• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

Dil ve Edebiyat Derslerimiz

8 Yorum
Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Bâkî, Fuzûlî, Nedim, Hüdâyî, Nâbî veya Şeyh Gâlib'i hangimiz ne kadar tanıyoruz?!...

Kadîm Türk Şiiri'ne yani dîvân sâhibi şâirlerin şiirlerine ki Fuzûlî, Bâkî, Zâtî, Nâbî, Hüdâyî, Şehy Gâlib ve Yahyâ Kemâl Beyatlı gibi büyük üstâdların zihin dünyâlarına eserleri vâsıtasıyla daha fazla girmeğe çalışıp son derece yararlanmak elzemdir. Yoksa, yakında yabancılardan Türkçe öğrenmek mecbûriyetinde kalabiliriz!?...
  • 4 Yıl Önce

Vahdet .M.G

Selamun aleykum Hüseyin abi sizler sanat ve yönetmenlikten gelen mülayim abisiniz Yeni Akit gazetemizi ilk yayın yılında şehrimiz ilçeydi.1996 il oldu Adananın ve Abdurrahman Dilipak abiyle hemşehriyiz….Ünversitede Türk Dili ve edebiyatı bölümü karasevdalısıydım Allah aşkına bunu okuyun ve duyun…Boğaziçi İngiliz Dili Ve Edebiyatını bile kazanırdım….Bu Türk Dili ve Edebiyatı… tamam öz dilimiz…onun uğruna 5 yıl Ösym iki basamaklıydı .matematik fobisininde kurbanıyım ..tercihlerimi yalnızca Türk Dili Ve Edebiyatı seçtim. (ortaokuldan beri yazarda olmak istiyordum..kütüphaneye mekik dokuyordum hatta kütüphane müdürü bir gün dedi:’Mehmet kütüphaneyi bu kadar seven biri olarak matematiğin nasıl zayıf olabilir.’’demişti….1990…91-92-93-94-95…….o zaman - 67 Türkçe- 75 sosyal bilimler- sorular soruluyordu ben matematiğe bakmaktan ,yapamamaktan,zaman kaybından korktum ….saygılarımla
  • 4 Yıl Önce

