• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

TOBB Türkiye Ekonomi Şurası

Yeniakit Publisher
2019-01-21 16:42:48 -
TOBB Türkiye Ekonomi Şurası

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: (3) - "Ülkemize en ufak bir saldırıda bulunanlar bunun bedelini çok ağır ödeyecekler. DEAŞ başta olmak üzere YPG, PYD hepsi, bunun bedelini ağır öderler. Onun için kimse bizi rahatsız etmeye kalkmasın" - "Kuzey Irak'ta hala sıkıntılarını yaşadığımız türden, ülkemize karşı yeni bataklık haline dönüşecek bir güvenli bölge uygulamasına asla izin veremeyiz" - "Birileri siyaset yoluyla, birileri sahada silahla, birileri masada diplomasiyle Türkiye'yi yeniden kendi kafalarındaki o dar kalıplara sokmak için cansiperane bir şekilde çalışıyor. Halbuki artık o günler geride kaldı. Bir başka ifadeyle cin şişeden çıktı" - "Güvenli bölge teklifimiz terör örgütlerini Türkiye'nin kontrolünde bir şekilde sınırlarımızdan uzak tutma amacını taşıyor" - "Amerika, Rusya ve diğer kesimlerle olan görüşmelerimizin anlayış birliğine varılarak sonuçlanmasını canıgönülden arzu ediyoruz ama bu demek değildir ki ilanihaye bekleyecek, gözümüzün önünde yürütülen hazırlıkların neticelenmesini seyredeceğiz" - "İşte sınırlardayız, bütün gücümüzle oralardayız. En yakından gelişmeleri takip ediyoruz. Şayet bize verilen sözler tutulur ve süreç işlerse ne ala. Aksi takdirde hazırlıklarımızı zaten büyük ölçüde tamamladık, kendi stratejimiz doğrultusunda gereken adımları atmaya başlayacağız"

ANKARA (AA) - Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Ülkemize en ufak bir saldırıda bulunanlar bunun bedelini çok ağır ödeyecekler. DEAŞ başta olmak üzere YPG, PYD hepsi, bunun bedelini ağır öderler. Onun için kimse bizi rahatsız etmeye kalkmasın." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TOBB İkiz Kuleler'deki "Türkiye Ekonomi Şurası"nda yaptığı konuşmada, ihracatta bir dönem Rusya pazarında sorun çıktığını, bir dönem Avrupa pazarının da sıkıntıya girdiğini, istikrarsızlıklar sebebiyle Türkiye'nin güney komşularına ulaşmakta zorluk çektiğini söyledi.

Bu durumda ihracatçıların Afrika'ya gittiğini, Güney Afrika'ya yöneldiğini, Asya'ya yüklendiğini, diğer coğrafyaları araştırdığını, bununla kalmayıp, pazarlama yöntemlerini değiştirdiğini, ürün kalitesini yükselttiğini ifade eden Erdoğan, "Hamdolsun böylece ihracatımız sürekli arttı, sürekli ileriye gitti. Göreve geldiğimizde 36 milyar dolar ihracatımız varken, bu yıl 168 milyar doları aşarak rekor kırdık. Hedefimiz 500 milyar dolar." diye konuştu.

ABD Başkanı Donald Trump ile son görüşmelerinde hep, en az 75 milyar dolarlık ticaret hacmine ulaşmaları gerektiğini ifade ettiğini aktaran Erdoğan, Trump'ın dün akşam yaptıkları görüşmede de tekrar bunu hatırlattığını aktardı.

Trump'ın, "Türkiye ile biz 10-15 milyar dolarlık bir ticaret hacmini asla yeterli bulmuyoruz, 75 milyar doları yakalamamız gerekir." ifadesini tekrar kullandığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bunu biz beraber yapacağız, hep beraber, her alanda. Hatta ben açmadan şunu da açtı; 'Tersanecilikte ne kadar güçlü olduğunuzu biliyorum. Dolayısıyla demir-çelik konusunda da bu konuya arkadaşlarımız masaya otursunlar, çalışsınlar ve bu noktada da adımlarımızı atalım' dedi." ifadelerini kullandı.
ÖNE ÇIKAN VİDEO

- "Sınır ötesinde terörle ve teröristlerle mücadele birinci planda"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:

"Aynı mala aynı hizmete kur ve enflasyonla izah edilemeyecek zamlar yapmak yerine, işimizi geliştirip, güçlendirerek, kazancımızı artırmanın yollarını aramalıyız. Ekonomimizi büyütmek ve milletimizin refahını artırmak için doğru yolları takip etmeliyiz. İş dünyamızın yanındayız ama spekülatörlerin de karşısındayız.

