• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ali Karahasanoğlu
Ali Karahasanoğlu
TÜM YAZILARI

Uşaklık, hergelelik olur da bu kadar mı olur?

09 Ocak 2017
A


Ali Karahasanoğlu İletişim: [email protected]

Aydın Doğan’ın sanık olduğu “kağıt üçkağıdı” davasını defalarca yazdık.

Artık bana da gına geldi..

Dört dörtlük suç..

Sadece suçun kendisi “dört dörtlük” değil..

Bu suç vesilesi ile Aydın Doğan’ın FETÖ’ye teslimiyetinin de “dört dörtlük delilli belgesi”, bu dosyada..

Bu dosya vesilesi ile, FETÖ’nün holdingleri nasıl esir aldığını, rahatlıkla görebiliriz..

Sadece Doğan değil... 

Diğer işadamları da, benzer metotlarla esir alındı..

Ama işadamlarının teslim alınmasında şu ana kadar medyaya intikal eden en net süreç, Aydın Doğan’ın teslimiyeti..

Olay çok net ortada olmasına rağmen..

Çok izlenen televizyonları..Çok satan gazeteleri.. Çok okunan yazarları ile..

Kendilerini kurtarmak için, gerçekleri çarpıtmaya çalışıyorlar..

Aslında itirafçı olsalar..

Hem kendilerini kurtaracaklar.

Hem de FETÖ’nün suç şebekesi olduğunun çok önemli bir belgesini, ana davaya sunmuş olacaklar..

Bu vesile ile, olayın aslını, bir defa daha belgeleri ile ortaya koyalım. Doğan grubundaki, gerçekleri çarpıtarak yapılmış savunmalara satır satır cevap vererek, hergelenin şahsında, patronlarının yüzlerine gerçeği vuralım..

Dünkü köşesinde diyor ki, Aydın Doğan’ın hergelesi: 

“Yalan, iftira, çarpıtma olur da bu kadar mı olur?”

Neymiş yalan? Neymiş iftira, neymiş çarpıtma?..

Kendisinden alıntılıyorum:

“İşin aslı şu: 15 Temmuz’dan sonra FETÖ’cülükten tutuklanan avukatlarla yapılan (Doğan grubunun, FETÖ’cü avukatlarla yaptığı) anlaşmanın tarihi: Temmuz 2012. 

Doğan Grubu’na kesilen cezayla ilgili Maliye Bakanlığı’yla varılan mutabakat tarihi: Haziran 2011.

Yani.. Vergi cezası sonuçlandıktan bir yıl sonra sözkonusu avukatlarla anlaşma yapılmış.”

Bu tarihleri verdikten sonra..

Patronu Aydın Doğan’ın, sıkıştığı herhangi bir dava sebebi ile değil, tamamen tesadüfen FETÖ avukatlarına vekalet verdiğini söyleyen hergele, dalgasını da geçiyor:

“Bir yıl önce bitmiş bir meselenin bir yıl sonra davası mı olur a be yalancılar? İnsan yalan söylerken, iftira atarken, çarpıtma yaparken bile azıcık özenli olur.”

Önümde Yargıtay 7. Ceza Dairesi’nin tapu gibi kararı olmasa..

Ben de inanacağım hergeleye..

Ama olayları, adım adım takip etmiştik..

Vergi ihtilafını da biliyoruz. Patron Aydın Doğan’ı esas korkutan, cezaevine girmesini gerektiren “kağıt üçkağıdı” davasını da..

Aydın Doğan’ın FETÖ avukatlarına vekalet çıkartarak, himmet ödeyerek kurtulmayı düşündüğü dava, hergelenin 2011’de zaten bitmişti dediği vergi uzlaşması ile ilgili davalar değildi..

Sermaye Piyasası Kurulu’nun suç duyurusu ile açılan ve Aydın Doğan, İmre Barmanbek, Hanzade Vasfiye Doğan Boyner, Ali Rıza Temuroğlu’nun sanık olduğu ceza davası idi.

Peki bu ceza davasında ne olmuştu da, hergelenin kabul ettiği ama “tesadüfen” dediği, Temmuz 2012’de FETÖ avukatlarına vekalet çıkartma olayı yaşanmıştı?

15 Temmuz sonrasında FETÖ’nün itirafçısı olan HSYK eski üyesi Kerim Tosun’un da imzasının bulunduğu Yargıtay 7. Ceza Dairesi’nin kararına bakalım, olayı anlarız..

Kararın tarihi, 17.04.2012.

Kararın içeriği de şöyle: “Sanıkların üzerlerine atılı bulunan suçun maddi ve manevi unsurlarının gerçekleştiği ve atılı suçun sanıklar tarafından işlendiği sabit olduğu halde, (..) yanılgıya düşülmek suretiyle sanıkların mahkumiyetleri yerine yazılı gerekçelerle beraatlerine karar verilmesi, yasaya aykırı, (...) bozulmasına, 17.04.2012 günü oybirliğiyle karar verildi.”

Kısacası, Yargıtay 7. Ceza Dairesi, Aydın Doğan ve kızının ve iki üst düzey yöneticisinin suçunun sabit olduğunu, cezalandırılmaları gerektiğini belirterek, yerel mahkemenin daha önce verdiği beraat kararını bozuyor.

Bu ne demektir?

Mahkumiyet kapıda demektir..

Nisan 2012’de bu karar veriliyor.

Aydın Doğan da çareyi, FETÖ ile anlaşmada buluyor.

Üç ay sonra, yani Temmuz 2012’de, babasının hayrına değil, tesadüfen değil, kağıt üçkağıdı davasından hapse girmemek için, FETÖ’nün avukatlarına vekalet çıkartıyor..

Nitekim, bu bozma kararı gereği, Aydın Doğan’ın mahkumiyetine giden yolda, FETÖ avukatları devreye girdiği için, yerel mahkeme direnme kararı veriyor..

Dosya Ceza Genel Kurulu’na gidiyor..

Doğan ile FETÖ anlaşma sağladığı için, karar onanacak ve dosya bitecekti..

O arada 17 Aralık darbe girişimi gerçekleşiyor..

Vee..

Olay tamamen kördüğüm oluyor..

Ceza Genel Kurulu, uzun süre beklettiği dosyayı, 24’e 23 oyla, usulden bozuyor..

Ve bugün dahi, hâlâ o dosyada verilmiş bir nihai karar bulunmuyor..

Ama hergele diyor ki: “Bitmiş meselenin bir yıl sonra davası mı olur?”

İşte anlattım..

O dosya bugün dahi henüz sonuçlanmadı..

Bitmiş falan değil..

Anladın mı hergele?

Anladınız mı, patronun “kağıt üçkağıdı”na tek satır yazamayan, Doğan Grubu’ndaki acar muhabirler! 

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23