• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
İbrahim Karataş
İbrahim Karataş
TÜM YAZILARI

CHP’nin Vaatlerindeki Soykırım

03 Mayıs 2015
A


İbrahim Karataş İletişim: [email protected]

CHP bir gün, içinde iyiliğin ve merhametin olduğu bir vaat veya icraatta bulunursa bu ülke düze çıkmış demektir.  Seçim vaatlerini bile insanların mağduriyeti ve hatta ölümü üzerine bina eden başkaca vicdan ve merhamet yoksunu parti yoktur.  Liderleri, ölümden kaçan 2 milyon Suriyeliyi ülkelerine geri göndermeyi vaat ediyor. Kedi ve köpeklerle beslenilen bir savaş ülkesine mültecileri geri göndermenin onları ölüme göndermek olduğunu CHP ve lideri bilmiyor mu? O zaman nasıl bir halet-i ruhiyedir bu? Aklıma bu vaatlerin arkasındaki sinsi aklın neyi hedeflediğine dair kötü fikirler geliyor.  Yanılıyor da olabilirim ama paylaşmadan edemeyeceğim.  

Kılıçdaroğlu ve CHP adını koymasa da mezhepçilik yapıyor.  Mültecilerin Sünni oluşu ve ona zulmeden Esed rejiminin Alevi olması böyle bir vaadin arkasındaki en önemli etkendir.  Kılıçdaroğlu ve etrafındakiler Alevi azınlıkça yönetilen Suriye devletine başkaldıran Sünni halka kin duyuyor. Esed rejimi devrilirse sorumlusunun mülteciler ve onların Suriye’de çatışan akrabaları olduğunu iyi biliyor. Onun için mültecilerin ölmesinde beis görmüyor.  Diğer yandan mülteciler Nusayri olsaydı muhtemelen geri göndermek yerine bağırlarına basacaklardı.  Aklıma bu tutumunun arkasında  Dersim katliamının intikamını alma isteğinin olduğu da geliyor ama neyse…

Bu arada 2 milyon sığınmacının gitmesi aynı zamanda Kılıçdaroğlu’nun ekonomik vaatlerinin de para kaynağı olacak. Türkiye mültecilere bu zamana kadar 5,5 milyar dolarlık (15 milyar TL) yardım yaptı. Çalışan Suriyelilerin gelirlerini de eklediniz mi 20 milyar TL’den fazla bir katkı sağlanmış oluyor. Bu paranın artık kasada kaldığını düşünün.  O zaman Kılıçdaroğlu vaatlerinin ek mali yükünün yarısını karşılamış olacak.  IMF’den de 10 milyar dolarlık bir borç alındı mı kaynak sorunu çözülmüş (!) olacak. 

CHP’nin mültecilere yapacağı muhtemel zulmün bir diğer yönü; Ermeni tehcirine benzeyeceğidir. Malumunuz 100 yıl önce Ermeniler tehcir kanunuyla Suriye’ye sürülmüşlerdi. Sürgünün sebebi ülkenin ve Ermenilerin güvenliği olsa da bir çok Ermeni yolda hayatını kaybetti. 100 yıl sonra ise  Suriye’den Anadolu’ya geçici de olsa dönenler Ermeniler değil, Sünni Müslümanlar oldu.  Kılıçdaroğlu dönen insanları geri göndermek istiyor.  Bu kadar insanı bombaların altına göndermek sadece bir sürgün değil aynı zamanda gerçek bir soykırım olacaktır. Ermeni olayında niyet iyi sonuç kötüydü. Ancak CHP’nin Suriyelileri geri gönderme projesinde niyet de sonuç da kötü olacaktır.  

İktidar olma ihtimali merhameti kadar az olan Kılıçdaroğlu’na Dersim’de vuku bulan bir olayı hatırlatmak istiyorum.  Dersim isyanına katılan Yüzbaşı Şevki bey anılarında şöyle anlatıyor; 

Dersim isyanında isyan eden bazı insanlarla asker harp ederken, isyancılar yavaş yavaş çekilip dağın zirvesine doğru gitmişler. Bizim askerler onlara ulaşamıyor ve bir şey yapamıyorlardı. Bu defa herhalde gelen emirler mucibince, geri dönüp masum çoluk-çocuk, ihtiyar demeden katletmeye başlamışlar. Hatta hınçlarını alamayarak, bazı taburlar topladıkları çoluk-çocuk, kadın ihtiyar, bigünah insanları büyük avlulu surlu bir evin içine doldurmuşlar ve birçok teneke gazyağı döküp bunları ateşe vermişlerdi. Bu ateşler içinde yükselen feryatlar  ve çığlıklar ortasından, bir kadın kucağındaki bebeğini ateşte yanmaması için surun üstünden dışarıya fırlatmış. Fakat bir yüzbaşı o bebeği süngüleyerek, süngü ile tekrar surun üstünden ateşin ortasına atmıştı. Gözümle gördüm.

CHP lideri bu hikaye ve benzerlerinden mutlaka haberdardır. Ancak belli ki ibret almaya niyeti yok. Kılıçdaroğlu’ndan yeni bir Gandi çıkmayacağını birkaç yalaka hariç herkes biliyor. Vaat ettikleriyle kendisine Gandi’den çok Gundi sıfatının yakıştığını bir kez daha göstermiş oldu.  

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23