• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ali Karahasanoğlu
Ali Karahasanoğlu
TÜM YAZILARI

Fahişeyiz, ibneyiz, sürtüğüz, diyenden ne beklersiniz?

12 Mart 2019
A


Ali Karahasanoğlu İletişim: [email protected]

Diyorlar ki..

“Asla ve asla.. Taksim’deki kadın yürüyüşü sırasında ‘Ezan’a karşı bir protesto olmamıştır..”

Gösteride kimler var?

“Yılın en sürtüğüyüm” diyen orda..

“Feministim, fahişeyim” diyen orada..

“Namusu kirletmeden duramam” diyen orada..

Gayler orada..Homoseksüeller orada..

Ve dahi..

CHP İstanbul İl Başkanı ile CHP milletvekili Sera Kadıgil orada..

Kim bu Sera Kadıgil?

“O ezanlar ki şahadetleri dinin temeli ama. Benim yurdumun üstünde ebedi inlemesin artık nolur ya! Resmen ağzıma ağzıma okunuyor her sabah!” diyen bir bayan!

Bu bayan “bu sözleri sarfettiği için milletvekili yapıldı” haydi demeyelim..

Ama, “o bayan bu sözleri sarfettikten sonra ve bu sözleri sarfettiği biline biline milletvekili yapıldı” rahatlıkla diyebiliriz..

Bugünlerde, “Doğruyu söylememiz gerekir” diyerek sahne alıp, yapılan rezillikler içindeki küçük bir ayrıntıyı öne çıkarıp, “Yok yok, öyle yapmadılar” diyenler revaçta da..

Ben de o sebeble, “Ezana saygısızlığı sebebi ile milletvekili yapıldı” demiyorum..

Yoksa..

Kemal Kılıçdaroğlu’nun kalbini yarıp bakmadık ki?

Bakamayız ki?

Belki de, sırf o sözü sebebi ile milletvekili yapmıştır!

Her ne ise.. 

Sera Kadıgil’in inkar edilmeyen o sözleri sonrasında..

Küçücük bir özür bile dilemediği biliniyor iken..

Şimdi diyebilir misiniz ki, “Bu ülkede ezandan rahatsız olan hiç kimse yok!”

Evet, o sözlere de bir izahat getirilmişti(!):

“Hoparlörden çok ses çıkıyordu. Onu eleştirmişti” şeklinde bir kıvırmaya imza atılmıştı..

Şimdi de, ezan okunurken, asgari saygıyı göstermeyenlerin yerine, başkalarının yaptığı savunmadaki gibi: “Ezana saygısızlık ne haddimize. Ezanı duymadıkları için ıslık çalmaya devam etmişler!”

Peki, bu kadar tartışmadan sonra..

O gösteriye katılanlar çıkıp da..

“Özür dileriz, ezanı duymadık..” dediler mi?

Demediler..

Savunmayı kim yapıyor?

CHP yapıyor..

HDP yapıyor..

Bir de..

Doğrucu Davut’luğa soyunan, bizim mahalleden birileri yapıyor..

**

Bu ülkede 15 Temmuz hain darbe girişimi sırasında sela okuduğu için, onlarca camideki din görevlileri sözlü ve fiili saldırıya uğradılar mı?..

Uğradılar..

İzmir’dekini mi sayalım, Kadıköy’dekini mi, Edirne’dekini mi?

Mahkeme dosyalarına girdi, sela okuyan müezzine saldıranların, kırdıkları camlar..

Bıçak ile müezzinin üzerine yürümeler..

Kapı yumruklamalar..

Din görevlisine hakaretler eşliğinde yapılan tehditler..

Ama o saldırganları savunanlar, şimdi de, “yılın sürtüğüyüm” diyerek pankart taşıyıp, ezan okunurken ıslığa devam edenleri savunuyorlar..

“Ezana asla saygısızlık etmezler!”

Biliriz, biliriz. Asla saygısızlık etmezsiniz!..

**

Bu ülkede, ezan yıllarca Türkçe okutulmadı mı?

“Allahu ekber” yerine..

“Tanrı uludur” denilmedi mi?

Ezanı asli şekli ile okuyanlar cezaya çarptırılmadı mı?

