• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

Darbe ve muhtıraların acıları

Yeniakit Publisher
2020-03-06 15:08:00 -
Darbe ve muhtıraların acıları

Gazetemiz okurlarından Ali Kerrar Ulu, "Darbe ve muhtıraların acıları" başlıklı yazısını bizimle paylaştı.

Cumhuriyet tarihinde yaşadığımız darbelerden birinin yıldönümünü idrak ediyoruz. 28 Şubat 1997 muhtırası verileli 23 sene oldu. 28 Haziran 1996’da Refahyol hükümeti kuruldu. Erbakan’ın başbakan olması, kurulan hükümette Refah Partisinin etkili olmasından rahatsızlık duyan batı yanlısı, milli ve dini değerleri hor gören çevreleri harekete geçirdi. 28 Şubat 1997’de Milli Güvenlik Kurulu olağanüstü toplandı. İrticaya karşı ordu ve bürokrasi merkezli süreci başlattı. Adını da <> koydular.

Muhtıranın yansımalarını anlatmak gerekirse bazı kararlar alındı bazıları da hayata geçirilmek üzere fırsat kollandı:

- Başörtüsü yasağı getirildi. Okullarda, kamu alanlarında başörtü yasağı yaygın bir şekilde uygulanmaya başlandı. Hatta bunlardan cesaret alan bazı hastane yöneticileri “Hastane kamu alanıdır” diyerek başörtülü hastaları bile muayene etmediler. “Sokaklard a kamu alanıdır başörtülü gezilmez” diyenler çoğalmaya başladı.

1997’de Sivas Cumhuriyet Üniversitesi hemşirelik bölümünü birincilikle bitiren başörtülü kız öğrenci salona alınmadı, ödülü de verilmedi.

- İmam-Hatip okullarının öğrenci sayısı camilerdeki imam ihtiyacına göre ayarlanmalıdır denildi.
ÖNE ÇIKAN VİDEO

- Yaz Kur’an kurslarına ilkokulu bitirmeyenler gidemez hükmü koyulanlar kurslara gidemediler.

- Çevik Bir, 29 Nisan 1997’de bütün askeri birimlere genelge gönderdi. Genelgede şunlar yer alıyordu:

Tüm öğrenci yurtları, özel okullar, dernekler, vakıflar, Kur’an kursları, imam-hatip okulları denetlenecektir. İsim ve sayıları kaydedilecektir. Bu çalışmalar sonunda Batı Çalışma Grubu 6 milyon insanı irticacı olarak kaydetti.

Bu kararlar ve uygulamalar geçmişimizin acı hatıralarına eklenmiş oldu. Milletimiz bu acı, unutulmaz uygulama ve kararları daha önce de yaşamıştı.

Hatırlarsanız;

- 27 Mayıs 1960 ihtilali ile milletin seçtiklerine durun denildi. Ezanı Arapçaya çeviren, imam-hatip okullarını açan ve Kur’an kurslarını serbest hale getiren Başbakan Menderes ve iki arkadaşı idam edilerek millete gözdağı verildi.

Ve en son yaşadığımız;

- 15 Temmuz 2016’da darbe yapmaya kalkışıldı. 252 insanımızı şehit, 2 bin 194 insanımızı da yaralayıp gazi ettiler.

Cumhuriyet tarihinde bu darbeler neden ve kime karşı yapıldı? Bu darbe ve muhtıralarla; “Türk Milleti’ne milli ve manevi değerlerde ileri gitme, batının koyduğu kanun ve kurallara uygun yaşa” deniyordu.  Allah (c.c), milletimize yaşadığımız acıları tekrar yaşatmasın.
Yeni Akit Gazetesi

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Tata Tonga

Açın kanuna bakın. Kim yalan söylüyor! 

28 ŞUBAT ZİHNİYETİNİN ESERİ BENİM GİBİ BİLİNMEYEN, MAĞDURLARI DA VAR

MUŞ İmam hatip lisesi mezunu olarak Hacettepe Üniv. bağlı iki yıllık bolumu birincilikle tamamlayip İTÜ ye dikey geçiş yaptim. İlk dönem 4 uzerinden 3.5 olan not ortalamam bilinçli olarak düşürulerek dereceye girmem engellendi. Ak parti iktidarında ise hicte hak etmediği makamlara getirilen bürokrat tarafindan mağdur edildim. Erol Kaya gibilerin duyarsizliğı sayesinde evde boş oturuyorum. Mimar Sinan 50 sinden sonra keşfedildi. Bizi keşfeden de çıkmaz. ALLAH in dediği olur. HAMDOLSUN, Rızkımızı verende O. MUŞLUADAM
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23