• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Sinan Burhan
Sinan Burhan
TÜM YAZILARI

Hasan Abi Beni Tanımadı…

02 Ocak 2016
A


Sinan Burhan İletişim: [email protected]

Hasan Karakaya, Anadolu Medyasının Hasan Abisiydi. Hasan beyi dışarıdan yazılarından tanırdım. Mühim olan da bir insanı yazdıkları anlattıkları ve düşünceleriyle tanıyabilmektir. Yazılarında milli ve yerli bir kalemi vardı. Milletinin ve değerlerinin yanında duran, ara rejimlere ve darbelere karşı net bir tavır koyan, 28 Şubat döneminde gösterdiği onurlu duruşu ile hakkında yüzlerce dava açılan bir dava adamıydı. Davası milletiydi, ülkesiydi, maneviyatı ve memleketin istikbaliydi. Anadolu medyası gibi milli ve yerli bir anlayışı vardı.

Hasan Karakaya ile ilk karşılaşmamız Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde oldu. Cumhuriyet Bayramı Resepsiyonundaydık. “Merhaba Hasan abi ben Sinan Burhan” dedim. Tanımamışlıktan gelerek esprili bir dille “Köşe yazarlığına bana sormadan başladığın için tanımıyorum seni” diye cevap vermişti. Böylesine de dobra bir insandı. Mütevazı, içten cana yakın kişiliği ile bilinen Hasan Abi yine gazeteci arkadaşlarının yanında, mübarek topraklarda Hakk’a yürüdü…

Hasan Karakaya’yı yıllardır yanında çalışan Kamuran AKKUŞ, kısaca şöyle anlatıyor;

“Gönüllerdekini okuyan ve yazan adam” Hasan Karakaya

Akit gazetesinin atom karıncası, belkemiği, itilmiş-kakılmış mütedeyyin kitlelerin işiten kulağı, haykıran sesi ve keskin kalemi Hasan Karakaya, Medine’de Rahmet-i Rahman’a kavuştu.

Mescid-i Nebevi’de, Hazreti Peygamber’in teheccüd namazı eda ettiği yerde 2 rekat namaz kılıp otele döndüğünde kalp krizi geçirerek Hakk’ın rahmetine kavuştu. Allah, mekânını cennet eylesin.

İlk Yazı İşleri Müdürüm idi. Akit’te yaklaşık 10 yıl çalıştım. Bizim için Yazı İşleri Müdürü veya Yayın Koordinatöründen de öte “ağabey”di, “dost” idi. Sıkıştığımızda sığınılacak bir liman, sadece mecazi değil gerçek anlamda da başımızı omzuna dayayabileceğimiz bir dost idi.

ATOM KARINCA GİBİ

Bitmez tükenmez bir enerji ile gece-gündüz demeden çalışır, adeta çalıştıkça dinlenirdi. Atom karınca gibiydi. İnsanlar 8-9 saatlik mesaiden sonra evlerinin yolunu tutarken o, çoğu zaman bir 8 saat daha çalışır, öyle eve giderdi. Gece 01.00 gibi eve giden Yazı İşleri Müdürünüz, ertesi gün 12.00 gibi, koltuğunun altında okunmuş gazeteleri ile tekrar işinin başına gelirdi; o enerjiye hayran kalırdınız.

Neredeyse tüm hayatı “gazete” ve “okurlarından” ibaretti. Onlarla yaşar, onlarla sevinir, onlarla üzülürdü.

Mesleki olarak baktığımda, benim için “kelimelere dans ettiren adam”dı Hasan Karakaya.

Şunu rahatlıkla söyleyebilirim. Medya portallarını tasnif dışı tutacak olursak, son 27 yıldır, “Basında kim ne dedi ne yazdı?” köşesinin bir benzerini, 27 yıldır vücuda getirebilen bir mevkute ve gazeteci görmedim ben. Nezih Demirkent’in Dünya gazetesinde haftada bir kaleme aldığı “medya” yazıları da yanında yaya kalırdı.

Hasan Ağabey’in “Basında kim ne dedi, ne yazdı?” köşesi, sadece gazetecilik meraklısı bir genç için değil, duayenler için de “ilaç” gibiydi.

Cüssesi küçük, yüreği büyüktü; zalime karşı şedid, mazluma karşı şefkatliydi. Kalemi keskindi. Bu keskinlik nefsi, şahsi kavganın değil bilakis, “dava adamı” olmasının nişanesiydi. Onun için de kaleminden dökülen harfler, beyin ve gönüllerde geniş yer tutuyordu. Sessiz milyonların, tercümanıydı o. “Ya hu! Bu konuyu birinin işlemesi lazım benim kelime ve bilgi haznem anlatmaya yetmiyor, bunu birinin yazması anlatması lazım” diye haykıranların tercümanı…

28 Şubat sürecinde kahpece “andıçlandı”, haksız yere gözaltına alındı; yılmadı, tüm zalimlere korkusuz ve mertçe galebe çaldı.

Güç odaklarına boyun eğmedi, hep milletin “türküsünü” söyledi.

Seni çok özleyeceğiz “gönüllerdekini okuyan ve yazan adam!”

Mekanın cennet olsun!

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23