• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ali Karahasanoğlu
Ali Karahasanoğlu
TÜM YAZILARI

“Öğretmenevi”nde “yalan”lar ve “gerçek”ler!

22 Ocak 2020
A


Ali Karahasanoğlu İletişim: [email protected]

AK Parti Kastamonu milletvekili, aynı zamanda TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Hakkı Köylü ile yeniakit muhabirleri arasındaki tartışma, hem Akit açısından hem de diğer medya organları açısından müthiş bir turnusol kağıdı oldu..

Akit hakkında “AK Partili hiç kimse hakkında, aleyhte haber yapamaz” nitelendirmelerinin yanlışlığı, bu olayla ispatlanmış oldu.

Yanlış yapıyorsa..

AK Parti milletvekillerinin de, Akit tarafından eleştirildiği net olarak ortaya çıktı.

Ama bu olay, bir gerçeği daha ortaya çıkardı..

Sabahtan akşama kadar, “Akit gibi dini hassasiyeti olan gazeteler bile, AK Parti çizgisinden kimseye dokunamaz” diye algı oluşturanlar, tam da Akit, onların dediklerinin tam tersini yaparak, sınavdan alnının akı ile çıkarken, o medya organları bakın, nasıl gözü kapalı ve o olayla sınırlı olmak üzere AK Parti yandaşlığına, (sırf Akit ile yanyana gözükmemek için) savruldular!

odatv, Akit muhabirlerinin Hakkı Köylü’nün bulunduğu öğretmenevi odasına röportaj ve oradaki fotoğrafı aktarma amaçlı olarak girmek istediğinde karşılaştıkları saldırıyı, şöyle vermiş:

“AKP milletvekili Akit muhabirine mi saldırdı”

Yok yok, odatv’ciler. Siz üzülmeyin..

Akit muhabirlerine saldırı olsa bile..

Haber başlığında..

Siz yine..

“Mı?” diye sorarak haber yapın..

Ak Parti milletvekillerinin hiçbir yanlış hareketleri olmadığı olaylarda, siz salya sümük hakaretler eşliğinde haberler üretin..

Ama..

AK Parti milletvekillerinden birisi, gerçekten yanlış yaptığında..

Olay size gelmiş olsa idi.

O milletvekilinden önce, AK Parti’yi..

AK Parti’nin genel başkanını hedef tahtasına koyup, “atış serbest” diyeceğiniz gün gibi aşikar iken..

Milletvekilinin yanlışını Akit haber yapınca..

“Saldırdı mı?” diye, olayı soru haline çevirerek okuyucunuza aktarın..

Siz zekisiniz, okuyucularınız aptal mı sanıyorsunuz..

Şahsen, okuyucularınızın sizden çok daha akıllı olduğundan eminim.

Onun için bir tanesi soruyor zaten: 

“İyi de bu adamları polis mi darp etti.”

Gerçekten de..

Yayınlanan görüntülerde, kişiler seçilmiyorsa da..

Sesler ortada..

Muhabirlere “pata küte” dalanların darbeleri ayan beyan ortada..

Kamera bir saniye yerinde duramıyor..

O zaman, azılı AK Parti düşmanı odatv, Hakkı Köylü olayında, ne oldu ki, AK Parti milletvekilinden yana oluyor?

Bir başka azılı AK Parti düşmanı gazete, Birgün.

O da şöyle haber yapmış:

“AKP’li vekilden suç duyurusu”

Onların lügatı ile konuşalım..

Akit, bin yılın bir başı, AK Parti milletvekili aleyhine haber yapmış..

Birgün gazetesi de, “Ne güzel.. ne güzel. Akit, AK Partili milletvekili için şöyle yazdı” diyeceğine, Akit’i refarans alarak AK Parti milletvekilini eleştireceğine..

Birgün ne yapıyor?

AK Parti milletvekilini savunup, Akit’e çakıyor..

Demek ki ne imiş?

Birgün gazetesi de, Hakkı Köylü’den razı imiş..

Akit’ten rahatsız imiş.

Ya cumhuriyet ne yapmış?

Onlar biraz uyanık.

“Kendimizi ele vermeyelim. Biz AK Parti’ye her gün saldırırken, şimdi gerçekten yanlış yapan AK Partiliyi savunursak, ipliğimiz pazara çıkar. İyisi mi, ‘görmedik, duymadık, bilmiyoruz’ diyelim..” ile, kendilerince işi kapatmışlar..

