• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ersoy Dede
Ersoy Dede
TÜM YAZILARI

Villa mı TOKİ mi?

05 Mayıs 2015
A


Ersoy Dede İletişim: [email protected]

Türkiye’de basın özgürlüğü olmadığını anlatan bir belgesel çekilmiş.. Tulûhan Tekelioğlu çekmiş belgeseli.. Bir takım medya figürleri konuşmuşlar ve veryansın etmişler.. Adı Persona Non Grata..

Belgesel ‘Can Dündar’ın Villası’ndan lüks aracıyla çıkıp, Çağlayan’a gelirken kaydedilen görüntülerle başlıyor.. Sonra rüya gibi bir ağaçlık yoldan ‘Derya Sazak’ın Beykoz Konakları’ndaki muhteşem malikanesi’ne geçiyor.. Sonra Urfalı Bekir Coşkun’u görüyoruz.. Urfalı ama ilk adresi Ayvalık Cunda Adası’nda deniz kıyısındaki muazzam evi.. Orada mı yapıldı acaba mülakat?..  Bütün bu isimler Türkiye’de basın özgürlüğü olmadığından, istediklerini söyleyememekten söylerlerse işsiz kalacaklarından bahsediyor.. 

Bu görüntülerin hemen arkasından da eski Yeni Şafak çalışanlarından Murat Aksoy geçiyor kameranın önüne ve şöyle diyor; “… Bizim Yeni Şafak; muhafazakâr medyada da, diğer ana akım medyada da neredeyse maaşların üçte bir oranında olduğu bir şeydi. Yani ben yazarlık, editörlük, haftalık söyleşiler yaparak ayda 3 bin 300 lira alıyordum. Üç iş yapıyordum ve tek başına yapıyordum. Deşifreyi de kendim yapıyordum. Sayfayı da kendim yapıyordum. Fakat şimdi bu Gezi’den sonraki bir yıl içinde bazı arkadaşlarla dolaylı konuştuk. Maaşları neredeyse ikiye üçe çıkmış. Bunu sadece bizim gazete için söylüyorum. Pek çok kişi o süreçte ev aldı. TOKİ’den oradan buradan. Hepsinin borçları 8-10 yıllık kredi aldılar ve hepsinin kredileri kapatıldı yani. (...) “ Oooooff.. Off..Neye isyan bu acaba?.. ‘Ben neden 3.300 TL alıyorum?’ isyanı mı, yoksa ‘zam yapacaktınız madem benim zamanımda neden yapmadınız?’ isyanı mı?.. 

Murat Aksoy, buralara savrulman ne acı.. Yeni Şafak’ı da, bu camiayı da iyi bilirsin.. Ama asıl, birlikte bu mahalleyi infaz ettiğin tayfayı da iyi biliyor olman gerekiyor.. Seninle beraber ‘ama işsiz kaldık biiiiiz’ diye ağlayan adamların oturdukları evin, kirası değil, site aidatına çalışıyor buradaki emekçi arkadaşların.. Ve ne Gezi’de değişti bu durum ne de  13 yıllık AK Parti iktidarında.. Sen iktidarın en güçlü olduğu dönemde, üstelik de kendini AK Partili gibi gösterip, hükümete en yakın yayın organlarından birinde sayfa yaptın.. O zaman dönmediysen köşeyi, hükümetin en fazla saldırı altında olduğu, darbe tehdidinin en yüksek seviyelere çıktığı, senin bile arkadan vurduğun vakitlerde nasıl oldu da bu tarafın maaşları iki katına çıktı, çalışanların ev kredileri ödendi, insanlar zengin-mengin oldu?.. Sana da biraz tuhaf gelmiyor mu anlattıkların?.. Bir para kazanılacaksa, darbeyi yapan kesimin desteklediği besleme medya kazanmaz mı parayı?.. Niye sorgulamıyorsun mesela seninle aynı belgeselde konuşan adamların yalılarda villalarda oturmalarını?.. Sorsana o devrin adamları ne tür maaşlar almışlar da Beykoz Konakları’nda oturuyorlar, Cunda Adası’nda rakı-balık yapıyorlar?.. Yeni Şafak’ta çalışan arkadaşların velev ki iki kuruş daha zam almış olsun.. Kaç liraya çıktı yani maaşları?.. Seninle birlikte mülakat veren Can Dündar’ın koruması ve şoförü kadar maaş almaya başladı mı sence bu insanlar?..  

Murat Aksoy.. Sevgili kardeşim.. İyi bir habercisin.. Haberciliğine seslenerek soruyorum sana..  Senin bu konuştuğun belgesel var ya.. Kim verdi bu belgeselin parasını?.. İsveç Konsolosluğu verdi.. Soru şu; sence Yeni Şafak’taki eski arkadaşlarının asgari ücretin biraz üzerinde ve hep vaktinden daha geç aldıkları maaş mı, yoksa İsveç konsolosluğu sponsorluğunda ülkeni yerden yere vuran belgesel mi daha fazla haber değeri taşıyor?.. Kalın sağlıcakla.

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23