İstanbul Barosu seçimlerde en çok ikinci oyu alan ve yasa gereği yeni yönetime gelmesi gereken Hukukun Üstünlüğü Platformu’nun adayı avukat Rıza Saka, İstanbul Barosu’nun işgalini sona erdirmek için düğmeye bastı. Rıza Saka, haklarında dava açılan Ümit Ko
MEHMET ÖZMEN / İSTANBUL
Balyoz Darbe Planı davasının görüldüğü duruşma salonunu basan ve duruşma sürerken basın açıklaması yaptığı gerekçesiyle hakkında dava açılan, yasa gereği üyelikleri düşen İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal ve 8 yönetim kurulu üyesi hakkında harekete geçildi.
İstanbul Barosu seçimlerde en çok ikinci oyu alan ve yasa gereği yeni yönetime gelmesi gereken Hukukun Üstünlüğü Platformu’nun adayı avukat Rıza Saka, İstanbul Barosu’nun işgalini sona erdirmek için düğmeye bastı. Rıza Saka, haklarında dava açılan Ümit Kocasakal ve yönetim kurulu üyelerine noter aracılığıyla ihtarname gönderdi. İhtarnamede; Kocasakal ve 8 yönetim kurulu üyesinin, yönetim kurulu üyeliğinin düştüğü, yönetim boşluğunun yedek yönetim kurulu üyeleri tarafından doldurulacağı hatırlatıldı.
ÖZKAN: YASANIN GEREĞİ
YERİNE GETİRİLMEDİ
Hukukun Üstünlüğü Platformu İcra Kurulu Başkanı avukat Cahit Özkan, bugüne kadar İstanbul Barosu yönetimi, Adalet Bakanlığı, Beyoğlu İlçe Seçim Kurulu, Türkiye Barolar Birliği ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yasanın gereğini yerine getirmelerini beklediklerini ancak bugüne kadar söz konusu kurumların görevlerini yapmamaları üzerine haklarında dava açılarak yönetim kurulu üyelikleri düşen işgalci üyelere noter aracılığıyla ihtarname gönderdiklerini açıkladı.
“YÖNETİM KURULU
ÜYELİKLERİ DÜŞMÜŞTÜR!”
Hukukun üstünlüğünün bir gereği olarak yasaların uygulanmasını sağlamak üzere konuyla ilgili tüm kurumlara bildirimde bulunduklarını anlatan Cahit Özkan, “İstanbul Barosu’nun Başkan ve 8 yönetim kurulu üyesi hakkında Türk Ceza Kanunu’nun 277’nci maddesinde ifadesini bulan yargı görevi yapanı, bilirkişiyi veya tanığı etkilemeye teşebbüs suçunu işlediklerinden bahisle dava açılmıştır. Dört yıla kadar hapis cezası istemi ile dava açılan İstanbul Barosu başkanı ve 8 yönetim kurulu üyesinin yönetim kurulu üyeliği düşmüştür. Bu nedenle yönetim kurulu toplantılarına katılamayacak olan başkan ve yönetim kurulu üyeleri yerine seçimlerde en çok oyu almış Hukukun Üstünlüğü Platformu’nun yedek üyelerinin geçmesi yasa gereğidir” dedi.
BEYOĞLU İLÇE SEÇİM KURULU
GEREĞİNİ YAPMIYOR
Hukukun Üstünlüğü Platformu’nun adayı Rıza Saka ise, Beyoğlu İlçe Seçim Kurulu’nun, İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal’ın da aralarında bulunduğu 10 kişi hakkında 4 yıla kadar hapis talebiyle dava açılmasıyla yönetimden düşen üyelerin yerine yedek üyelerden atama yapılması yönündeki müraacatları değerlendirmeye bile almadığı söyledi.
İHTARNAMEDE NE DENİLDİ?
Hukukun Üstünlüğü Platformu adına Rıza Saka tarafından noter aracılığıyla üyelikleri düşen ve işgalci konumunda bulunan İstanbul Barosu’nun 10 üyesine gönderilen ihtarnamede, Baro Yönetimi’nin kayyuma dahi gidebileceği hatırlatıldı. İhtarnamede; “1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun âmir mâhiyeti haiz 5, 77, 90, 96 ve 96’ncı maddeleri başta olmak üzere, ilgili yasal mevzuat gereğince, haklarında, açılan ceza davası nedeniyle seçilme yeterliliklerini kaybeden, Özlem Aksungar ve Süreyya Turan dışındaki İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal, Mehmet Durakoğlu, Hüseyin Özbek, Ufuk Özkap, Ayşe Füsun Dikmenli, Aydeniz Alisbah Tuksan, Turgay Demirci, İsmail Altay ve Hasan Kılıç’ın yönetim kurulu toplantılarına katılamayacaklardır” denildi.
İhtarnamede; Avukatlık Kanunu’nun 92’nci maddesi gereğince de haklarında dava açılan Kocasakal ve 8 üyenin mezkûr dava sonuna kadar Baro Yönetim Kurulu’na iştirak edemeyecekleri, oluşan yönetim boşluğunun ise, zikredilen kanun hükmü gereğince, herhangi bir temsil ve işleyiş zaafiyetine meydan verilmemesini teminen, yedek yönetim kurulu üyeleri tarafından doldurulacağı hatırlatıldı.
İhtarnamede şöyle denildi:
“Yaşanılan bu hukukî garabetin, biz’ler dışındaki idâri ve hukukî mercîlerin müdahâlesine mâruz kalarak, Baro Yönetimi’nin kayyum’a tevdîne kadar varabilecek istenmeyen sonuçlara sebebiyet vermemek ve bu cümleden olmak üzere, tüm Kamuoyu nezdinde İstanbul Barosu’nun Mânevi Şahsiyeti’ne halel getirmemek adına;
Bir an önce akl-ı selimde buluşmanın kaçınılmaz olduğu gerçeği karşısında, Haklarında dava açılmış sayın muhataplar’ı, hukuken sona ermiş bulunan Yönetim Kurulu Üyelikleri’nden çekilmeye, yönetim kurulunu temsil eden herhangi bir karar almamaya ve tasarrufta bulunmamaya dâvet eder, görevi devam eden Özlem Aksungar ve Süreyya Turan’ın işbu çerçevede ilgili ilçe seçim kuruluna müracaatla, askıya alınan üyeliklerin, yedek yönetim kurulu üyeleri ile tamamlanması görevini ve lâzım gelen diğer muamelelerin ifâsı zımnında, gereği, sair Hukukî ve Cezâi bilcümle haklarımızın mahfuziyeti kaydıyla, bilgilerinize arz ve talep olunur.”
YÖNETİM KURULU ÜYESİ
11 AVUKAT, AĞIR CEZA
MAHKEMESİNİ BASMIŞTI
Kocasakal ve arkadaşları, Balyoz davasına izinsiz olarak katılmış, sanık avukatları bölümüne geçmiş ve Kocasakal da mahkeme heyetini hedef alarak basın açıklaması okumuştu. Hazırlanan iddianamede baro yöneticilerinin yaptıkları bu eylem nedeniyle “Yargı görevini yapanı etkilemeye teşebbüs” etmek suçundan cezalandırılmaları istenmişti. Kocasakal ve diğer baro yöneticilerinin yargılanmasına mayıs ayında başlanacak.
