• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Prof. Dr. İbrahim Bektaş
Prof. Dr. İbrahim Bektaş
TÜM YAZILARI

Beratcan’ın katili kim?

01 Nisan 2016
A


Prof. Dr. İbrahim Bektaş İletişim: [email protected]

2009’da öldürülen liseli sevgili Münevver Karabulut cinayeti ile toplum derinden (!) ilgilendi.

Günlerce yazıldı çizildi. 

Sonunda hüküm verildi.

Suçlu; gayri meşru sevgili…

2015’te yakılarak öldürülen üniversiteli kız Özgecan Aslan cinayeti kamuoyunda sert tepkilere (!) neden oldu.

Aylarca yazıldı çizildi.

Dava karara bağlandı.

Suçlu; tecavüzcü minibüs şoförü…

2016’ya da yine yürek yakan bir cinayet ile başladık.

On yıl önce babasının aşkı ile rahmi maderde “can bulan” ilkokul öğrencisi Beratcan kardeşimiz, geçen hafta annesinin aşkı ile laht-ı makberde can verdi.

Ülkenin gündemine bomba (!) gibi düştü. 

Hemen her gün şehitler verdiğimiz terörle mücadelenin bile önüne geçti.

Ağlayanların çığlıkları, öfkelilerin yuhalamalarına karıştı.

İlgili ilgisiz herkes yazdık çizdik.

Daha yargı vermeden karar verildi, hüküm kesinleşti.

Suçlu; annenin yasak aşkı…

Tamam, bunların hepsi doğru, ama tek suçlu bunlar mı?

Şimdi kafaları devekuşu misali kuma gömerek, olanı biteni birkaç damla timsah yaşı ile geçiştirip, olaylardaki sorumluluğumuzu görmezden mi geleceğiz?

Yoksa varımızı yoğumuzu ortaya koyarak ucu bize dayansa da gerçeklerin peşine mi düşeceğiz?

Eğer ikinci yolu seçiyorsak, buyun “Bismillah” deyip başlayalım;

Allah’ın kulları için koyduğu kanunları hiçe sayarak, sefih Avrupa medeniyetinin köhnemiş hukukunu topluma dayatanların bu cinayetlerde hiç mi vebalı yok?

Nerede ise yarım asırdan fazladır girmek için çırpındığımız bir hiç uğruna (Avrupa ile bütünleşmek), bir derece de olsa yaptırım gücü olan idamı hukuk sistemimizden çıkaranların (57. Hükümet) ve “Kısasta sizin için hayat vardır (Bakara 179)” buyrulduğu halde kısası ciddiyetle ele alıp hayata geçirmeyenlerin payı tartışılmayacak mı?

Yüce Yaratıcının toplumu derinden sarsan günahlardan biri olarak kabul edip en şiddetli cezalardan birini verdiği “zina”nın sırf Avrupa’ya şirin görünmek için suç olmaktan çıkarılmasının, bu olaylarla ilgisi tartışılmayacak mı?

Batılılaşmak, medenileşmek maskeleri altında, akla hayale gelmeyen çılgınlıkları, ahlaksızlıkları, rezillikleri toplumun bilinçaltına şırınga ederek, gayri meşru sevgileri, ahlaksız aşkları, çarpık aile ilişkilerini meşrulaştırmaya çalışan TV dizilerinin ve medyanın rolü tartışılmayacak mı?

Kadını birer zevk vasıtası olarak sahneye sürerek evinden koparanların, babayı lüks ve israf altında ezerek yanlış yollara sürükleyerek aileyi parçalayanların payı ne olacak?

Her fırsatta “toplumun temel taşıdır, korunmalıdır” dediğimiz halde aileyi paramparça edip, çocukları kreşlere, yaşlıları huzurevlerine mecbur bırakarak, toplumun temelini sarsanların bu cinayetlerle gerçekten ilgisi yok mu?

Yıllar önce Karakoç üstadın,

“Yetiştirilmek istenen, ahlaksız bir gençliktir,

İğrençliğin iğrenci, işte bu iğrençliktir”…

Dizeleri ile dikkatimizi çekmeye çalıştığı gençliğin terbiye edilmesini, “özgürlüklere aykırıdır”, diyerek türlü bahanelerle reddedenlerin tutumları sorgulanmayacak mı?

“Feminizm de feminizm” diye tutturarak, “Cennetin ayakları altında olduğu (H. Şerif)” Analarımızı, nereden geldiği belirsiz bir “moda” uğruna soyanların, “topluma kazandırma” masalı ile kadınlıktan çıkaranların bu cinayetlere katkıları görmezden mi gelinecek?

Evet, soruların da sorumluların da sayısı artırılabilir.

Bu noktada herkes şu soruyu vicdanına sorsun;

Özgecan’ın da Beratcan’ın da, diğerlerinin de gerçek katilleri kim? 

Biz mi, onlar mı?

Vicdanlarında kopan fırtınalar, korlaşan alevler ve derinleşen acılar arasından başını kaldırıp ızdırapla “BİZİZ” diyebilenlerimiz, ayağa kalksın ve sorumluluklarını yerine getirmeye başlasın.

Diğerlerine gelince!

Onlar da layık oldukları “belhum edal” çukurunda çırpınarak “hesap gününe” kadar şereflerini yükseltmeye devam etsin!

Çünkü, “küllü atin garib”dir.

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23