• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ahmet Maranki
Ahmet Maranki
Stratrajik Oyunlar
TÜM YAZILARI

Ramazan-şeker-bayram

23 Haziran 2017
A


Ahmet Maranki İletişim: [email protected]

Gıda terörü, ilaç terörü, elektromanyetik terör... 

Bütün haber sitelerinde de bizden alınarak yayınlanan pirinçte sahtelik ve gıdadaki hileleri, detaylarıyla yayınlayınca sayfalarımızda 10 milyona yakın paylaşım oldu! Saf vatandaşlar, “Olmaz böyle şey, Maranki kafayı yemiş! Bu kadar da sallama! Mal mal yayınlar yapıp milletin kafasını karıştırma” diyen maalesef binlerce “mal” yorumu izledik! İşte milletin hali bu. Konu gelişti, zaten “milyonlar” zehirleniyordu. Ama kışlada olunca, maksatlı birileri bunu haber yaptı da biz duyduk. Onlarca kişi bize mail attı; “hocam haklısın”

Ben bir şey demiyorum! Bakanlar zaten bakıyor uzaktan! Müsaadeyi de bürokrat veriyor! Bakan baktığını görmeli, ona da devlet tecrübesi lazım. Geçmişte Balina, Gergedan, Neşter operasyonlarında, değerli dostum beraber çalıştığım bakanlardan Murat Başesgioğlu’nun, Saadettin Tantan’ların kulakları çınlasın O operasyonlar da cumhurbaşkanlarının, başbakanların müdahaleleri, ilgili birimlerin talimatları ile durduruldular! Yani kimler olduğunu söylersem ümidiniz azalır! Bizde kalsın şimdilik!

Ben bu milletin ferasetine bırakıyorum. Bu ülkede bana göre sadece gıda, ilaç ve elektromanyetik terör var. Onun dışında bütün terörler, dünya tröstleri, karteller ve sermaye tarafından ortaya atılan terördür!

“Ramazan Bayramı” ve şeker?

İki gün sonra Ramazan Bayramı’nı idrak edeceğiz. Bazıları da buna şeker bayramı diyor; yani “şeker yiyeceğiz” Şeker bayramı ya, tatlı yiyip tatlı konuşmak lazım ama bize “mısır şurubu”ndan yapılmış, şeker ve tatlı ürünlerini yedirenlere ne demeli? Efendim kanuni “yasal” devlet müsaade etmiş peki kardeşim “helal mi?” Sağlıklı mı, insana bir faydası var mı? Türkiye’de kullanılan baklava türü hamurlu tatlılar mısır şurubu ile yapılıyor. Biz bu milletin çocuklarının geleceğini düşündük, kaygı duyduk, hemen tedbir alalım dedik. Ne yaptık? Kastamonu’ya 5 trilyona yatırım yaparak “lokum fabrikası” kurmak istedik! Kastamonu organize sanayiden. Şu an mahkemedeki arazimizi bekliyoruz. Kastamonu’daki paralel ve yerleşik düzenin temsilcileri yapacağımız bu yatırımı “üç yıl geriye attılar”. Adama diyoruz yatırım yapacağız, lokum yapacağız, Kastamonu’da Türkiye’nin en büyük ormanlardaki alıçları, naneleri, kekikleri, çam yapraklarını toplayacağız, kimsenin umurunda değil. Siyasetçi düşman gibi bakıyor, valisi bürokratı ve oralara çöreklenmiş olan mühendisler ilgili yardımcıları hiç umurunda değil, koltuklarına oturmuşlar. Cumhurbaşkanı Sayın Tayyip Erdoğan hadim devlet anlayışı ile halka hizmet edin dedi ya. Sayın cumhurbaşkanım Kastamonu’da da öyle bir vali vardı; Şehmuz Günaydın. Adamı 1,5 yıl zor tuttular. Yerleşik düzenin bürokrasisine sizin de tabirinizle “darbe” yapıyordu, herkesi zorla da olsa çalıştırıyordu, tayinini çıkarttırdılar. Kimler mi? Yerleşik düzenin bütün temsilcileri. Siyasetçiler de dahil! Neyse sonradan sayın cumhurbaşkanına mesele anlatıldı da Isparta’ya vali oldu.