Şimdi diyorlar ki, “Bu ülkede hiç kimse ezana karşı çıkmaz. Ezan protesto edilmez..”

Ezana saygısızlık sebebi ile bir dava açılacak olursa..

O dava kapsamında, ezan okunurken ıslık çalanların avukatlarının yapacakları savunma, şimdiden hazır: 

“Ezan Arapça okunduğu için ıslık çalmaya devam edildi.. Ezan Türkçe okunsaydı, ıslık çalmaya devam edilmezdi..”

Hatta sosyal medyada dillendirdikleri şu savunma üzerinde de, avukatlar harıl harıl çalışıyorlar..

“Gösteri sırasında, birden bire, henüz açılmamış camiden ezan sesi duyulmaya başlandı! Diyanet’in hizmete açtığı bir camiden ezan okunsaydı, ıslık çalmaya devam edilmezdi!”

Doğru ya..

Taksim Camii henüz ibadete açılmadı. Dolayısı ile, Taksim Camii’nin olduğu yerde ezan okumak, bir gün bir gündür hesabı ile yasak.. 

Taksim Camii’nin bulunduğu yerde, küçücük bir binadaki mescidden okunacak ezan, ezan sayılmaz..

Diyanet’e bile sordurabilirler bunlar..

“Taksim’de okunan o ezan, yetkili bir müezzin tarafından mı okunuyordu?” diye..

Şeytana akıl öğretiyor gibi oluyoruz ama..

Onlar bunun planlamasını çoktan yapmışlardır..

**

Gezi isyanı sırasında neler olmuştu?

Polisle çatışan bir grup, Dolmabahçe Camiine sığınarak, “Polis camiyi bastı” algısı oluşturmak istemişlerdi..

Geziciler, belki de hayatlarında ilk defa camiye girmişlerdi..

İlk defa girdikleri için, ayakkabıları çıkarmaya ihtiyaç hissetmemişlerdi.

Görüntüleri kendileri yayınladılar. Mihrabda ayakkabıları ile bağdaş kuran geziciler.

Minbere ayakkabısı ile inip inip çıkan, hayatında ilk defa cami görmüş geziciler..

Ve ortalıkta her tür içecek kutusu..

Ama.. FETÖ sayesinde, Dolmabahçe Camiinin içinde yapılan o rezillikler de..

“Olur mu canım, geziciler hiç camiyi kirletir mi, camide hiç bira içilir mi?” sözleri ile savunulmuştu..

Ne imiş?

“Efendim bira kutusu aslında yoktu. Birileri sonradan getirmiş..”

Behey ahmaklar..

Kendi yayınladığınız görüntülerde, cami içinde minbere ayakkabı ile çıktığınızın görüntüsü var.

Ayakkabı ile mihraba bastığınızın görüntüsü var..

Ama savunma yapıyorsunuz, “Hiç olur mu, geziciler camide saygısız bir hareket yaparlar mı.”

Daha ne yapacaktınız?

Ertesi günü caminin içi, çöpten geçilmiyordu..

O çöpleri de, başkaları mı getirip, caminin içine koymuştu?

Lafa gelince, “Dine saygılılar”..

Ama icraata gelince..

Rezillik dizboyu!

Ve en önemlisi..

Ezan okunurken ıslık çalanların içinde..

“Orospuyum” diyenler olduğu halde..

Şimdi bize ahkam kesiyorlar: “Ezana saygısızlık etmezler!”

Ne yani?

Orospular ezana saygılı profili mi veriyorsunuz.

“Orospuyum” diyenin o gösteriye katılmasından rahatsız olmuyorsunuz da..

Ezan okunurken çalınan düdüklerin, ezana saygısızlık olarak nitelenmesinden sonra mı rahatsız oluyorsunuz?

Lütfen beyler..

Dürüst olun..

“Orospuyum” diye pankart taşıyandan, ne ezana saygı beklenir, ne de dine saygı!

Fiilen orospuluk yapanlar bile, ellerinde bir kağıt ile “orospuyum” demezler..

Onu yazıp taşıyanlar, fiilen o işi yapanlardan daha ahlaksızdırlar..

Nokta..

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23