Kendisini geçindiren herkes zekat ve fitre vermeli
Ramazan’ın öneminden bahseden Memiş Hoca, bu ay içinde zekat farizası üzerine vacip olan herkesin mutlaka bu görevi yerine getirmesi gerektiğini belirtti.
Haber Merkezi
Bereket, bolluk ve paylaşım ayı olan Ramazan’ı nasıl ihya etmemiz gerektiği yönünde uyarılarda bulunan Memiş Hoca, on bir ayın sultanı Ramazan’ın öneminden bahsetti. Ramazan’ın maddî ve manevî bir terbiye ayı olduğunu belirten Memiş Hoca, Ramazan orucunun insana sabır ve tahammülü öğrettiğini, bu ay içinde zekat farizası üzerine vacip olan herkesin mutlaka bu görevi yerine getirmesi gerektiğini söyledi.
Bir Müslümanın Ramazan’da nelere dikkat etmesi gerektiğini vurgulayan Memiş Hoca, “Oruç tutan müminler, Ramazan ayını fırsat bilerek günahlarından arınmaya çalışmalıdır. “Oruç tutmak da farz, namaz kılmak da farz” diyen Memiş Hoca, şunları söyledi: “Maalesef üzülerek görüyorum ki, oruç tutan kardeşlerimizin çoğu namaz kılmıyor. Halbuki oruç farz olduğu gibi namaz da farzdır. İslam’ın şartıdır” dedi.
İhtiyaç sahibi Müslümanlara verilmesi vacip olan fitreye değinen Memiş Hoca, “Fitre yani fıtır sadakası, mübarek Ramazan ayını güzel geçiren, orucunu tutan, namazını kılıp Ramazan ayını bitiren kişilerin fakir ve fukaraya verdikleri sadakadır. Bu sadaka, insanları her türlü kazadan beladan ve musibetlerden korur. Duygusallığa kapılıp her önümüze çıkan insanlara sadaka ve zekat verilmez. Sadaka verecek olanlar elbette bütçesine göre sadaka verir. Ancak sadaka verirken elimiz titrememeli. Cömert olmalıyız” dedi. Zekat ve fitrenin kimlere verilemeyeceğini de anlatan Memiş Hoca, şöyle konuştu: “Elinde lüks telefon olanlara, sigara içenlere sadaka ve zekat verilmez. Kendisini geçindirebilen herkes imkanları nisbetinde zekat ve fitre vermelidir. Allah en çok cömert kullarını sever. Zekatı herkese verebiliriz ancak fitreyi sadece Müslümana vermek gerekir.”