• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

İstanbul durdu, ekmek Anadolu'da

Yeniakit Publisher
2018-02-17 10:05:00 -
İstanbul durdu, ekmek Anadolu'da

Gayrimenkulün yatırım aracı olmaktan çıktığını iddia edenlerin sayısı günden güne artarken, fotoğrafın geneline bakılması gerektiğini söyleyen Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği (KONUTDER) Genel Başkanı Altan Elmas, yüklenici firmalarla yatırımcılara, “FIRSAT ANADOLU’DA” dedi.

2017 yılında 1 milyon 409 bin 314 satış adediyle rekor kıran gayrimenkul sektörü, 2018 yılında daha iyi bir performans için yeni arayışlara girdi. Sektörde yaşanan daralmayı ve çözüm yollarını temsilcileri bir araya getirerek ortaya koymaya çalışan İstanbul Ticaret Odası’nın İnşaat ve Gayrimenkul İhtisas Komitesi gerçekleştirdiği toplantıda konuyla ilgili hemen hemen tüm tarafları bir araya getirdi.

SANAYİCİ MÜTEAHHİTLİĞE SOYUNMASIN

Toplantıya ev sahipliği yapan İTO Başkan Yardımcısı İnşaat ve Gayrimenkul İhtisas Komitesi Başkanı Murat Kalsın, sektöre girip, yatırım yapanların durumunu şu sözlerle değerlendirdi: “Sanayici kazandığı parayı nereye yatıracak? Tabi ki gayrimenkul kârlı bir sektör. Bırakalım yatırsın. Çünkü beraberinde 200-300 sektörü etkiliyor. Gelsin yatırım yapsın, arsa alsın, projeye yatırım yapsın, fakat müteahhitliğe; inşaat uygulamaya soyunmasın. Bu işin uzmanı var. Yılların eğitimi var, mühendisliği mimarlığı var. Bu iş senin işin değil demeliyiz diye düşünüyorum. Belki bunu iyi anlatmamız lazım. Yatırımcı direkt işin uygulamasına; müteahhitliğe soyunduğu için çok büyük sıkıntılar yaşıyoruz.”

İNŞAAT AŞK İŞİNE DÖNÜŞTÜ

Toplantıda en dikkat çekici açıklamalar KONUT DER Başkanı Altan Elmas’tan geldi. ‘Bu işin bir matematiği yok’ diyen Elmas, ’’ Herkes aşkla yapmaya çalışıyor. Müteahhitler aynı aşkı arsa alımlarında da ortaya koyabiliyor. Yüksek fiyatla satın alınan Her hangi bir arsaların değeri zamanla bölgenin fiyatı haline dönüşüyor. Bugün İstanbul’da konutlardaki yıllık ortalama değer artışı yüzde 6.5 seviyelerine gerilerken, arsa değerleri yüzde 35 arttı. İstanbul’da yer alan arsaların yüzde 85 -90’nı konut arsası. Arsaların değeri ve inşaat maliyetleri artarken nasıl oluyor da konutların değeri artmıyor? Artık biraz kendimize gelmeliyiz. Bu iş şirazesinden çıkıyor. Alanı olmadığı halde İnşaatla ilgili alanları fırsat olarak görenler oldu. Gelip bu işlere soyunanlar oldu. Ancak bu yolla kendimizi de tüketmeye başladığımız bir sürece girdik’’ dedi.
ÖNE ÇIKAN VİDEO

İSTANBUL’DA TIKANIKLIK VAR

2011 yılında Türkiye genelinde 1 milyon 100 bin konut satışı gerçekleşirken, 2017 yılı sonunda bu rakam 1 milyon 400 bini aştığına dikkat çeken Elmas, sözlerini şöyle sürdürdü: “Buna rağmen İstanbul yerinde sayıyor. 6 yıl önce bir yılda 225 bin adet satış işleminin yapıldığı İstanbul’da 2017 yılında 238 bin işlem yapılmış. 5 yılın sonunda sadece yüzde 5’lik bir artış var. Bu da, İstanbul’da bir tıkanıklığın olduğunu ortaya koymakta. Üretime rağmen talep yetersizliği var. Buna karşılık 2011 yılında 870 bin satış işleminin yapıldığı Anadolu’da işlem hacmi yüzde 40 büyüdü. Bu tablo bizlere, Anadolu’nun bütün illerinde büyük bir fırsatın var olduğunu gösteriyor. Sektöre bir şey olduğu yok. Sadece dinamiklerde bir değişim var. Biz de bu gerçeği dikkate alarak İstanbul dışında projeler geliştiriyoruz. Bunlardan birisini Bursa’da yaptık. Şimdi ise Antalya’da Büyükşehir Belediyesi ile Türkiye’nin en büyük kentsel dönüşümüne imza atıyoruz. İki mahallede toplam 1 milyon 300 bin metrekarelik alan üzerinde 19 bine yakın bağımsız bölümden oluşan yeni bir şehir inşa ediyoruz. Ön talep sürecinde sadece internet üzerinden ilgi gösterenlerin sayısı 50 bini aştı. Lansman öncesi fırsat döneminde bin 200 bağımsız bölümün satışını tamamladık. Meslektaşlarıma tavsiyem; ‘İstanbul ne olacak’ kaygısını bir tarafa bırakıp, performanslarını Anadolu’ya odaklanarak değerlendirme sürecine girsinler. Böyle baktığımda fırsatı Anadolu’da görüyorum. Belki 500-600 bin nüfusun üstündeki kentlere daha iyi bakmak lazım. Burada çok büyük bir potansiyel var, bir işgücü var, markalaşmış birçok firmamız var. Her birinin kapasiteleri var. Artık bu kapasiteleri Anadolu’ya açmakta fayda var.”

