• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

“Çin! bir milyon Uygur tutsağı serbest bırak!”

Yeniakit Publisher
2018-01-22 20:35:00 -
"Çin! bir milyon Uygur tutsağı serbest bırak!"

Başlatılan kampanyalara atılan imzalarla Birleşmiş Milletleri ve/veya yerel Hükumetleri harekete geçiren change.org’da Meşale Uygur Grubunca başlatılan yeni bir kampanyayla Çin Hükumetinin hapsettiği 1 milyon Uygur Türkü için harekete geçildi.

‘Dünya’nın Değişim Platformu’ sloganıyla faaliyet yürüten uluslar arası change.org sitesi birçok alanda başlatılan kampanyalardan elde edilen sonuçlara yaptığı aracılıkla tanınıyor.

Bir Milyon Uygur ‘Politik Eğitim Kamplarından’ serbest bırakılsın başlıklı kampanyada Birleşmiş Milletler BM, Çin Hükumetinin Doğu Türkistan’ın demografik yapısını değiştirmek için yürüttüğü politikalara son vermek için göreve çağrılıyor.

Meşale Uygur Grubunun konuya ilişkin açıklaması şu şekilde:

Bir Milyon Uygur “Politik Eğitim Kamp”larından serbest bırakılsın

 MEŞALE UYGUR GRUBU
ÖNE ÇIKAN VİDEO

“Son dönemlerde, bir çok uluslararası örgüt ve yayın kuruluşu, Doğu Türkistan’daki Uygurların, Çin yönetimi tarafından hapishanelere veya zorunlu olarak “Politik Eğitim Kamp”larına gönderilmeleri ve beyin yıkamaya yönelik uygulamalara maruz bırakıldıklarına dair haberler yapmaya başlamıştır.

Son günlerde, Doğu Türkistan’a gidip gelebilen güvenilir kaynakların belirttiğine göre, on binlerce Uygur, Çin’in Doğu Türkistan’da inşa ettiği hapishanelere atılmıştır. Bu hapishaneler, Nazi Almanya’sının, Yahudilere soykırım uygulamak için yaptığı toplama kamplarını andırmaktadır. Görgü tanıklarının verdiği bilgilere göre, bir milyondan fazla Uygur bu toplama kamplarında zorunlu olarak tutulmaktadır.

Çin İstatistik Kurumunun, 2010 yılında yaptığı Nüfus sayımına göre Doğu Türkistan’daki Uygurların nüfusu 10,000,370’dir (https://en.wikipedia.org/wiki/Xinjiang Şuan Çin yönetiminin “Politik Eğitim/Beyin Yıkama Kamp”larında tutuklu bulunan Uygurlar, Uygur nüfusunun %10’una denk gelmektedir.

Akrabaları, “Politik Eğitim/Beyin Yıkama Kamp”larına götürülen Uygurlardan edindiğimiz bilgilere göre, bu toplama kamplarında hayatını kaybedenlerin sayısı her geçen gün artmaktadır. Bir çok kişiye akrabalarının cesedi teslim edilmiş, ancak ölüm nedeni hakkında herhangi bir açıklama yapılmamıştır. Bu türden ölümler/öldürülmeler “Politik Eğitim/Beyin Yıkama Kamp”larında vuku bulmaktadır.

“Politik Eğitim/Beyin Yıkama Kamp”larının yaşam koşulları çok kötü olup, tutuklu bulunanların sayısı, kampların alabileceği insan kapasitenin kat kat üstendir. İnsanlar, sırt üstü yatma imkanına bile sahip olmadıkları için, ancak yanlarına dönerek  yatmaktadırlar.  Bu kamp yaşamından verdiğimiz basit bir örnek ve buz dağının sadece görünen kısmından ibarettir. Bu yazıda kampta tutuklu bulunanlara uygulanan çok sayıda işkence yöntemi ve temel insan hakları ihlallerinden bahsetmedik bile.

Uygurlar, yüz yıllardır Orta Asya jeopolitiğinde büyük bir rol üstlenerek dünya barışı ve insanlığın mutluluğu için çok önemli katkılarda bulunmuştur. Bu yönüyle biz Uygurların, tarih sahnesine çıktığımız eski çağlardan beri uluslar arası toplumun bir parçası olduğumuza ve insanlığa hem siyasi ve iktisadi alanlarda hem de kültür ve çevre alanlarında katkıda bulunduğumuza ve bundan sonra da bulunmaya devam edeceğimize inanıyoruz.

