• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ali Karahasanoğlu
Ali Karahasanoğlu
TÜM YAZILARI

17 Aralık öncesini unutun Gülen sevdalısı kardeşlerim!

25 Aralık 2014
A


Ali Karahasanoğlu İletişim: [email protected]

Daha dün sormuş ve cevaplandırmıştık: “Bu kavgada Gülen mi haklı, Erdoğan mı?” diye..

17 Aralık’a kadar..

Biri diğerine ufak ufak imalarda bulunsa da..

Diğeri berikine, imalı dokundurmalarda bulunsa da..

Tolere edilecek ihtilaftı, yaşananlar..

Bakın ben kendimden örnek vereyim..

17 Aralık öncesinde, Fetullah Gülen’den bahsettiğim son yazım 13 Aralık tarihli ve başlığı şöyle: 

 “Hocaefendi’nin böyle dostları olacağına!..”

13 Aralık günü dahi “Hocaefendi” demişim..

Ben kendi kalbimi biliyorum..

Kendi yaşadıklarımı biliyorum.

17 Aralık öncesinde, Gülen için düşündüklerimi biliyorum.

Ve bu bilgi ile hatırlatıyorum, 17 Aralık öncesini unutun, Gülen sevdalısı kardeşlerim..

Her şeye rağmen..

Fetullah Gülen’in de..Başbakan Tayyip Erdoğan’a yönelik çok açık, tekzip edilmemiş  hakaretamiz bir ifadesi yoktu.

Tayyip Erdoğan’ın da Gülen’e yönelik, tevili imkansız bir hakareti yoktu..

Her şey, 17 Aralık’ta oldu..

Dolayısı ile 17 Aralık öncesinde olanları, kimin kime ne dediğini hiç hatırlatmaya gerek yok.

Gülen de, Erdoğan’ı övmüştü..

Erdoğan da, Gülen’i övmüştü..

Kimse bunu inkar etmiyor..

Benim güzel, sevgili kardeşlerim..

Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı isimli, başında da İngiltere’de doktora yapmış çok bilmiş Gülen sempatizanı zat, dün yine eskilerden bir demet sunmuş: 

“Dönemin başbakanı Erdoğan’ın daha bir sene öncesine kadar Fethullah Gülen Hocaefendi’nin yanına Bülent Arınç’ı gönderip ‘Bir ricanız var mı?’ diye mesajlar yolladığı, stadyumlardaki on binlerin önünde Sayın Fethullah Gülen’e ‘Türkiye’ye geri dön, bitsin bu sıla hasreti’ dediği herkesin hafızasındadır.”

Bak, Mustafa Yeşil kardeş..

Ve Mustafa Yeşil gibi düşünen, Gülen grubundaki çok akıllı kardeşlerim, ağabeylerim..

17 Aralık öncesini unutun..

17 Aralık öncesinde söylenilenlerin tamamını çöpe atın..

Tayyip Erdoğan’ın, bizim ikiyüzlülüğümüzü değil..

Sizin ikiyüzlülüğünüzü ispat ediyor, tüm o söylenilenler.

17 Aralık öncesine ait söylenilenlerle ilgili anlattıklarınızın hepsi, sizin lehinize değil, aleyhinize deliller..

Tam da Tayyip Erdoğan’ın “Ne istediniz de vermedik” diye, taaa ciğerinden isyan ederek haykırdığı gerçeğin ispatı deliller onlar..

Hiç ayrıntıya girmeye gerek yok.

Ne istediniz ise, aldınız..

Hak etmediğiniz şeyleri bile aldınız.

Bugün “münafık” diye hakaret ettiğiniz kişi, “Alnı secdeli insanlardan kimseye zarar gelmez” diyerek, yıllarca her istediğinizi verdi size..

Size yönelik, dindar insanlardan gelen tüm eleştirilere, “Müslüman insanlar arasındaki ihtilafta, bizim taraf olmamızı istemeyin. Bunlar olabilecek ihtilaflar. Esasa/itikada ilişkin ciddi bir sorun yok” diyerek kulak tıkadık.

Dolayısı ile, 17 Aralık’a kadar olanları hatırlatmak, onları kendinize delil gibi sunmak, ayağınıza da değil, kafanıza kurşun sıkmak demektir..

“Karşınızda her şeyinize eyvallah” diyen bir başbakan var..

Size yöneltilen eleştirilere göğüs geren dindar insanlar var..

Ama sizin 17 Aralık’ta yaptığınıza bakın!

Allah’tan hiç mi korkmazsınız?

Hiç mi insaf etmezsiniz?

“Bir kahve fincanın 40 yıl hatırı vardır” denilen bir kültürde, bu Başbakan’ın hiç mi hatırı yoktu, sizin nezdinizde?

Ki, uyduruk iddialarla, o Başbakan’ın oğluna.. Hatta kendisine kelepçe takmaya kalktınız!

Diyecekler ki: “17 Aralık’tan bize ne?”

Eğer 17 Aralık’ın sonrasındaki ilk günlerde bu sözü söylemiş olsaydınız..

Bu numaranızı ben de yerdim.

“Hüsnü zan” ile hareket ederdim..

Ama bakın televizyonlarınıza, bakın gazetelerinize..

17 Aralık’ın failleri, sabah akşam medya organlarınıza çıkıyor..

Emniyet müdürleri.. Emniyet amirleri.. Emekli savcılar..

Şunlar bunlar..

Ne anlatıyorlar?

Hikaye..

Şu şöyle olmuş da.. Bu böyle olmuş da..

Daha bir hafta önce..

Daha bir ay önce.. Senin hocan, arkadan hançerlediğiniz Başbakan için ne güzel sözler söylüyordu..

Ne oldu 17 Aralık sabahında ki, o hançeri arkadan sapladınız?

(“Erdoğan da, hocamıza güzel sözler söylüyordu” diye tekrar bizi başa döndürmeyin. Erdoğan, hançer saplanmadan, size tek hakaret etmedi. Ne zaman ki hançeri sapladınız, işte o günden sonra, o sözleri sarfetti.)

“Bize ‘haşhaşi’ diyor. Bize şunu diyor, bunu diyor” demeden önce..

“17 Aralık’ta ne yaptık biz” deyin..

17 Aralık’ta ne yaptığınızı aklederseniz. Sonrasında size söylenilenlere de, “Az bile demiş” dersiniz!

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23