• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Atilla Özdür
Atilla Özdür
TÜM YAZILARI

Fatih Belediyesi...

23 Haziran 2014
A


Atilla Özdür İletişim: [email protected]

Fatih Belediyesi, tüzel kişiliğini kullanarak bölgesinde ikamet eden vatandaşlarına birer bilgi-uyarı- hatırlatma ve hizmet notu göndermiş. Eskilerde yok idi böyle bir aded, amma gerekmiş ki,  yenilerde buna lüzum görülmüş. Tabii teşekkür etmek ve böylesi hizmetleri hemşehrilerinden esirgemeyen bir yönetim ekibince çekilip çevrildiğimiz için, gurur da duymamız gerekir...

Gönderdikleri bilgi notunu hep birlikte okuyalım:

0 – 5 yaş arası çocuk felci aşı kampanyası için evinize gelen sağlık ekiplerine veya aile hekimlerinize giderek aşınızı yaptırabilirsiniz. Fatih Belediyesi”...

Hepsi bu kadar... Acaba niye böyle bir uyarıya, hatırlatmaya, vatandaşını bilgilendirmeye lüzum görmüş ve ihtiyaç hissetmiş, belediye...

Üç-beş gün oluyor, Edirnekapı’dan Fatih’e doğru yuvarlandık iniyorum.  Aslında üç şeritli olan cadde, bütün belediyelerin yaptığı gibi, birden açığa zenginleşen Türkiye’deki saraylaşma özentisiyle lüks ve konformizm salgınının meydana getirdiği tahribatın etkisiyle burada da cadde ve bulvarlar, birer ikişer şeritlerini devre dışı bıraktıklarından,  trafik, yer yer tek şeride düşmekteydi.

Beri yandan da, Fevzipaşa  Caddesi, özellikle Yavuzselim kesitleri, çocuk yaşlarındaki Suriyelilerin kontrolü altında...

Daha henüz çocukluk çağındaki kızlı oğlanlı küçükler arabaların camlarına saldırıyorlar, ellerinde solgun bir çiçek ya da bir mendil paketi, yardım dileniyorlar. Feci bir kaza ya da ictimai tehlike, tepelerinde dolaşıyordu...

Savaş denilen binlerce cana malolan ve milyonları da kimsesizliğe mahkum eden vahşet, aslında hiç de önemsenecek bir hadise değildir. Dadaloğlu’nun dediği gibi, ölen ölüp gider, kalan sağlar bizedir. Amma o savaşın sonrası, asıl feceat burada başlıyor.

İyi kötü, zengin fakir, aç tok hallerinden ve topraklarından memnun Suriyeliler topraklarını terk ederek kaçıp sağa sola sığındılar. Adım başında bir Suriyeli ana yanında iki üç küçümencik çocuklarıyla ayaklarınıza dolanıyor, bir şeyler dilenerek. Çocuklarının üzerlerine sinmiş polio virüsüyle birlikte...

Türkiye’nin bu virüsle ilk tanışması 1958-59 yıllarında olmuştu. Bu tanışmanın ne menem bir hal, bir durum bir statü katliamı olduğunu biz biliriz. Şimdilerde de Türkiye bu virüsle ikinci kez karşılaşıyor Amerikan emperyalizminin Ortadoğu’nun Müslüman coğrafyasının altını üstüne getirişinin neticesinde, ikinci dalga çocuk felci...

Eski ismi SSK İstanbul Hastanesi iken, Sağlık Bakanlığına geçtikten sonra İstanbul Eğitim ve araştırma Hastanesi olan Samatya’daki hastanenin tam karşısındaki demiryolu alt geçidinde ayakları sakat bir adamcağız gönüllü trafik düzenleyicisi olarak hizmet ederdi. Geçit hem dar hem de çok keskin bir viraj. Devletin buraya bir ışıklandırma kondurmaktan aciziyet göstermesi üzerine bu adamcağız vicdanen mecbur kalmış devletin eksiğini gidermeye...

Sağlık Bakanlığı, Başbakanlık ya da yüce devletimiz, Dünyanın en büyük tayyare meydanına sahip olma telaşına kendini kaptırınca, unutuvermiş Suriye’den sınırlarımızı aşıp gelen Polio saldırısına karşı milleti uyarma görevini...

Sağ olsun Fatih Belediyesi’nin insancıl ve hassas  sorumlu yetkililerine ki, kasabalarındaki hemşehrilerini teker teker seyyar telefonlarından arayıp uyarıyorlar...

Mesele sadece Fatihlilerin meselesi ve problemi değil. Türkiye’nin her tarafı Kars’ından Edirne’sine, Urfa’sından Trabzon’una kadar, Suriyelilerin adımını attıkları her karış toprak parçasının meselesi.

Ağaç için kestirmeyiz diyerek birlik oluşturanlar, hiç sektirmeden sağlık ocaklarının ve sağlık müdürlüklerinin “aşı da aşı” diyerek, kapılarına dayansınlar...

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23