Ecdattan tevarüs ettiğimiz ve maalesef içimizdeki kifayetsizlerin bir türlü anlamak istemedikleri bir diğer önemli husus da güçlü olmadan güvende olmayacağımızdır. Biz de ecdat gibi ülkemizin güvenliğinin sınırlarımızdan değil, ötesinden başladığına inanıyoruz. Yıllarca bu milleti kendi içine kapatarak, adeta başına gelen her kötü hadiseye rıza göstermeye mecbur bırakanlar, bizim bu politikamıza engel olmak için her yola başvuruyorlar. Bakın artık biz Cudi'de, Gabar'da, Tendürek'te teröristlerle mücadele etmiyoruz, o bizim artık ikinci plan. Birinci planda sınır ötesinde terörle ve teröristlerle mücadele ediyoruz. Bu vesileyle Afrin şehitlerimize, Zeytin Dalı Harekatı'ndaki şehitlerimize, birinci yılında Allah'tan rahmet, ailelerine sabırlar diliyorum. Milletimizin başı sağolsun diyorum."

Bu mücadelenin kolay olmadığına dikkati çeken Erdoğan, "Bundan sonra da kolay olmayacak. Buralardaki bu mücadeleyi kararlı bir şekilde sürdüreceğiz. Kim olursa olsun. Ülkemize en ufak bir saldırıda bulunanlar bunun bedelini çok ağır ödeyecekler. DEAŞ başta olmak üzere YPG, PYD hepsi, bunun bedelini ağır öderler. Onun için kimse bizi rahatsız etmeye kalkmasın." değerlendirmesini yaptı.

- "Bizim Suriye'nin toprak bütünlüğü üzerinde hesabımız yok"

Erdoğan, "Sayın Trump ile de görüştüğümüz gibi 20 mil sınırlarımızın ötesinde, bu bizim için bir koridor. Yaklaşık 30-32 kilometre." diyerek, şu ifadeleri kullandı:

"İnşallah pazartesi-çarşamba Rusya seyahatimiz var. Sayın Putin ile bölgedeki gelişmeleri onunla da ele alacağız, değerlendirmeleri yapacağız. Zira terörden arındırılmış bu bölgelerde Suriye halkının, oralardaki kardeşlerimizin huzurunu sağlama ahdimiz var. İdlib'de eğer biz olmasaydık, yüz binlerce insanın ölüm haberlerini alacaktık. Oradaki attığımız adımlar, hamdolsun bir sulh zeminini sağladı. İşte şimdi Afrin'de gelinen durum ortada, Cerablus'ta ortada. Bu süreci aynı kararlılıkla devam ettiriyoruz, devam ettireceğiz.

Şimdi Münbiç üzerinde çalışmalarımızı ilgili arkadaşlarımız yaptılar, yapıyorlar. Münbiç'in güvenliğini alacak ve orayı da sahiplerine teslim edeceğiz. Bizim Suriye'nin toprak bütünlüğü üzerinde hesabımız yok. Suriye Suriyelilerindir ve bir an önce de onu sahiplerine teslim etmenin gayreti içerisindeyiz. Birileri siyaset yoluyla, birileri sahada silahla, birileri masada diplomasiyle Türkiye'yi yeniden kendi kafalarındaki o dar kalıplara sokmak için cansiperane bir şekilde çalışıyor. Halbuki artık o günler geride kaldı. Bir başka ifadeyle cin şişeden çıktı."

- "Fırat Kalkanı Harekatı'nda da aynı durumu yaşadık"

Erdoğan, Türkiye'nin geçen 16 yılda katettiği mesafe sayesinde gerçek gücünün ve imkanlarının farkına vardığını söyledi.

Türkiye'yi yeniden çeyrek asır, yarım asır öncesine döndürmeye heveslenenlerin karşısında önce milleti bulacağını belirten Erdoğan, "Her sıkıntıyı, her dalgalanmayı 'öldük, bittik' havasıyla bir yılgınlık, bir moral bozma, bir karamsar karşılama kampanyasına dönüştürenler, işte bu özlemle yanıp tutuşanlardır." dedi.

