• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Prof. Dr. İbrahim Bektaş
Prof. Dr. İbrahim Bektaş
TÜM YAZILARI

Eşeği katarın önüne bağlarsanız, olacağı budur!

01 Temmuz 2016
A


Prof. Dr. İbrahim Bektaş İletişim: [email protected]

 Bir hikâyecik vardır.

Devenin biri ile sahibi arasında geçer. Hikâyenin sonunda deve, sahibine der ki,

-Bana ağır yük yükledin, aç bıraktın, dövdün vs. bunlar için sana kızmıyorum, ama şu eşeği önüme bağladın ya (Katar uyumlu yürüsün diye kervanın önüne eşek bağlanır), bunun için sana hakkımı helal etmiyorum.

Şimdi de AB, İngilizler gitti diye “ahlayıp, vahlayıp” sersem sersem dolanıyor.

Yıllardır, Türkiye’yi boş bir hayalle avutuyorlardı.

Öyle ki, “Çağ açıp çağ kapayan bir millet, fasıl açıp fasıl kapayamaz” hale geldi.

Ne imiş, Rumlar “vetoluyormuş”.

Bu Rumlar dediğiniz de sanırsınız, adamdan sayılacak bir unsur.

İster sağdan, ister soldan sayın, atı iti topu tüfeği 600 bin gâvurcuk.

Koskoca 450 milyonluk AB’yi parmağında oynatıyor.

Aslında, zavallı Avrupalılar bizi almak istiyor, fasıl masıl açmak istiyor(!).

Lâkin şu zalim Rumlar, fasılları anında blokluyor(!).

Bu yüzden Türkiye’nin 60 yıllık AB macerasında “bir arpa boyu” yol gidilemiyor(!).

Şimdi İngilizler “Br-exit (Bre-hayt)” diye ayaklanınca, Merkel ve Hollande kafa kafaya verip, acaba “Türkiye’yi oyalamak için kervanın başına eşeği bağlamakla hata mı ettik” diye iç çekmeye başladı.

Daha da beteri, ya İngilizleri diğerleri takip ederse halimiz nice olur diyerek, hindi taklidi yapıyorlar.

Bundan sonra, “Türkler de bizim pembe masallarımıza kanmaz”, onları AB kapılarında daha ne kadar süründürebiliriz ki? diye uykuları kaçıyor.

Nitekim Cumhurbaşkanı da manzarayı çaktığı için, Brexit sonrası “AB’ye girişi referanduma götürürüz” yollu bir elense ile Avrupa’yı şöyle bir yokladı.

Artık Avrupalılar dâhil, herkes biliyor ki, “Avrupa bir daha eski AB olamayacak”.

İslam ülkelerinin kaynaklarını sömürerek, semiren Avrupalılar, lokmalarını dindaşları da olsa kolay kolay kimse ile paylaşmayı sevmez.

Bu yüzden, “Help” fiilinin sözlük anlamından öteye bir uygulamasını bilmeyen İngilizler, yıllardır yarım avuç Rumla, bir avuç Yunan’ı memnun etmek için, avrolarını tüketmekten bıktı.

Üstelik bunca ihtimama rağmen, “eşek” eşekliğinden bir türlü vaz geçmiyor.

Her gün yeni bir tehditle, Avrupa’dan avro sızdırmaya devam ediyor.

Nemrut’un ölümünü bilirsiniz.

Allah (cc) bir sineği musallat eder. 

Sinek beyninde hareket ettikçe, Nemrut acılarına dayanamaz, askerleri nöbetleşe kafasına tokmakla hafif hafif vurur. 

Böylece sinek bir süreliğine hareketsiz kalır.

Fakat vermekten bitap düşen Avrupalılar gibi, vurmaktan yorulan bir asker, tokmağı Nemrut’un kafasına var gücü ile indirince, Dünya bir pislikten kurtulur.

Dünya’yı 2.5 devletten (ABD, İngiltere ve İsrail (Küsürat)) ibaret gören İngilizler de, duruma daha fazla tahammül edemeyip, tokmağı Avrupa’nın sersem kafasına indirdi.

Böylece, katarın önüne bağlanmış eşekten de, Türkleri oyalamak için masal uydurmaktan da kurtuldular.

Peki, bundan sonra ne olacak?

Ne olacakları ancak Şanı Yüce olan Allah bilir.

Ama olmayacaklar konusunda, “perşembenin gelişi çarşambadan bellidir” mukabilince bir iki tahminde bulunabiliriz.

Bugün, hatadan dönülerek, eşek kervanın önünden kaldırılmayacak.

Yarın, Türkiye’ye verilen sözler yerine getirilerek, yeni fasıllar açılıp, açılanlar da hemencecik kapatılmayacak.

Ertesi gün, İslam coğrafyasında akıttıkları kanın hesabının bir gün sorulacağını düşünüp, biraz da vicdan katarak, işledikleri cürümden vaz geçmeyecekler.

Daha ertesi gün, gülen bir yüz ve merhametli bir kalple barışa uyanarak, paylaşmaya ve kardeşliğe merhaba demeyecekler.

Ve gelecekte de, zulüm ekmeye ve kan içmeye hiçbir şey olmamış gibi devam edecekler.

Ne de olsa onlar Avrupalı!

Ancak, âcizane bizim de onlara tavsiyemiz olacak:

Ya eşeği (vetoyu) kervanın önünden kaldırır, çoğulcu demokrasiye geçer, geleceğe emin adımlarla yürürsünüz,

Ya da 40 parçaya bölünüp, tarihte olduğu gibi birbirinizin kuyusunu kazmaya devam başlarsınız.

Tercih sizin…

Ancak, unutmayın! 

Sizi birbirinizin şerrinden kurtaracak henüz bir Osmanlı da yok.

Not: Tüm kardeş ve dostlarımızın idrakinde olduğumuz Leyle-i Kadir’lerini tebrik ediyor, “kabule karin” dualarına dahil edileceğimizi umuyorum. 

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23