Dolaysıyla Uygurlar da, dünyadaki diğer toplumlar gibi insani hak ve hukuk çerçevesi içinde yaşama hakkına sahiptir. Bu nedenle, uluslar arası insan hakları örgütleri ve diğer kuruluşların, Çin yönetiminin Uygurlara yönelik  olarak uyguladığı her tür zulüm ve baskıyı durdurmasını,  Çin yönetiminden talep etmesi zaruret arz etmektedir.

Son dönemlerde Çin yönetimi, Çin anayasasında Uygurlara verilen ana dilde eğitim hakkını kaldırmıştır. Tarih, edebiyat alanlarında Uygurca yayınlanan kitapları toplayıp yaktırarak, Uygur yazma eserlerini ve kültürünü yok etmeye çalışmaktadır. Uygurları, 1000 yıldan buyana inandıkları İslam dininden caydırmaya yönelik baskılarla gün gittikçe şiddetlenerek artmaktadır. Çin yönetimi, Doğu Türkistan’ın demografik yapısında değişiklik yaparak, Uygurların ana yurdunu ebedi Çin mandasına dönüştürmek amacıyla her gün binlerce Çinliyi Doğu Türkistan’a yerleştirmektedir. Dolaysıyla Uygurlar, zengin yer altı ve üstü kaynaklarına sahip oldukları anayurtlarında 2. sınıf vatandaş muamelesini bile aratacak şiddette zulüm görmektedir. Çin’in, Uygurlara yönelik zulüm ve baskıları, bunlarla da sınırlı kalmayıp top yekun asimilasyon ve soykırım aşamasına gelmiştir. Bundan dolayı uluslar arası kamuoyunun, uyanmasını ve Çin yönetiminin Uygurlara uyguladığı insanlık dışı uygulamalara daha fazla seyirci kalmamasını talep ediyor ve acilen Çin’in insanlığın yüz karası uygulamalarını durdurmak için harekete geçmeye çağırıyoruz. Çin yönetiminin uyguladığı insanlık dışı uygulamaların, sadece Uygurlara yönelik olmayıp, aynı zamanda insanlık onurunun katledilmesi ve ayaklar altına alınmasıdır.

Bugün, Uygurlar ölüm kalım mücadelesi vermektedir. Eğer Birleşmiş Milletler Örgütü, Uygurlara yardım etmez ise, onların toplu halde katledilmesine göz yummuş ve Uygurları kendi kaderlerine terk etmiş olacaktır. Bundan dolayı, biz tüm uluslararası örgüt ve kuruluşları, Uygurların maruz kaldıkları zulme sessiz kalmamaya ve Çin yönetiminin faşist uygulamalarına son vermek için, harekete geçmeye çağırıyoruz. Biz, BM’den ve diğer insan hakları örgütlerinden, Doğu Türkistan’daki insan hakları ihlallerini araştırma ve inceleme için bağımsız bir komisyonu göndermesini ve aşağıda belirtilen konularda inceleme yapmalarını talep ediyoruz:

“Politik Eğitim/Beyin Yıkama Kamp”larının bulunduğu yerler

Bir milyondan fazla Uygur’un tutuklanma gerekçesi

“Politik Eğitim/Beyin Yıkama Kamp”larının yaşam koşulları

Bu Kamplarda tutuklu bulunanların günlük faaliyetleri

Bu Kamplarda tutuklu bulunanların sağlık durumları

Bu kamplarda hayatını kaybedenlerin sayısı ve ölüm gerekçesi

Bu kamplarda tutuklu bulunanların sahipsiz kalan çocuklarının akıbeti

Bugün Çin yönetimi altında bulunan Uygurlara, yasal olarak yardım edecek herhangi kurum veya kuruluş bulunmamaktadır. Bundan dolayı Uygurlar her türlü yardımdan mahrumdur. Bu durum, Uygurları, Çin sınırları içinde yönetime karşı kendini savunmada aciz, yapayalnız bırakan en büyük etkendir. Bugün Uygurların, bütün vicdan ehlinin yardımına ihtiyacı vardır. Eğer biz, bu müracaat ile 10,000 imza toplayabilirsek, BM Uygurların maruz kaldığı soykırımı durdurmak için harekete geçebilir. Bu çağrıya imza atmak, her insan için bir insanlık görevidir!

Bizler, sizi, Çin yönetiminin, Doğu Türkistan’da Uygurlara yönelik sürdürdüğü soykırım politikalarını durdurması için, bizimle beraber mücadele etmeye çağırırken, bu kampanyayı imzalayarak bize destek vermenizi ve  bu kampanyayı paylaşarak, daha çok kişinin katılımını sağlamanızı sizlerden rica ederiz.

Desteklerinizden dolayı teşekkürü bir borç biliriz.”

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23