SERTİFİKALI DÖNEM BAŞLIYOR

“Yaşadığımız sıkıntıların birçoğunun sebebi; sektördeki düzensizlikler” diyen Gayrimenkul İçin Strateji Platformu Başkanı Hakan Gümüş, “Bunları belli bir standartla sertifikasyon sistemine oturtmanın gerekliliği tartışılıyor. Bunları başarmak için de ‘gayrimenkul ve inşaat konseyi’ kurulması yönünde bir çalışma var. Yani kamunun da müsteşar düzeyinde temsil edildiği; bizim sektörümüzün, inşaat, emlak, değerleme, geliştirme sektörünün temsil edildiği bir ortam. Ayda bir toplanan, sektörün sorunlarını çözen, kamuyla paylaşan, yasal düzenlemeler yapan bir yapı kurulması için çalışılıyor. Bu çalışmada son aşamaya gelmek üzereyiz” dedi.

HERKES SEKTÖRE GÜVENMELİ

Kentsel dönüşümün, piyasadaki fiyat dengesinin gerçekleşmesinde de bir fırsat olduğunu dile getiren GYODER Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Feyzullah Yetgin, Türkiye’de 2002 yılından sonra şehirlerimizin hızla değişen çehresiyle birlikte gecekondu kavramını gündemimizden çıkardık. Yaşanan aksaklıklara rağmen kentsel dönüşüm sürecini bir fırsat olarak görmek gerekiyor. Akıllı ve yeşil binaları da bu sürecin içine katmalıyız’’ mesajını verdi.

KAVRAM KARMAŞASI GİDERİLMELİ

İstanbul İnşaatçılar Derneği (İNDER) Genel Sekreteri Abdullah Baysal da, sorun ve önerilerini şöyle sıralıyor: ’’Biz inşaatçı değiliz, konut yapı müteahhidiyiz. Bu söylemi doğru olarak geliştirmek zorundayız. Kavram kargaşası var. Tüketici açısından da sıkıntısını çekiyoruz. Dernek olarak bir proje üretmeye karar verdik. Depreme dayanıklı pilot kentler olacak. İçinde camisi okulu dahil sosyal unsurlar, her şey var. Hedefimiz orta gelirliler için çözüm üretmek. Dernek olarak bu çalışmayı bilimsel anlamda da geliştirmeye çalışıyoruz. Bu proje için devletten de İstanbul’a 30-60 km mesafede olan bir yerin tahsis edilmesini istiyoruz.’’

"İŞ VAR AMA ORTADA PARA YOK"

Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (İMSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Ferdi Erdoğan, gayrimenkulpiyasasındaki son durumu şöyle değerlendirdi: ’’Siparişler ard arda geliyor, satışlar iyi, cirolar iyi ama ortada para yok. Tahsilatlarda sorun var. Tabir yerindeyse güneş çarığı, çarık ise ayağımızı sıkıyor. Bugün satışa dönük verileri dikkatle incelediğimizde İzmir başta olmak üzere Bursa, Adana, Mersin ve Kayseri gibi illerimizde yükseliş var. Metrekaresi 10 bin lira ve üzerindeki lüks konutlarda satış durdu. Şimdi metrekaresi 5 bin lira ve altında olan konutlara odaklanmak gerekiyor. Bunun temel nedeni ise talepte bulunan tüketicinin alım gücü 2.500 lira seviyesinde olmasıdır.

YENİLEME PAZARI DA DURDU

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki’nin gündeme getirdiği ve sayısını 7 milyon diye açıkladığı dönüştürülecek binaların hangileri olduğunu öğrenmek istiyoruz’ diyen Erdoğan, ‘Kaç yıldır sürekli aynı rakam dillendiriliyor. Artık somut adım atılmasının zamanı gelmiştir’ dedi. Erdoğan, “Birkaç ürün dışında ithal edilen ürünlerin hepsi ülkemizde var. Öyleyse neden ithal tercih ediliyor, bu araştırılmalı. Mesela muslukta 9 dolara ihracat yapıp, 19 dolara ithalat yapıyoruz” dedi.

