• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Yavuz Bahadıroğlu
Yavuz Bahadıroğlu
TÜM YAZILARI

Bu da geçer yahu!

30 Haziran 2016
A


Yavuz Bahadıroğlu İletişim: [email protected]

Bu kez havalimanına saldırdılar. Kadın-erkek, çoluk-çocuk yine öldük, ama pes etmedik! Asla pes etmeyeceğiz! Ölenlere rahmet, yaralılara şifa…

Bu millet Haşhaşiler’den beri terörle boğuşuyor. Haşhaşi Örgütü 1090’larda gözlerden ırak Elbruz Dağı zirvesindeki Alamut Kalesi’nde kuruldu. Liderlik koltuğuna Hasan Sabbah oturdu. Hasan Sabbah tüm cerbezesini kullanarak Cennet vaadiyle kandırdığı gençleri Büyük Selçuklu Devleti’nin üst düzey yöneticilerine musallat etti. Başta Büyük Vezir Nizamülmülk olmak üzere, devletin önder isimlerine suikastlar yaptılar: Nizamülmülk’ü katlettiler.

¥

O bitti, “Cavlakiler” ortaya çıktı. Sakal-bıyık dâhil, vücutlarındaki tüm kılları tıraş ettiklerinden dolayı “Cavlaki” olarak isimlendirilen bu örgüt de tıpkı Haşhaşiler gibi Şia’nın bir koluydu ve toplum için suç makinesi gibiydiler. 

Varlıklarını bir şekilde 13. Yüzyıla kadar sürdürdüler. Çok insan öldürdüler, çok kan döktüler, millete “el aman” dedirttiler…

Yine de devlet-millet hayatı devam etti, kendileri ise yok olup gittiler.

¥

Osmanlı Devleti de dönem dönem hortlayan isyanlarla, terörü araç olarak kullanan isyancılardan çok çekti…

Bunlar görünüşte devlete başkaldırmışlardı, ama bedelini en çok millet ödüyordu. Hiçbir ilke, hiçbir ahlâki kural tanımadan köyleri basıyor, önlerine geleni katlediyorlardı. Güya devlete mesaj veriyorlardı, ama milletin canı yanıyordu… 

Hepsi bir şekilde yok oldu, devlet ve millet hayatı ise devam etti gitti.

¥

İkinci Meşrutiyete giden yıllarda bizzat devletin subayları isyan etti: Kolağası Resneli Niyazi ile Binbaşı Enver (geleceğin Enver Paşa’sı) birlikleriyle dağa çıktılar. 

Amaçları güya Sultan II. Abdülhamid’i Meşrutiyeti ilân konusunda zorlamaktı. Fakat birliklerinde bulunan bazı askerler onlara da isyan edip kendi emelleri istikametinde çeteler kurdular ve eşkıyalığa başladılar. Ayrılıkçı Ermeni isyancılarla işbirliği yapıp halk içinde terör estirdiler. Çok insan öldü.

¥

Derken, Van’da “Ermeni patırtısı” başladı. Portakalyan, Mıgırdiç Terlemezyan (Avetisyan), Grigor Terlemezyan, Ruben Şatavaryan, Grigor Adian, Grigor Acemyan, M.Bartutciyan, Gevord Hancıyan, Grigor Beozikyan ve Garegin Manukyan tarafından kurulan “Armenakan” isimli terör örgütü, “Kan olmadan hürriyet olmaz” sloganı etrafında toplayıp eğittikleri genç Ermenileri 1885’te saldırıya geçirdi.  

Önceleri Güneydoğu’daki yerel güvenlik güçleriyle tanınmış sivilleri hedef alan örgüt, daha sonra hedef gözetmemeye başladı. Çoluk-çocuk, Müslüman Hıristiyan pek çok masumun canını yaktılar. Avrupalı büyük devletler tarafından sağlanan silâhları halka ve devlete çevirip öldürebildikleri kadar çok insan öldürdüler.

Zaman içinde Osmanlı hükümetlerinin aldığı tedbirlerle etkisi azaldı, ama cin şişeden çıkmış, Portakalyan Terör Örgütü, Hınçak, Taşnak ve Ramgavar terör örgütlerini doğurmuştu. 

Başta hükümet merkezleri, güvenlik güçleri ve bürokratlar olmak üzere, herkese saldırmaya yöneldiler. Türkiye feryat ediyor, Avrupalı devletlerin terör örgütleriyle işbirliği yapmasını önlemeye çalışıyor, ama Avrupa, “üç maymun”u oynuyordu: “Görmedim, duymadım, bilmiyorum”!

Saldırılarda sadece Türkler ve Kürtler değil, Ermeniler de ölüyordu. Fakat dünya duymuyor, görmüyor, derdimizi anlamıyordu.

Nihayet işi Sultan II. Abdülhamid’e suikasta kadar vardırdılar. Padişah, bomba yüklü araçla (bu iş için Avrupa’da özel yapılarak Türkiye’ye parça parça sokulan at arabası) yapılan suikasttan kılpayı kurtuldu. 

Rus General Mayewski, Ermeni terör örgütlerini şöyle anlatıyor: 

“Ermeni çetelerini Ermenilerin yaşadıkları yerlere bağımsızlık ya da özerklik getirmeye çalışan veya dinlerini savunanlar olduğunu sanmayınız. Bunların birçoğu bir şey bilmeyen şehirli gençler olup ancak ünlü komitecilerin ateşli sözleri ile alevlenen fakat en ufak sorunu çözmekten aciz cahillerdir. Hareketleri ile Ermenileri felakete sürüklemişlerdir. 1895-1896 yılları arasında Müslümanlarla Ermenilerin arasını öyle bir açmışlardır ki bu düşmanlık hiçbir zaman giderilmez.”

DAEŞ, PKK, PYD, vesaire: Tümü aynı tarifin içine girer. Neyi niçin yaptığını bilmeyen bir sürü serseri, efendilerinin kuklası olarak terör estiriyor.

Öncekiler nasıl bittilerse, bunlar da bitecek, ama devletimizin ve milletimizin varlığı kıyamete kadar devam edecek.

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23