• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ali Karahasanoğlu
Ali Karahasanoğlu
TÜM YAZILARI

Önümüzde seçim yok, rehineler niye kurtarıldı?

21 Eylül 2014
A


Ali Karahasanoğlu İletişim: [email protected]

Not almıştım..

Diyordu ki, paralel medyanın çok önemsediği, haşa “her şeyi biliyor” dediği fuatavni, “6 Ağustos’ta rehineler geliyor. Tayyip Erdoğan da, cumhubaşkanlığı seçimi öncesinde bu kurtarmayı büyük gövde gösterisine dönüştürecek ve bu sayede seçimi kazanacak! Oysa rehine alınma da, kurtarma da danışıklı döğüş!”

Erdoğan’ı, vatandaşların canı üzerinden kirli hesaplar yapmakla suçlayan Gülen’in müridi zatın bu iftirası, doğru çıktı mı?

6 Ağustos geçti..

10 Ağustos cumhurbaşkanlığı seçimlerine, rehineler kurtarılmadan girdik..

Paralel medyanın iftiralarının merkezi konumundaki “derin ekip”in yalanı ortaya çıktı.

Diyelim ki, “Plan deşifre oldu, onun için kurtarma ertelendi..”

İyi de, Tayyip Erdoğan, seçimi bu planla kazanacaktı.. Gövde gösterisi yapılmadan, Erdoğan (hem de yüzde 52 ile), seçimi nasıl kazandı? 

Hayret..

Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı açıklama yapmış: 

“Irak’ın Musul kentinde radikal selefi örgütü IŞİD militanları tarafından rehin alındıktan 100 gün sonra Musul Başkonsolosu ile beraberindeki 48 rehinenin bu sabah Türk güvenlik güçlerine teslim edilmesinden dolayı büyük sevinç yaşadık.

Kurtulmalarında emeği geçen herkese teşekkür eder..”

Şaştım kaldım, bu açıklamaya..

11 aydır hükümeti, devletin yönetim kadrosunu yerden yere vuran vakıf, “teşekkür” ediyor!?..

Hemen ardından, 

Pensivanya’dan bir açıklama var mı diye baktım..

Fetullah Gülen’in yakın ismi Osman Şimşek tivit atmış: “Günü ‘rehineler kurtuldu’ muştusuyla karşılamak ne kadar da güzel. Elhamdülillah...”

Şaşkınlığım biraz daha arttı.

11 aydır böyle “teşekkür” falan duymuyorduk..

“Elhamdülillah” duymuyorduk..

Hep eleştiri.. Hep tahkir.. Hep suçlama..

Ne oldu ki acaba?

Oysa 11 aylık süreçte birlikte hareket ettikleri kesimler, “IŞİD’e kaç milyon dolar verildi” sorusundan başlamışlar..

“Operasyon-moperasyon yok.. Adamlar kendileri bıraktı.. Hükümet de durduk yerde övünüyor”a kadar, bir dizi kılçık konusu bulmuşlar bile..

Kılçık üretmede, onlar da işin bir ucundan tutmamışlar..

“Niye takım elbiselerle geldiler, elbiselerin parası nerden verildi” dememişler..

Faaliyetlerine devam ettiği anlaşılan “dinleme ekibi”nden de yardım alıp, “Skandal görüşme: Rehineler sınırdan geçmeden iki saat önce, elbise siparişi verilmiş.. İşte o konuşma” diye tapeleri döktürebilirlerdi..

Döktürmemişler..

Sevindirici bir gelişme mi?

Yoksa, arkasında başka hesaplar mı var?

Hemen bir hatırlatma yapayım..

17 Aralık öncesi olsaydı, böyle bir suizanda bulunmazdım..

Aklımdan geçerdi ama..

Kalemime inmezdi..

17 Aralık’ı yaşayınca..

Bizde de bir şeyler oldu..

Artık, bir türlü inanamıyoruz bu arkadaşlara..

Ne söyleseler, şüphe ile karşılamaya başladık..

Nedir burda şüphe?

Şamil Tayyar da dile getirmiş, “rehinelerin kurtarılması, CIA operasyonu” demiş..

Resmi yetkililer ise, “rehinelerin kurtarılması”nın tümü ile “yerli bir operasyon” olduğunu açıklıyorlar..

Resmi yetkililerimizin açıklamasına rağmen, bir anlığına o iddiayı da not alalım.. 

Amaç ne?

IŞİD’e yönelik operasyona gönülsüz olan Türkiye’nin “Rehinelerimiz IŞİD’in elinde.. Size destek verirsek, rehinelerimizin canlarını tehlikeye atmış oluruz..” bahanesini ortadan kaldırmak..

Bu ihtimale göre, “CIA, pimi çekilmiş bombayı alıp, Türkiye’nin kucağına bıraktı.. Ya IŞİD’e karşı operasyona girersiniz. Ya da girersiniz!” demek istedi..

Bu durumda, CIA’in kontrol altında tuttuğu sıkça söylenmeye başlanılan Pensilvanya’nın.. CIA operasyonundan sevinmesi.. 

Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’nın, rehinelerin kurtarılmasına sevinmesi, gayet normal değil mi?

Dedik ya.. Bir anlığına doğru kabul edin..

Böylesi işlerde, kaderciyimdir..

Fazla hesaba, plana gerek yok.

Önemli olan, “rehinelerin kurtulması” idi..

Sonrasında Türkiye IŞİD’le savaşa mecbur kalacakmış.

İstemese de, ABD ile birlikte IŞİD’e karşı operasyona katılmak zorunda olacakmış..

Mış mış da mış mış..

Sonrasını, sonra düşünürüz..

Şu an CIA’in de operasyonu olsa..

Pensilvanya’nın da işine gelse..

“Rehinelerin kurtulmuş olması” sevindiricidir.. Sonrasında gelişmesi beklenen olaylarla ilgili planlama yapmadan..  Kafamızda tilkileri dolaştırmadan..

Doğrusu şu: Rehinelerin kurtulmasına sevindik..

“Rehine” bahanemiz de kalmadığına göre. “Haydin IŞİD’e operasyona” diyelim mi?

Diyenlere “destek verelim” mi?

Bence hayır..

Dürüstlüğe aykırı bu..

Bir gün öncesinde, “Elinizde rehinelerimiz var. Onun için size karşı operasyona katılmıyoruz” deyip. Rehineler serbest kaldıktan sonra..  49 personelimize zarar vermeyenlere silah sıkmak, Türkiye’ye yakışmaz..

Bu düşüncem, IŞİD’in yaptıklarının doğru olduğu anlamında yorumlanmamalı..

Doğru yorum, şöyle olmalı: “IŞİD’in yaptığı yanlışlar, Türkiye’yi de yanlışa götürmemeli..”

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23