• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ayhan Demir
Ayhan Demir
TÜM YAZILARI

FETÖ okulları ve sonrası…

28 Eylül 2016
A


Ayhan Demir İletişim: [email protected]

Fetullahçı Terör Örgütü’nün yurtdışı yapılanmasının can damarında, eğitim kurumları yer alıyor. FETÖ okulları ve kursları, bir nevi ‘askerlik şubesi’ vazifesini üstlenmişler.  Öğrenci yurtları ve evler de ‘FETÖ askeri kampı’ niteliğindeler. Bu kurumların nihai gayesi, FETÖ’ye genç devşirmek ve kurşun askerler yetiştirmek.

FETÖ, Müslümanlardan topladığı ‘himmet’ paraları ile gayrimüslim çocuklara burs temin ediyor. Gayrimüslimleri üst sıralara yerleştirip, parasız okutuyorlar. Bulundukları ülkenin yerel ve merkezi yönetiminde görev alan birçok siyasetçinin ve bürokratın çocukları da, FETÖ okullarında tam ya da yarım burslu okutuluyor. 

Okullarda, öğrencilere ve velilerine yönelik, özel gruplar oluşturuluyor. Bu şekilde, hem öğrenciler, hem de aileleri ile yakından irtibat sağlanarak, kendilerine bağlanıyor. FETÖ okullarından mezun olanların büyük çoğunluğu, bu terör örgütüne ölümüne bağlı neferler haline geliyorlar. 

FETÖ, okullardan mezun olanların özel hayatlarını da yönetiyor. Örgüt yöneticileri, meslek seçiminden, iş teminine ve evliliğe kadar birçok konuda tek söz sahibi konumundalar. 

Abdülhakim Arvasi Hazretleri şöyle söylüyor: “İyilik ticaret değildir. Allah için yapılır ve unutulur.” Onlar, bu nasihati duymazdan geldiler.

Devlet kurumlarında ya da örgüte bağlı diğer firmalarda istihdam ettikleri gençlerin, her sene bir maaşına el koyuluyor. Kurban bağışı ve ‘himmet’ zorunluluğu da var. Bu şartlara ayak direyen ve FETÖ’nün kurşun askeri olmayı reddedenler, derhal sistem dışına çıkarılıyor. İşleri ve eşleri ellerinden alınıyor. Haciz ve hapis seçenekleri devreye sokuluyor. Kısacası, hayatı yaşanmaz hale getiriliyor. Hatta faili meçhuller ile hayatlara son veriliyor.

Bu düzen, 15 Temmuz’a kadar tıkır tıkır işledi. 

15 Temmuz’da, öldürmek kastıyla, Türkiye’ye de nişan aldılar, ateş ettiler. Ülkemiz, ölümden döndü. Tüm dünya bunu gördü. Fakat birçoğu görmezden geldi, çok azı tepki verdi.

Her fırsatta dile getiriyoruz: Türkiye, Türkiye’den ibaret değildir. Bunun ne anlama geldiğini şu günlerde çok daha iyi görüyoruz. Kiralık katillerin, satılık tetikçilerin  ocağımızı söndürme teşebbüsleri Prizren, Üsküp ve Saraybosna’dan da görüldü. Balkanlar’daki İslâm milleti ayağa kalktı, Türkiye’ye destek verdi.

Kosova, Makedonya ve Bosna Hersek’te evlatlarını bu vatansızlara emanet edenler, FETÖ okullarından kayıt sildirdiler. Yüreği Türkiye sevdasıyla çarpan kardeşlerimiz, kalplerdeki vatan duygusunu köreltip, hain nesil yetiştirenlere en güzel cevabı verdiler.

Abdülkadir Geylani Hazretleri ne de güzel söylemiş: “Allah rızası için yapılmayan her şeyin sonu hüsrandır.” Öyle de oldu. Birçok Balkan ülkesindeki FETÖ okulları, Türkiye’nin yoğun diplomatik çabaları neticesinde, kapanma ya da devredilme noktasına geldi. Bosna Hersek’teki FETÖ okulları ile Bosna Hersek İslam Birliği arasında devir görüşmeleri yürütülüyor. İnşallah, Makedonya ve Kosova’daki okulların da eli kulağında… 

Buraya kadar her şey iyi güzel ama yeni eğitim-öğretim yılı başladı. Balkan ülkelerindeki Türkiye dostları, evlatlarına güvenli bir liman arıyorlar. Ne yazık ki henüz daha FETÖ okullarının yerini alacak, bu güvenli limanları oluşturamadık. 

Milli Eğitim Bakanlığı’nın bugüne kadar sunabildiği tek alternatif Açıköğretim okulları. Ancak Balkanlar’daki kardeşlerimiz, bu okulları yeterli görmediklerinden, pek ilgi göstermiyorlar. Türkiye Cumhuriyeti bayrağının dalgalandığı, vatan, millet ve bayrak sevgisinin anlatıldığı, okulları görmek istiyorlar. 

Makedonya, Kosova ve Bosna Hersek’te çok sayıda genç açıkta kaldı. Bu ülkelerden şu yönde mesajlar alıyoruz: “Biz çocuklarımızı FETÖ okullarından çektik. Şimdi nereye göndereceğiz?”

Bölgede birçok Amerikan ve Alman okulları var. Birçok kişi çocuklarını bu okullara göndermeyi düşünüyor. Fakat cevap aradıkları soru şu: O da Amerika, bu da Amerika değil mi? Tiridine banmak yerine doğrudan ABD’ye mi gidelim?

Zor zamanların mühim işlerinden biri de eleştiriyi ertelemesini bilmektir. Fakat eksikleri de, kırıp dökmeden, üslubuyla dile getirmeliyiz.

FETÖ okulları dünyanın birçok ülkesinde, bu terör örgütünü ayakta tutmaya devam ediyor. Bu sebeple Sayın Cumhurbaşkanımız sürekli olarak, dünyaya, bu okulların kapatılması çağrısında bulunuyor. İyi de yapıyor. Yalnız, şu da var: Gidilmeyecek yerler tarif edilirken, gidilecek adresler de gösterilmeli. FETÖ okullarının yerine Maarif Vakfı’na bağlı okullar açılmalı.  

Türkiye’nin yol arkadaşları, dostları, sevdalıları üzerlerine düşeni yaptılar, yapıyorlar. Şimdi sıra Türkiye’de… Açıköğretim okulları derdimize deva değildir. Hızlı bir şekilde, sahadaki yerimizi almalı, bu okulların alternatifini oluşturmalıyız. Tarihî sorumluluğumuz ve hayatî zorunluluğumuz bunu gerektiriyor.

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23