Vahdet .M.G

Selamun aleykum Hüseyin abi sizler sanat ve yönetmenlikten gelen mülayim abisiniz Yeni Akit gazetemizi ilk yayın yılında şehrimiz ilçeydi.1996 il oldu Adananın ve Abdurrahman Dilipak abiyle hemşehriyiz….Ünversitede Türk Dili ve edebiyatı bölümü karasevdalısıydım Allah aşkına bunu okuyun ve duyun…Boğaziçi İngiliz Dili Ve Edebiyatını bile kazanırdım….Bu Türk Dili ve Edebiyatı… tamam öz dilimiz…onun uğruna 5 yıl Ösym iki basamaklıydı .matematik fobisininde kurbanıyım ..tercihlerimi yalnızca Türk Dili Ve Edebiyatı seçtim. (ortaokuldan beri yazarda olmak istiyordum..kütüphaneye mekik dokuyordum hatta kütüphane müdürü bir gün dedi:’Mehmet kütüphaneyi bu kadar seven biri olarak matematiğin nasıl zayıf olabilir.’’demişti….1990…91-92-93-94-95…….o zaman - 67 Türkçe- 75 sosyal bilimler- sorular soruluyordu ben matematiğe bakmaktan ,yapamamaktan,zaman kaybından korktum …ayrıca Türk dili Edebiyatını sınavda iyi net yapan ama sırf üniversiteye kendini atmaya çaılışanlarında kurbanıyız çünkü onlar Türk Dili Edebiyatını sevdiklerinden değil orta okuldayken sözlüğü ezberlemiştim..Sözlük gerçekten Türk dilimizin bir mavi dünyası…Türk Dili Ve Edebiyatını kazanamadım….okulda rehberlik bölümü yoktu….yabancı dile çok yatkındım….bizim Osmaniye şehrinden o zamanlar Yugoslavyadan gelen tırlar tesislerde durur onlarla Türkçe konuşurduk meğer soydaşlarımızmış….yaşım 12 …Avrupaya giden gurbetciler gıcır gıcır otolarla gelirdi yabancı dile sempatim ve bilgim okulda İmam hatip orta ve lisede zirvedeydi bunu zamanında kullanamadım ,okulda rehberlikçide yoktu sağ olsunlar öğretmenler sadece üniversiteden bahsederlerdi..öğrencileri yeteneği olanı yönlendirmezlerdi..yönledirmeleri sadece şu meşum düşünceyle olurdu okulda tüm derslerde başarılı hep takdir alan okulun ilk beşinde olanı yönlendirir hatta şu sözü söylerlerdi. (Müdürde dahil okulumuzu dereceye sokacak ÖSYMde söylenirlerdi)ösym soru kitaplarına çalışanlar inanın 1000 içinde bile değillerdi ne kadar takdir alsalarda Bu travma düşünce o zaman ki düz liselerdede böyleydi.(genel kültürde önemli,) şimdi AÖF Türk Dilini Okuyorum yine sınavla kazandım (matematik yoktu)..Türk Dil kurmunu Cumhurbaşkanımıza şikayet ediyorum..cumhriyetin ilk yılarınada tekin alp kohendi…..bir ilimizde öğretmen ve ve bir sitede Edebiyat eleştirmeniyim Fransızcadan-italyancadan –latinceden-ispanyolcadan-ingilizceden kelimeleri n telaffuzunu uydurarak dilimize monte etmişler,ediyorlar..kitaplığımda sadece Latince sözlük yok Avrupanın –Birleşmiş Milletlerin ilk 10 sırasındaki dillerin sözlüğü kitaplığımda ve A dan Z ye kadar okuyorum bu sözlükleri….600 yüz yıllık kültür katliamı..af buyurun medya şaun o görevi yapıyor kartel adlı gazeteler –dergiler bu katliamı devam ettiriyor….masa –motto-filo-silo-drone daha sayamıyıcağımız kelimeler…. Kelimeler…fransada dili koruma japonyada hakeza koruma müessesi var…Türk dil kurumu mango kelimesini ele alalım .tanımda byük sözlükte Hint kirazı diyor..evet yanlış duymadınız..bu meyva şeftali ve Trabzon hurmasının ilk olgunlaşma zmanının tadında kirazla tad ve şekil olarak ilgisi yok,bu meyvaya Yeni şeftali ve yeni hurma …Rambutana kedi gözü diyor ona yeni kestane (şekil yününden kabuğu Bursa kestanesi gibi)dost kardeş ülkede sadece yetişen indonezyada yeşil taş armuta benzeyen meyvaya (solak) Avakadoya (Amerikan armudu)tanımlaması yapıyor….bu meyvalara yeni sıfatını getirerek ,tad ve şekil yönünden benzerlik gösteren meyva sebzeye evet (Yeni )sıfatı )getirilip Kelime türetilir 150 yıldır örnek aldığımız batı bu özellikleri düşünerek yapıyor İngilizler –Ananasa –bitkisi çama benzediği için tercümesi çamelması pineapple diyor.çarkıfelek meyvasına tutku , passion diyor kokusu çok etkili tadıda biz güzel kelime bulmuşuz çarkıfelek …Kısacası Yabancı dili seçseydim zamanında Boğaziçini kazanırdım…Şuan öğretmenlik yaptığım şehirde bir öğrenci Boğaziçi Türk Dilini kazanıp okumuş Amerikada yüksek lisans yapmış SEATTLE şehrinde BİLGATES in Microsoft şirketinde çalışıyor..bizim gibi dini bütün bir arkadaş 1991 yılında 130 net ,,Sözel –Sosyal bilimler- Türkçe-122 net .. 8 matematik net yaptı..İstanbul Hukuk kazandı yönlediren olmadığı için bu arkadaş Tarih- Türk Dili ,diğer bölümleri Boğaziçi üniversitesinde kazanabilirdi (ve avukatlığı kazandığı için bin pişman)..Amerikada iyi bir üniversitede yüksek lisans yapabilirdi…ülkemizim kanayan yarası bu kanayan yara kelimesini malumunuz Gorbaçov söylemişti ve kelime bizim Türkçemize deyim olarak girdi….saygılarımla
  • 4 Yıl Önce

Lisân giderse insân da gider!...

