• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Hasan Aksay
Hasan Aksay
TÜM YAZILARI

Kılıçdaroğlu dünyadan habersiz mi yoksa?

22 Ocak 2018
A


Hasan Aksay İletişim: ,

Bu kadar tecrübeden, Türkiye başta olmak üzere birçok İslam ülkesini yeniden sömürgeleştirmek üzere, darbeleri yönlendiren güç odakları tarafından, alışılmış darbe teşviklerinin, tecrübe ve gizlilik imkanlarıyla, kısa hazırlık sürelerinin zıddına, 40 yılda hazırlanmış çetin bir darbe ve Türkiye’den başlayıp, zincirleme birçok ülkede gerçekleştirilmeküzere planlanan FETÖ darbesine karşı, milletçe kazanılan eşsiz bir milli diriliş savaşının, bütün aleme rahmet vesilesi olan azamet ve ibretlerine rağmen hâlâ, CHP Genel Başkanının, düşmanla ortak hareket görüntüsü vermekten kurtulamaması, bir yönüyle, Trump’ın, stratejik ortağı Türkiye’ye karşı, terör örgütünden ordu kurmaya kalkışmasından da beter bir tutarsızlık; fitne yönüyle de ciddiye alınması gereken bir felakettir.

Kılıçdaroğlu’nun son marifetine bak, vicdanına karar ver! Önce hükumetin işçiye yaptığı fedakarlığı nasıl değerlendiriyor? Hükümet kendi kadrosundaki bir milyon işçiyi kadroya alıyor. Hükümet de taşeron değil de şirket statüsündeki kadroya geçemeyen işçiye ne diyor? “Ne eve gidiyorsun? Git de kendini yak!” Niçin söylüyor bunları? CHP’nin tek parti döneminde, ekmek karneye bağlanmış; çiftçinin harmanındaki buğdayını kayıt altına almışlar; kefen bezi bulunmuyor; şeker vesikayla memura verilir, halka vesika da yok; askerlik gibi her vatandaşın bir ay da yolda çalışma mecburiyeti var. Adamcağızın ne bedel ödeyecek parası ne de bir çalışacak imkânı var da, bu çaresizliği anlatan öfke ifadesi mi? Olamaz! Çünkü KİT’lerdeki taşeronlar için çalışma yapılıyor. 

Hükumet, taşeron işçilerine kadro verdi. Şirketlere böyle ani yükümlülük olmaz. Şirket sıkıntıya girebilir. Şirketlerin sıkıntısı, milletin sıkıntısıdır. 

Onun için Sayın Başbakanımız, Kılıçdaroğlu’nun, “Gidip kendini yaksana!” tavsiyesini, öyle şahane bir espriyle şamara çevirdi ki, izaha gerek kalmadı. Bu espriyi ifade eden karikatür gerek. Bu espri tokadının izi silinmez. CHP Başkanının, “Gidip kendini yaksana!” tavsiyesini, Sayın Başbakanımız, “Elini ısıtacak” diye yorumluyor. Milletten yana tuzu kurular, milli değer ve servetleri harcarken çok kolaycı ve cömerttirler. 

Sömürgeciler, binlerce km uzaktan gelip yıkar ve yakarlar. İmar akıllarına gelmez. Afganistan, Yemen, Irak, Suriye, Türkistan, Arakan hep böyle yakıldı. Ama Türkiye, savaş içinde dahi masumu korumak azmindedir. Onun için en çetin savaş, meskûn yerde savaştır. Terör örgütleriyle savaş cephede değildir. Üstelik hem maskeliler, hem de masumları kalkan olarak kullanmaktadırlar. 

Düşman, bu zorluklara yeni zorluklar ekliyor. Türkiye’ye ve genelde tüm İslam dünyasına karşı, savaşın asıl düşman belli olsa daöne çıkmıyor. Kukla terör örgütleri görünüyor. Fakat beslenmeleri, silahları, her imkanları yerleşik güçlerden. Türkiye, bu güçlerle 40 yıla yakın kesintisiz savaşta. Terör örgütüyle savaş demek: 1) Maskelerle savaştır. 2) Terörist kuklacılarının destek gücüyle savaştır.  

Türkiye, bu en çetin savaşın içinde. Ortadoğu’yu yeniden parçalamak, İsrail’e yeni ufuklar açmak isteyen planlar, sokağa düştü; savaş hududumuza dayandı. Kılıçdaroğlu hâlâ uykuda, “OHAL istemezük!” diye sayıklıyor. 

Siyasetin, millete hizmet sanatı” olduğunu anlamakta ilk adımı yanlış atmış, “Muhalefet, vatan müdafaası dahi dahil, her hizmete itiraz ve yıkım sanatıdır” diyor. Bu yanlış, gömleğin ilk düğmesini ters iliklemek; dürbünün tersinden bakmak gibi ters gösteriyor. Barış kavgaya dönüyor. TBMM’de kavga; kendi kongresinde kavga... 

Hale bakınız!

Kocasakal, CHP Genel Başkanlığına aday olacak. Söz de, üslup da kavgalı. 

Bir kimse hangi göreve talip ve aday olursa olsun, genel olarak yapacağı hizmeti, mümkün olduğunca memnun edici üslupla anlatmaktır. Kocasakal, adaylığını güçlü bir kavga üslup ve fiziğiyle açıklıyor. Çünkü aday olduğu yer, CHP Genel Başkanlığı! Demek, istediğini ağlayarak isteyen çocuk türü, CHP, kavgayla istemeye devam edecek.  

Ülke savaş içinde. Şehitler verilmiş, veriliyor. Doğu illerimiz, köylerimiz, halkımız perişan edilmiş. Yaralar sarılmaya çalışılıyor. Kılıçdaroğlu Kemal Bey, hâlâ anlaşmazlık doğurmak, kavga zemini arıyor. Düşman pozunda devletler, OHAL gibi birçok konuda “Türkiye haklı. Anlıyoruz” diyebiliyor da; CHP, Beşşar Esad, Türkiye’ye dost iken ne kadar karşı çıktı ise, düşman kesilince de o derece aşırı dost kesildi. Köprüden Marmaray’a kadar ihtilaf konusu yapmadığı ne var? Düşman söylemini taklit eden bir intiba veriyor.  

Afrin “Zeytin Dalı Hârekatı”nın hayırlı neticeler doğurmasını, devletimiz, milletimiz, ordumuz, ümmetimiz ve insanlık için hayırlı olmasını Allah’tan niyaz ediyorum. Hak yolda yürüme kararlılığında olan siyasi iradesinden dolayı hükumetimizi, milletimizi, devletimizi, kahraman ordumuzu ve Özgür Suriye Ordusu kahramanlarını dualarımızla tebrik ediyor, tez zamanda neticeye varmalarını Allah’tan niyaz ediyoruz.  

Hamd Allah’a!

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23