Siyaset için soyundu!
Ha bir bu kalmıştı yapmadığı, bunu da yaptı...
Siyaset için “soyundu...”
Kulağına üflemişler bir kere...
“Seni başkan yaptıracağız... Seni başkan yaptıracağız... Seni başkan yaptıracağız...” diye...
Artık kim tutar Kemal’i?
Siyaset için soyunur tabii... Aklınca halk pozu verecek...
Mine Kırıkkanat’ın çizdiği “kısa bacaklı, kıllı, geviş getiren, mangalcı, atletli halk” tipolojisinden esinlenip, yemek masasında beyaz atletle poz verir...
Masada her şey düşünülmüş...
Mesela Kılıçdaroğlu, 15 Temmuz Darbe gecesinde kaçıp saklandığı evdeki gibi grand tuvalet değil, kırış kırış bir atletle poz vermiş...
15 Temmuz gecesindeki gibi kahve yudumlayarak TV izlerken değil, yoğurt kaşıklarken görünmeyi tercih etmiş...
En şahanesi de masadaki ekmek poşeti olmuş bence...
Haaa, bir de bulgur pilavı...
“Kıllı kollar tamam merkez!”
“Bollaşmış kırışık atlet?”
“Tamam...”
“Ekmek poşeti?”
“Tamam...”
“Yer sofrası?”
“O kadarını yapamam...”
“Hadi ama!”
“I ıh!”
“Eh hadi çekelim o zaman...”
Gördüğünüz gibi sevgili seyirciler...
Halk olmak, bu kadar basit işte!
Kılıçdaroğlu’nun üstünden Etro marka gömleği soydun mu? Masasına yoğurtla, bulgur pilavı koydun mu? Ekmeği masaya poşetle koydun mu? Al sana mis gibi halk!
Kızının suratını buruşturması olmamış yalnız!
Saçını toplamış haline bakılırsa belli ki sıradan gözükmeye çalışmış!
Dersin Battal İlgezdi’lerle komşu olduğu rezidansta oturan bu kız değil, başkası yani...
Nasıl ustaca bir fakir halk stili yapmış, bravo doğrusu!
Ha bir de deniz kenarında mangal yapsaymış, süper olacakmış!
Neyse artık o da bir dahakine hayırlısı...
¥
Feto’nun içliklerini kapışıyorlar ya... Şimdi CHP’li teyzeler de Kılıçdaroğlu’nun atletini “muska” yapıp üzerlerinde taşırlar artık! Şifa niyetine bölüşürler... Bir de Feto üzerine büyü falan çiziktirirse yok satar... Çorap, içlik ne varsa artık, piyasaya çıkar!
KOÇ MÜZESİ...
Hani Koç müzesi Kılıçdaroğlu’nun ayakkabılarına talip olmuştu ya... Artık bu meşhur atletini, içliklerini, ekmek poşetini de sergiler...
Her gün iki-üç atlet değiştirse değme Koç’ların keyfine...