• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Yavuz Bahadıroğlu
Yavuz Bahadıroğlu
TÜM YAZILARI

Batı’nın “İnsanat Bahçeleri” ve Ota Benga

24 Ekim 2016
A


Yavuz Bahadıroğlu İletişim: [email protected]

1800’lü yılların sonlarında Avrupa’nın muhtelif merkezlerinde “Hayvanat Bahçeleri”ne benzeyenİnsanat Bahçeleri” kurulduğunu, buralarda Avrupalılardan “farklı” görünümlü Aborjinlerin, Afrikalıların, Kızılderililerin, kamburların, kısa boyluların, siyahların, keskin dişlilerin, topalların, çok zayıf ya da çok şişmanların, cücelerin, aşırı kıllıların sergilendiğini önceki gün yazmıştım…

“Beyaz Adam”lar para ödeyerek İnsanat Bahçeleri”ne giriyor, kendisinden “farklı” insanları büyük bir sevk ve aşağılama ile izliyordu.

Onların ne hissettiği kimsenin umurunda değildi. Acımasız Avrupa insanı, her zamanki gibi, başka insanların acılarını eğlenceye dönüştürmüş, keyfine bakıyordu. 

O kadar ki, 1889’da Paris’te yarı çıplak bir hâlde teşhir edilen çoğunluğu Afrikalı 400 zavallıyı, 18 milyon Avrupalı ziyaret etmişti.

Ödedikleri para ise hatırı sayılır miktardaydı. Yalnız yiyecek-içecek verilmesi yasaktı. Çünkü alışık olmadıkları yiyecek-içecek yüzünden “sermaye”leri hasta olabilir, bu yüzden patron zarara uğrayabilirdi.

Vicdan tefessüh edince insan hayvandan aşağı düşer!

Bu iş Avrupa’da o kadar tuttu ve o kadar para kazandırdı ki, kısa bir süre sonra Kuzey Amerika’da da İnsanat bahçeleri” açılmaya başlandı.

Teşhir edilenAfrikalılar arasında Ota Benga isimli 23 yaşında bir delikanlı da vardı ki, sözün tam mânasıyla “Acıların Çocuğu” idi…

Ota Benga (yerel dilde “dost” anlamına gelen bir isim) Kongo’da pigme (cüce denebilecek kadar kısa boylu zencilere “pigme” deniyor) bir kabilede yaşıyordu. 

Evliydi ve iki de çocuğu vardı. Onlara yiyecek bir şeyler getirme umuduyla bir gün ava çıkmış,avdan döndüğünde ise karısının ve 2 çocuğunun cesediyle karşılaşmıştı.

Kabilesi Amerikalı insan avcıları tarafından basılmış, çoluk çocuk katledilmişti. Fakat acısını yaşamaya bile bırakmadılar. Üzerine çullanıp yakaladılar.  

Bu vahşetin mimarları (Amerikalılar) ellerinde alışveriş listesine benzeyen bir liste ile köye gelmişlerdi. Listede patronun istediği insan tipleri kayıtlıydı:

“1 adet pigme şefi, 1 adet Şef eşi, 1 adet yetişkin erkek, 1 adet yetişkin kadın, 1 adet evlenmemiş genç kız, 2 adet çocuk, 1 adet kadın rahip, 1 adet erkek rahip veya tıp doktoru (mümkünse yaşlı). 

“Not: Bu sayılanların hepsi pigme (yani zenci ve cüce) olacak.” 

İşte bu listedeki “yetişkin erkek” açığını Ota Benga dolduracaktı. 1904’te Amerika’ya götürüldü. Ota Benga sivri uçlu dişleriyle hepsinden farklıydı. Bu özelliği sayesinde büyük ilgi gördü, iyi para kazandırdı, ancak çok da hırpalandı.

1906’da Bronx Hayvanat Bahçesi’ne nakledildi. Maymun ve orangutanlarla aynı kafese kapatıldı. Maymunlar ve orangutanlarla kapatıldığı kafeste, onlarla oynamaya zorlanıyor, gülmesi istendiği halde içinden gülmek gelmeyince kırbaçlanıyor, işkence ediliyordu.  

Ziyaretçiler, Ota Benga’yı görmek için 25 sent ödüyorlardı. Onu gülerken görmenin tarifesi ise 5 sent daha zamlıydı. İşte bu yüzden sürekli olarak gülmeye zorlanıyordu.

Kapatıldığı kafesinin önüne, tıpkı hayvanat bahçelerinde olduğu gibi, şu bilgiler yer alıyordu…

“Adı: Ota Benga,

Türü: Afrika Pigmesi, 

Yaş: 23, 

Boy: 1.49 metre,

Ağırlık: 46 kilogram,

Kasai Nehri, Kongo Özgür Devleti, Güney Orta Afrika’dan Dr. Samuel P. Verner tarafından getirildi.” 

Bir de not yer almıştı: “Eylül boyunca her öğleden sonra sergilenecektir.”

Kimi baskılar sebebiyle Ota Benga bir süre sonra serbest bırakıldı. Fakat o kadar aşağılanmış ve hırpalanmıştı ki, daha fazla dayanamadı,1916’da kalbine ateş ederek intihar etti.

Avrupa’da İnsanat Bahçeleri” II. Dünya Savaşı’na kadar tüm acımasızlığıyla sürdü. Ancak savaş sonrasında azala azala bitti.

Son İnsanat Bahçesi” bugün bize “demokrasi” dersi vermeye kalkışan Belçika’da 1958 yılında kapandı. 

Utanmayı bilene, bunun utancı kıyamete kadar yeter! 

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23