTI”
- Gezi Olaylarında uluslararası birçok ajans ve kanal taraflı davranarak olayları provoke eden yayınlar yaptı. TRT Genel Müdürü olarak bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
CNN International, BBC ve Reuters gibi kanallar önceden hazırlanmış bir planı uygulamaya çalıştılar. Bunların derdi ağaç, çiçek, böcek olsa idi ortalığı yakıp yıkmazlardı. Bu bir kalkışma idi. Bu tabi tutmadı. Ancak Türkiye’yi rahat bırakmayacaklar. Almanlar Gezi Olaylarında kanaatimce çok etkili olmasına rağmen hiç kendini göstermedi. Her birimiz yine Alman arabaları kullanıyoruz, onların araç ve gereçlerini kullanıyoruz. Tabi biz güçlenirsek büyük ülkelere bağımlılığımız azalır. Onlar bunu istemiyorlar ve bu olaylara destek veriyorlar.