Gelelim, Cumartesi’den önceki 10 gün içinde kendisini hiç görmediğimiz, yöneltilen sorularda “Annesi yoğun bakımda” diyerek telefonlara bile çıkmayıp, danışmanlarını konuşturan Hakkı Köylü’nün.. pazar gününden bu yana, ben diyeyim 4, siz deyin 5 defa basın toplantısı düzenleyip, bir şeyleri izah etmeye çalışmasına..

Hiç yorulmayın Hakkı bey..

Ne kadar çok konuşursanız, o kadar yanlışınız ayyuka çıkıyor..

Kısa kısa, birkaç tanesine değineyim.

Siz gerisini tahmin edin..

“Her zaman bulunduğum, oturduğum özel bir odaya ellerinde kamera ve ses kayıt cihazlarıyla birlikte daldılar” diyorsunuz..

“Her zaman bulunduğunuz odanın, varsa adınıza düzenlenmiş tapusunu, yoksa özel kullanmanızı tevsik eden makbuzunuzu gösterir misiniz?”

 Bir soru daha: “Öğretmenevinde ‘özel’ oda ne demektir, onu da bir izah eder misiniz.”

“İçeriden arkadaşlarımız bunları dışarı çıkarmak istedi” diyorsunuz..

Kapının anahtarı sizde iken..

Mikrofon olan muhabirimizi zorla dışarı çıkartmayı başarıp, elinde kamera ve cep telefonu olan muhabirimizi ise, elinde ne görüntüler var, onları tespit etmek ve silmek için; ikinci muhabirimizi cebren içerde tutup, kapıyı içerden kilitlemedi iseniz..

Gelen polisler, kapıyı açmanız için, içerdekilere niye seslenme ihtiyacı hissetti?

Yoksa muhabirimiz 9 kişiye karşı direnirken, bir yandan da kapıyı mı kilitledi?

Hakkı beyin açıklamasındaki bir başka bölüme geçelim:

“Sonunda polisler geldi bunları dışarı attı.”

“Bunlar” ifadesi yanlış, Hakkı bey.

Sadece bir kişi odada..

Daha önemlisi..

Polisi kimin çağırdığı..

Polisi, siz mi çağırdınız, Hakkı bey?

Yoksa..

Zorla dışarı çıkarttığınız elinde mikrofon olan muhabirimiz mi çağırdı?

Kamera olanı içerde tutup, hürriyetini kısıtladınız..

Diğerini de, ‘bunun elinde zaten görüntü yok’ diyerek, şiddet uygulayarak dışarı çıkarttınız..

Muhabirimizin çağırdığı polisi de, kendiniz çağırmışsınız gibi aktarıyorsunuz..

Bir cümlede, on tane yanlışı, nasıl başarıyorsunuz, Hakkı bey?

Hakkı bey savunma yaparken, bir de şunu söylüyor:

“Benim kumar oynamadığımı da herkes bilir, hatta benim olduğum yerde de kimse kumar oynamamıştır!”

O zaman soru şu:

O “özel oda”da, cumartesi gecesi saat 24,00’da ne yapıyordunuz?

Buyrun, yüksek sesle açıklayıverin, Sayın Köylü.. 

Kastamonu’nun sorunlarını mı konuşuyordunuz.

Öğretmenevi’nde bulunduğunuza göre, öğretmenlerin sorunlarını mı konuşuyordunuz?

Ve ne yapıyordunuz?

Dikkat buyrun, kimse Hakkı beyin, evinde hane halkı ile veya misafirleri ile ne yaptığını sormuyor!

Kamuya ait, öğretmenevinde, Hakkı beyin itiraf ettiği üzere “özel oda” olarak tanımlanan bir mekanda, Hakkı bey ve yanındakiler, ne yapıyorlardı?

Söyleyin canım..

Niye çekiniyorsunuz ki? 

4 tane basın toplantısı düzenliyorsun.. Masada ne yapıyordunuz, söylemiyorsunuz.

Niye ki?

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

yorumcu

hakkı bey sureklı orda oyun oynar kastamonu halkı bunu bılır hıc bır zaman halkı oraya almaz sorun cozmez

hasan can

bırak adam ne yapıyorsa yapsın sanane adamın özel hayatına ne karışıyorsunuz adam devleti milleti için çalışıyor sonra bunlar devlet sırrı herkezin bilmesi gerekmez millet vekili istediğini yapar...
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23