Bir ân önce 1920'li yılların yüksek İstanbul Türkçesi esâs alınmağa başlanmalıdır. Ders kitâbları da bu lisân seviyesine göre yeniden ele alınıp yazılmalıdır. Bir lisân, bir insandır. Anadilimiz giderse -Allâh korusun!- anavatan Türkiye de gider!?
  • 4 Yıl Önce

Hayrettin Hatunoğlu

Ben 64 yaşında 2021 yılı başında emekli edilecek 40 yıllık hizmeti olan bir Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeniyim. Mesleğe başladığım 1980'li yıllarda öğretmenliğin zevkine vararak çalıştım. 1990 yıllarda meslekte bozulmalar 2000 yıllarda çürüme başladı. Benim Türk Dili ve Edebiyatı öğretmenliğini seçmede kitabı 1970 yıllarda okutulan rahmetli Nihat Sami Banarlı ve Edebiyat öğretmenlerimin etkisi çok oldu. Şimdi Türk Dili ve Edebiyatı kitaplarını bir görseniz öğrenciler bu dersten nefret etsinler diye hazırlanmış sanki. Hele bedava olunca kitabı hazırlayanlar da o kitabı kullanan öğrenciler de ne emek ne değer vermiş.Oysa ki öğrencilere vatanı, milleti, dili, dini ve milli kültürü sevmenin yolu edebiyattan geçiyor. Edebiyat insanın iç dünyasındaki güzelliklerin hayata yansıması. İnsan ruhunu bezemenin tek aracı. Hayatın acımasız kurallarından sıkılıp bunaldığımız zaman sığınıp mutlu olduğumuz tek sığınak. Anlayacağınız edebiyat edep yönünü yitirdi. Ben edebiyat öğretmenlerimin şahsıda ve dilinde kibarlığı, zerafeti kıyafetlerinde şıklığı, değerlendirmelerinde adaleti gördüm ve bu branşa ve mesleğe aşık oldum. Şimdi bu meslek boş kalmamak, para kazanmak için yapılan bir meslek ve branş haline geldi. Bu hale gelmesinde şu anda görev yapan öğretmenlerin ve okutulan sözde ders kitaplarının etkisi çok büyük.
  • 4 Yıl Önce

Ömer

Sadece çarşıları avm leri gezip Türkçemin ne hale geldiği görülür . İnan’ın Londra’dan bir farkı yok . Arapça yazılardan rahatsız olanlar buna neden ses çıkarmıyorlar , mutlaka istisna hariç yabancı kelime kullanımı yasaklanmalı . Türkçe korunmalı .
  • 4 Yıl Önce

Mustafa

Sosyal medya kapansın Allah ve Resûlüne çok hakaret ediliyor çok. Kendini hakaretten korumaya çalıştığımız kadar Allah ve Rasulünü korusak hakaret ettirmesek bu sorun ortaya çıkmazdı.
  • 4 Yıl Önce

Mustafa

Gözümüzde mertek varken başkasında hata bulmak.! İnsan bilmeyerek mi hakaret ediyor. Yoksa bilerek mi ? HER İKİ KİŞİDEN BİRİNİN TEMSİL EDİLDİĞİ MECLİSE HAKARET EDENLER ASLINDA KENDİNE HAKARET EDİYOR. MECLİS, ABD LI MİLLETLE DOLDURULMADI BU VATANIN YETİŞTİRDİĞİ İNSANLAR. DÖRT KİŞİLİK BİR ORTAMDA HER HAKARET O ORTAMDAKİ İKİ KİŞİYİ İFŞA ETMEKTİR. İKİ KİŞİDEN BİRİ YANLIŞTA ÖNÇE KENDİMİZİ DÜZELTELİM NEKADAR DÜRÜST OLURSAK OKADAR DÜZELİRİZ.
  • 4 Yıl Önce
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23