İyi ki Isparta’ya gitmiş. Isparta’daki askeri komandolar Ankara’ya, İstanbul’a, İzmir’e ulaşsaydı bugün bu satırları yazabilir miydik? Şüpheliydi! Bunu engelleyen Sayın Isparta Valisi Şehmuz Günaydın olmuştur! Geçen gün de gittik, kendisini tebrik ettik. Dünyanın en büyük “gül bayramı”nın açılışını yaptık. Isparta’yı bütün dünyaya duyurduk. Sağ olsun bizi onurlandırdı. 

Kastamonu Valisi Yaşar Karadeniz oldu...

Kastamonu hâlâ yerinde sayıyor. Şehmuz Günaydın’dan sonra bir vali geldi 6 ay dayanamadı. Şimdi Sayın Valimiz Yaşar Karadeniz atandı. 

Kendisine hayırlı olur inşallah diyoruz!

Kendisine çok geniş bilgiler verdik, saatlerce anlattık. Kastamonu nasıl kalkınır? Akil bir kişi olarak, bir yatırımcı, bir akademisyen, bir teorisyen, bir devlet adamı gibi “sorarsan anlatırız” dedik, Kastamonumuzun her türlü kalkınması için işbirliğine, elimizi taşın altına koymaya hazırız dedik… İnşallah bundan sonra elbirliğiyle bir şeyler yapar, taş üstüne taş koyarız Kastamonu’da. Ama şu an elde var sıfır üzerine sıfır. Yerleşik düzenin, bütün gücüyle Kastamonu’da paralel yapıyla işbirliğini sürdürdüğünü de eklemek istiyoruz.

Kastamonu’da ramazan?

Ramazan Kastamonu’ya pek gelmemiş gibi, başta Nasurullah meydanı herkes yiyip içiyor keyif ediyor! Kastamonu halkı böyle değildi. Acaba bir türlü 30 bini geçmeyen üniversite talebeleri mi bunu yapıyor? Çok ilginç, Allah sonumuzu hayır etsin. Ama Allah (cc) sonumuzun nasıl hayır olacağını söylemiş. Birinci hüküm şerleri def etmek yani “milli şuur” ile hareket edenleri yönetime getirmek, ihanet içerisinde olanların suçları oranınca cezalandırılmalarını sağlamak. Böyle yapılarak bu işlerin hızla düzeleceğine inananlardan biriyim. Çünkü Kastamonu vilayeti Orta Asya’dan gelen Türklerin harman olduğu bir yerdir.

Türk dünyasının en büyük şairlerinden biri olan Zeleman Yakup’un çok güzel bir şiiri vardır. 300 milyon Türk dünyası bunu ezbere biliyor! Bu milletin necip torunları maalesef tarihini bilmediği gibi bu şiiri de bilmez! Şair diyor ki; 

“O gün gelecek; hakikatler çözüm olacak!

Yeni düzen, yeni mizan Kur’an’dı! Türk’e yol gösteren, Peygamber’di, Kur’an’dı!

Dirilecek Oğuz kağanlar, bilgeler!

Evvel ahır üç gün, beş gün, er ama geç dünya Türk’ün olacak...”

Ben de diyorum ki: er geç bütün dünya, Allah’a ve Resulullah’a inanan, milli ve yerli Anadolu ruhunu temsil eden, devlet-i ebed müddet davasına inanan; devşirme, dönme, paralellerin değil, bu toprakları bize vatan yapan atalarımızın torunları olan bizlerin olacaktır vesselam…

Her şeye rağmen ramazanımız mübarek, tuttuğumuz oruçlar kabul, bayramımız insanlığa barış ve huzur getirsin diyoruz..

İrtibat ve ihbar hattı 0530 200 00 96

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23