• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Serdar Arseven
Serdar Arseven
TÜM YAZILARI

Muhterem Devlet Bahçeli ve Beyaz Toros!..

27 Ekim 2015
A


Serdar Arseven İletişim: [email protected]

Pek muhterem Devlet Bahçeli’yi ne kadar sevdiğimi bilirsiniz.

Bu sevgimin tezahürü olarak nice “dostane” uyarılarda bulunmuşluğum vardır, binde birini yapsaydı partisine çok daha az zarar vermiş olurdu.

Geçtiğimiz günlerde Sayın Başbakan’ın “Beyaz Toros”lu dönemlere atıfta bulunması üzerine “Toros, toz, oto-bos” işlerine girince...

“Eyvah” dedim;

“Yine kendi kalesine gol!”

Bir vakitler, “Apo”nun idamı işine girmişti hatırlarsınız...

Meydana ip fırlatıp, “Apo’yu asın” filan diyecek en son parti başkanı Devlet Bahçeli olmalıydı, ne yani Selahattin Demirtaş mı kurtardı Abdullah  Öcalan’ı idamdan!..

Üç imzadan biri Selahattin Demirtaş’a mı aitti?..

Abdullah Öcalan’ı ipten almış bir genel başkan, “ip, urgan, idam” işlerine girer mi?..

O gün hayli şaşırmıştım.

Ve dahi “Bahçeli MHP’nin fazla yükselmesini istemiyor” yollu laflara hak verme durumuna gelmiştim.

Şimdi de “Toros” işi, “Beyaz Toros” işi; bu topa girmesinin ne gereği vardı?

Başımıza dert...

Sayın Bahçeli’ye duyduğumuz muhabbetin derinliği hakkında fikir sahibi olan bir ülkücü okuyucumuz, “Sen daha savun bakalım!” filan diyerek girmez mi söze.

Sabah sabah al başına derdi...

“İşimiz var, seçim nabzı filan... Yola revan olacaz falan...”

Yok, bu “Toros”, “Toz”, “otobos” işerine girecek ille de...

Anlat bakalım içinde kalmasın:

“1978 Şubat ayı.

Ankara girişinde, Adana istikametinden gelen bir Beyaz Toros Gölbaşı civarında çevriliyor.

Bagajı açılıyor.

Portakal sandıklarının içine gizlenmiş keleşler yakalanıyor.

Araçta bulunan E.P., A.H., F.İ., adlı şahıslar emniyete götürülüyor.

Hukuki işlemler yapılıyor ve bu şahıslar Ulucanlar Cezaevi’ne konuluyor.

Bu ekibin adı kamuoyunda “Portakalcılar”a çıkıyor.”

Ülkücü okuyucum anlatıyor ben dinliyorum...

Abonemizmiş, kısa kestirmek ayıp olur.

Dinlemeye devam ederken, o “şok” cümle çıkıyor ağzından:

“Bu beyaz Toros’u, o vakitler mali bilimler ve muhasebe yüksek okulunda asistan olarak görev yapan Devlet Bahçeli kullanır idi! Bu konuda ne gibi bir işlem yapıldı, araştırsana gazeteci bey!”

Abonemiz ya, hakkıdır çakıyor.

Çaksın bakalım...

Niye işlem yapılmadı?..

Ben bulamadım, bilinmiyor...

Bir bilgi...

O vakitler ülkücü gençliğin başında bulunan Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu konuyu araştırıyor.

Bütün izler kendisini Adana Ülkü Ocağı’ndaki “çaycı”ya götürüyor.

O “çaycı” Ankara’ya getiriliyor.

Bahçelievler’de sorguya alınıyor.

Sonra...

Nasıl oluyorsa kaçıyor!..”

Rahmetli Muhsin Başkan, kaçan şahsın Yenimahalle’ye, MİT’e sığındığını öğrenmiş!

Muhsin Başkan!..

Ya muhterem Bahçeli; tam da seçim öncesinde “Toros” işlerine girmenin ne mânâsı vardı...

Allah bilir, Sayın Davutoğlu bu konuyu “Bahçeli üzerine atlar” diye ortaya atmıştır!..

Mesele ekip meselesi, hangi konuya gireceksin, girmeyeceksin, ne vakit gireceksin ne vakit girmeyeceksin...

Koca MHP’nin bu konularda çok daha plânlı programlı olması, Sayın Bahçeli’ye metin yazanların ya da “şunu de, bunu deme” diyenlerin bu işleri bilir kişilerden seçilmesi lâzım.

Hayır, onlara bir şey olduğu yok...

Biz uğraşıyoruz böyle...

Sayın Bahçeli’nin söylediklerinden söylemediklerinden başka işimiz yok sanki!..

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23