• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ali Karahasanoğlu
Ali Karahasanoğlu
TÜM YAZILARI

90’lı yıllara mı dönüyoruz?

31 Ekim 2014
A


Ali Karahasanoğlu İletişim: [email protected]

Ne oluyordu 90’lı yıllarda?

Sokakta yürüyen bir Kürt vatandaşımızın arkasından yanaşan eli silahlı kişi, çoğu zaman tek kurşunla, infazı gerçekleştiriyor ve kaçıyordu.

Ardından, “yargısız infaz” suçlamaları.

“Faili meçhul cinayetler serisine bir yenisi daha eklendi” haberleri.

Bir, iki değil.. On, yirmi değil.. Binlerle ifade edilen faili meçhuller..

Ve bu cinayetler üzerinden, PKK’nın kendisine yeşerecek alanlar bulması..

Nihai noktada bu cinayetler, kimsenin eline silah alması için haklı bir sebep oluşturmazdı ama..

Cengiz Çandar gibi medyadaki uzantıları da..

Faili meçhullere karşı karakollara yapılan baskınların terörist eylemler değil, “Kürt isyan hareketi” olduğunu iddia ederek, PKK’nın silahlı saldırılarını meşru göstermeye çalıştıkça..

Bir kısır döngüdür, gidiyordu..

JİTEM bağlantılı olduğu ileri sürülen elemanlar, Kürt işadamlarını, yazarlarını, siyasetçilerini öldürüyor..

Bu cinayetlere karşı da, PKK’lıların asker karakollarını basmaları teşvik ediliyor, şehirlerde bomba patlatmaları normal gösteriliyordu..

Neyse ki, o faili meçhuller uzun süredir tekrarlanmıyor..

Bir normalleşme sürecine giriyorduk..

Bölge insanına yönelik, silahlı yaralanma sonucu yaşanan tek tük ölümler de, planlı cinayetten ziyade..

Sınır illerindeki terörist eylemlerin verdiği tedbirler silsilesinde yaşanan hatalardan kaynaklanıyordu.

Son iki yılda ise..

Artık asker kaynaklı olsun, polis kaynaklı olsun, faili meçhul olsun, kayda değer silahlı ölüm hemen hemen yok gibiydi..

Ama.

2014’ün Ekim’ine geldiğimiz bugünlerde...

Tekrar geriye dönüyoruz.

Faili meçhul cinayetler dönemine geçiş tehlikesi yaşıyoruz.

Önceki yılların “faili meçhul”leri, bölge insanına yönelikti..

Abartılı şekilde, “Kürtler soykırıma uğruyor” diye tanımlanıyordu.

PKK terörüne mazeret yapılıyordu..

Bugünkü faili meçhuller ise..

Polislere..

Askerlere yönelik.. 

Şehir içinde yaşanan saldırılar..

Çoğu maskeli tetikçiler tarafından..

Özellikle sonuncular..

Arkadan yanaşıp, kalleşçe vurup kaçmalar..

Evet, bazı yakalanan veya ölü ele geçirilen şüpheliler var ama..

Benim dikkat çekmek istediğim, oynanmak istenen kirli oyun..

Ne olacak, bu polis, asker cinayetlerinin sonrasında..

Devlet, PKK’ya teslim mi olacak, sanki?

Tekrar eski günlere döneceğiz.

PKK’lılar askeri vuracak..

Asker operasyon yapıp, 5-10 kişiyi ölü veya sağ ele geçirecek.. 

Kısır döngü şeklinde, ölümler sürecek..

Oysa, şu Selahattin Demirtaş’lar, Altan Tan’lar, Mahmut Alınak’lar, Gültan Kışanak’lar vesaireler..

Ne için mücadele ediyorlardı?

Temel hak ve özgürlükler için!..

Anadilde konuşabilmek için!..

Köyüne, eski isimlerini verebilmek için.

Cezaevindeki oğlunu ziyaret eden ve Kürtçeden başka dil bilmeyen annenin, çocuğu ile kendi dilinde konuşabilmesi için..

Bu hakların büyük çoğunluğu sağlandığı halde..

Niçin geriye dönüyoruz?

Niçin, sokak ortasında askerler kurşunlanıyor?

Terbiyesizce, küstahça, ahlaksızca, terörist eylemlere hâlâ mazeretler üretiliyor?

“3 gerillaya misilleme olarak 3 sivil asker öldürüldü” türünden rezilce haberler yapılıyor?

Yapılabiliyor? 

Bunların “Gerilla” dediği, silahlı eylem hazırlığı içindeki teröristler..

Misilleme olarak vurulduğunu göstermeye kalkıştığı askerler ise, silahsız olarak yolda yürüyen, kimseye bir saldırı hazırlığı içinde olmayan insanlar..

Bu kadar adice, bu kadar alçakça bir propaganda yapılmaya çalışılıyor..

İşte tam da bu noktada..

Ben hükümeti eleştiriyorum..

Dün, soyut iddialarla yüzlerce KCK’lı gözaltına alınıp tutuklanacağına..

Bugün, askerlere yönelik cinayetler için “Misilleme” diyenlerin hepsi tutuklansa..

Çok daha doğru bir uygulama yapılmış olurdu...

Asker cinayetlerine yönelik olarak, bırakın lehte konuşmayı, küçücük bir sempati gösterenler dahi, hemen derdest edilmezse..

1990’lara geri döneriz..

Önce faili meçhuller..

Sonra faili meçhullerin hesabı soruluyormuş gibi, terörist eylemler..

Bugün, tersinden gerçekleşir..

Terörist eylemler.

Sonra terörist eylemlerin hesabı  soruluyormuş gibi suçlu-suçsuz insanlara yargısız infazlar!.. 

Allah korusun..

Yeniden kardeş kavgası istemiyorsak..

Yeniden ülkeyi yıllarca sürecek derin cinayetlere sahne yapmak istemiyorsak..

Terörü doğuracak konuşmalar, yazışmaların hepsi, hiç vakit geçirilmeden yargıda cezalandırılmalıdır..

Devlet, boşluk kabul etmez..

Terörün savunulmasına seyirci kalınılırsa..

Teröre, terör ile karşı çıkanları önleyemeyiz.. 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23