"DARALMANIN SORUMLUSU BÜYÜKLER"

37 yıldır inşaat taahhüt hizmetleri veren İTO Meclis Üyesi Emrullah Tellioğlu, pazardaki daralmanın TOKİ ve Emlak GYO gibi dev oyunculardan kaynaklandığını iddia ederek, ‘’Her iki kurum da inşaatçılık yapmasın. Yüksek faiz yükünün altında ezilirken, arz fazlası varken büyüklerin piyasada var olmaları bizler gibi orta ve küçük ölçekli inşaatçıları zora sokuyor. Dönüşüm olsa bize bu bile yeter. Ama bu kurumlar dönüşümde de yer aldı. Devlet, küçüklere yaşama şansı tanımak için var olmalı’’ mesajını verdi.

TELEFONLAR SUSTU

İkinci el piyasasında alım satımların durma noktasında olduğunu söyleyen emlak danışmanı şirketlerinin temsilcileri, büyük firmaların satış ofislerinin emlakçılara açılması gerektiğini dile getiriyor. Markalı konut projelerindeki pazarlama ve satış birimleriyle ortak çalışılması durumunda emlakçı esnafının da nefes alacağı görüşünü savunanlar, kepenk kapatanların sayısının günden güne arttığına dikkat çekiyor.

BANKALARIN GÜVENSİZLİĞİ ZARAR VERİYOR

İnşaat sektörünün canlı kalması ve büyümesi için hükümetin aldığı tedbirleri doğru bulan Bahaş Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Abdüssamet Bahadır, “Faizlerin yüksekliği tüketiciyi beklemede kalmaya iterken, bankaların müteahhitlere olan güvensizliği de çalışmaları yavaşlatma gibi sorunları berberinde getiriyor” dedi. Sektör temsilcilerini rahatlatacak ve piyasaya yeni bir ivme kazandıracak bir düzenleme ile tüm kesimlerin nefes alacağını vurgulayan Bahadır şu mesajı verdi: “Banka kredi faizlerinin yükselmesi tüketiciyi beklemede kalmaya iterken, bankaların müteahhitlere olan güvensizliği de üreticiye limit açılmaması ve çalışmaları yavaşlatma gibi sorunları berberinde getiriyor. Faizler hem üretici için hem de tüketici için zarar verici boyutta. Bu soruna hızlı bir şekilde el atılmalı. KDV, damga vergisi ve tapu harçlarında tekrar düzenlemeye gidilmesiyle hem üretici hem de tüketici desteklenmiş olacak.”

FAİZ BAŞA BELA OLDU

Faizlerin yüksek olması nedeniyle satış yapabilmenin adeta bir soruna dönüştüğünü kaydeden Elmas, “Bu durum bankalar üzerinden gerçekleşen ipotekli satışlara bariz şekilde yansıdı. Zincirleme bir etki ile firmaların nakit akışına olumsuz yansıma söz konusu. Bankaların bakışında sorun var. Konut kredisi verme konusunda iştahları yok. Bu durumda bizler, kendi iş finansman mekanizmamızı devreye sokuyoruz. Şu anda kol ve bacaktan önce beynin kana ihtiyacı var. Ne yapıp edip konut piyasasını harekete geçirecek girişimlerde bulunulması gerekiyor. Yavaş yavaş Anadolu’ya açılarak bunu gerçekleştirmeye başlayanlar var. Bunu yaparken tabi ki İstanbul’daki işlerimizi de bırakacak değiliz.’’

YÜZDE 5 PEŞİNATLA SATILIYOR

Temelde sürdürülemez bir şeyler var. 5 yıl içinde konut fiyatları yüzde 135 arttı. Yüzde 25 peşinat alma konusu hayal oldu. Bu dönemde hâlâ yüzde 5 ve yüzde 10 peşinatla daire satmaya çalışılıyor. Geçmişte ödemeler projenin inşaat süresince alınırken şimdi 48 ayı bulan tahsilatlar var. Bunları yönetmek kolay değil.

TÜİK VERİLERİ SAĞLIKLI

Sektörün tahmin edilenden daha zor durumda olduğu ve rakamların yanıltıcı yansıtıldığı iddialarına da değinen Elmas, ‘’Sektörün en büyük sorunlarından birisi de verilerin ölçülmesi konusuydu. Gayrimenkul satış vaadi sözleşmeleri ile yapılan satışlar ölçümlemeye girmiyor. TÜİK yönetimi ile bu konulara kafa yorduk. Sonuçta şu anki verilerin sağlıklı olduğunu söyleyebiliriz’’ dedi.
Yeni Akit Gazetesi

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23