Zeytin Dalı Harekatı'nın birinci yılını bu anlayışla değerlendirdiklerine işaret eden Erdoğan, şöyle konuştu:

"Bir yıl önce bu harekata başladığımızda birilerinin neler söylediğini, hatta işi hangi tehditlere kadar vardırdığını hatırlıyorsunuz değil mi? Bize ısrarla Afrin'e girmememizi söyleyenlerin niyetini, orada karşılaştığımız tahkimatın boyutları gayet iyi anlatıyor. Meğer bizi bir süre daha Afrin'den uzak tutup, yapılan hazırlıkların tamamlanmasını istiyorlarmış. Daha önce Fırat Kalkanı Harekatı'nda da aynı durumu yaşadık. Bizi uzunca bir süre oyalayanların amacının sınırlarımızı DEAŞ, PKK, YPG terör örgütleri vasıtasıyla delik deşik etmek olduğunu, oraları kontrol altına alınca daha iyi gördük. Almanya seyahatinde ana muhalefet partisinin başındaki zat, Avrupa Parlamentosunda YPG terör örgütünün paçavrasıyla gövde gösterisi yapan kadını Almanya'da yanına alıyor, onunla poz veriyor, resim çektiriyor. Söyle bana arkadaşını, söyleyim sana kim olduğunu. Bunlar bu. Bu ne haldir, bu ne durumdur?"

- "Teklifimiz terör örgütlerini sınırlarımızdan uzak tutma amaçlı"

Erdoğan, şimdi Münbiç ve Fırat'ın doğusunda aynı gerçekle karşı karşıya olunduğunu belirterek, Türkiye'yi ısrarla bu bölgelerden uzak tutmak isteyenlerin, terör örgütlerini iyice palazlandırmak, dişlendirmek ve bilemek peşinde olduğunu söyledi.

Suriye'yi paramparça eden güçlere ve terör örgütlerine seslerini çıkarmayıp, ağızlarını her açtıklarında Türkiye'nin bölgedeki varlığından duydukları rahatsızlığı dile getirenlerin de bu oyunun bir parçası olduğunu aktaran Erdoğan, Türkiye'nin, Suriye politikasındaki kararlılığını Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı ile İdlib'de aldığı insiyatifle tüm dünyaya gösterdiğini vurguladı.

Münbiç ve Fırat'ın doğusundaki sorunu suhuletle çözmek için her yolu denediklerini belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Amerika, Rusya ve diğer kesimlerle olan görüşmelerimizin anlayış birliğine varılarak sonuçlanmasını canıgönülden arzu ediyoruz ama bu demek değildir ki ilanihaye bekleyecek, gözümüzün önünde yürütülen hazırlıkların neticelenmesini seyredeceğiz. İşte sınırlardayız, bütün gücümüzle oralardayız. En yakından gelişmeleri takip ediyoruz. Şayet bize verilen sözler tutulur ve süreç işlerse ne ala. Aksi takdirde hazırlıklarımızı zaten büyük ölçüde tamamladık, kendi stratejimiz doğrultusunda gereken adımları atmaya başlayacağız."

"Güvenli bölge teklifimiz terör örgütlerini Türkiye'nin kontrolünde bir şekilde sınırlarımızdan uzak tutma amacını taşıyor." diyen Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bir başka ifadeyle Türkiye'ye karşı bir güvenli bölgeden değil teröristlere karşı bir güvenli bölgeden söz ediyoruz. Kuzey Irak'ta hala sıkıntılarını yaşadığımız türden, ülkemize karşı yeni bataklık haline dönüşecek bir güvenli bölge uygulamasına asla izin veremeyiz. Suriye sınırımızı güvenli hale bizzat kendimiz getireceğiz. Bu çabamıza lojistik destek verecek herkesle çalışmaya hazırız. Bunu Sayın Trump'a da ifade ettim. 'Siz bize lojistik desteği verin DEAŞ'ı biz buradan temizleriz. Diğer terör örgütlerini buradan biz temizleriz.' Bunları kendisine bizzat söyledim; 'Yeter ki siz bize lojistik desteği verin.'

Yine buradan açıkça belirtmek mecburiyetindeyim ki Türkiye özellikle Suriye'de kendisine verilen sözlerin tutulmaması sebebiyle çok sıkıntılar yaşamış, çok bedeller ödemiştir. Eğer Sayın Obama döneminde verilen sözler yerine gelseydi Zeytinlik Harekatı ile zaten bütün işleri bitirmiş olacaktık ama verilen sözleri tutmadı. Şu anda Sayın Trump da onu aynen teyit ediyor. Artık ülkemize ve milletimize yeni bedeller ödetilmesine rıza göstermeyeceğiz. Bedel ödeyecek birileri varsa o da sadece ülkemizi hedef alan terör örgütleridir, onları destekleyenlerdir. Güney sınırlarımızdaki Kıbrıs ve Ege'deki güvenlik sorunlarımızı çözerek ekonomideki ve diğer alanlardaki hedeflerimize doğru yürüyüşümüzü daha da hızlandırmakta kararlıyız."

- Notlar

Toplantıya Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yanı sıra Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ile organize sanayi bölgeleri başkanları ve iş insanları katıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasının ardından toplantı, sektör temsilcilerinin dinlenmesi için basına kapalı devam etti.

(Bitti)

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23