• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Yavuz Bahadıroğlu
Yavuz Bahadıroğlu
TÜM YAZILARI

Gelecekleri varsa, görecekleri de var!

18 Ocak 2018
A


Yavuz Bahadıroğlu İletişim: [email protected]

İçeride ve dışarıda pek çok düşmanla yıllardır cedelleşiyoruz…

Bir tarafımız PKK, bir tarafımız PYD/YPG, DEAŞ, bir tarafımız hâlâ devletin kılcal damarlarında dolaşmayı sürdüren FETÖ, bir tarafımız ABD, bir tarafımız AB ve diğerleri…

Gafiller, hainler, nemelâzımcılar, vurdumduymazlar, çıkarcılar, içten hesapçılar, fırıldaklar, hırsızlar, uğursuzlar, vurguncular, soyguncular, vesaireler…

Kısacası Türkiye, bir kuşatılmışlık manzarası arz ediyor…

İlle de tarihin bir dönemine benzeteceksek, içinden geçtiğimiz durum, Birinci Dünya Savaşı öncesine benziyor…

Devlet “çaresiz” bırakılmış, Enver Paşa, son çare olarak Almanya ile ittifak yapmak zorunda kalmıştı. Almanya ile ilk ve son ittifakımız budur…

Bu ittifakın sonucu ise herkese malumdur: Osmanlı durduruldu. İmparatorluğumuz param parça edilip paylaşıldı…

İmparatorluğumuzun içinden Ürdün ve Lübnan gibi ne idüğü belirsiz devletçikler çıkarıldı…

Ortadoğu İngiliz-Fransız kontrolüne alındı…

En beteri de Birinci Dünya Savaşı’nın devamı mahiyetinde olan İkinci Dünya Savaşı sonrasında İsrail kuruldu…ABD büyük bir güce dönüştü… 

Bölge hâlâ bu şoku atlatabilmiş değil.

Mısır istikrarsız, Suriye istikrarsız, Irak istikrarsız, Suudi Arabistan ve BAE Amerikan kontrolünde, Filistin işgalde, üç dinin gözbebeği Kudüs yangın yeri…

Güney sınırımızda Amerikan güdümlü yeni bir “terör ordusu” kurma çalışmaları sürerken, Türkiye Cumhuriyeti Devleti kararlı bir şekilde bu yolu kesmeye, terör ordusunu “Doğmadan boğma”ya (Cumhurbaşkanımızın sözüdür) çalışıyor…

Siz bu yazıyı okurken, Silahlı Kuvvetlerimiz belki de Afrin’e doğru yol tutmuş olacak. Allah kolaylık versin!

Çünkü başka çaremiz yok. Sınırlarımızda böyle bir tehdide izin veremeyiz!

“Dost”larımız “düşman”a dönüştü!..

“Müttefik”lerimizin “ihanet”ine uğradık!..

Osmanlı’yı durdurarak İsrail’i kurmak için Birinci Dünya Savaşı’nı çıkaran Batı, Türkiye’yi durdurmak için Ortadoğu’yu ateşe verdi!

Çok açık ki, biz bir “varlık mücadelesi”ne daha zorlanıyoruz… 

Devletin anahtarlarını yabancılara teslim edemeyeceğimize göre, “Ya devlet başa, ya kuzgun leşe” deyip bu mücadeleyi vereceğiz. 

Evet dostlar, durum Birinci Dünya Savaşı öncesine benziyor, ama ona kıyasla pek çok avantajımız var: Bu işin üstesinden evelallah geliriz!

Ondan sonra da Türkiye’yi kimse tutamaz, durduramaz, hatta buna teşebbüs bile edemez!

NATO dağılır. Birleşmiş Milletler’i etkisizleştiren kaprisli ve içten pazarlıklı “beş büyük”ler tarih olur. ABD’nin Ortadoğu ayağı kırılır, İsrail nefessiz kalır! Amerika’ya yaslanarak keyif süren Ortadoğu çakalları devrilir ve Türkiye önderliğinde yeni bir ittifak doğar…

“Türkleri Anadolu’ya kıstırır, Suriyeliler gibi göçe zorlarız” diye umanlar bilmelidirler ki, biz, başımız dara düştüğünde topraklarını terk etmeyen bir milletiz: Üzerimize gelinirse ya gelenleri pişman ederiz ya da vatanımızda şehit oluruz!

Yani, gelecekleri varsa, görecekleri de var!

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23