• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ali Erkan Kavaklı
Ali Erkan Kavaklı
TÜM YAZILARI

İkra şuuruyla uyanmış eğitimcilere ihtiyacımız var

19 Ağustos 2021
A


Ali Erkan Kavaklı İletişim: [email protected]

Eğitimi, Fulbrigt bataklığından ve materyalist anlayıştan Milli Eğitimi bakanları değil, “ikra” şuuru ile uyanmış eğitimciler kurtarabilir ve kalite kazandırabilir. İkra ile Uyanmak isimli kitabındaeğitimci yazar Behcet Gülenay eğitimdeki eksik ve noksanlara dikkatimizi çekiyor ve yapılması gerekenleri anlatıyor. 

Vahiy kültürüne ve ikra bilincine sahip bir eğitimci Gülenay. Şiir, masal, roman, biyografi türünde eserler kaleme almış. 

Eğitimin insana güzel ahlâk ve kemal kazandırması gerektiğini vurguluyor. 

Tam da Milli Eğitim Bakanı olacak şuurda bir eğitimci. 

“Eğitim, ahlâkî tekâmül kazandırmalı. Eğitimci güvenilir olmalı, güvenilen insanlar yetiştirmeli. İnsan ahlâkı kadar insandır. İnsan yaşadığını söylemeli, yapmadıklarını söylemeli.” (s.60-62)

Eğitim, yetişmiş kuşaktan yetişmekte olan kuşağın davranış öğrenme pratiğidir” diyen Gülenay, eğitim ahlâkına sahip olmamız gerektiğini ifade ediyor ki son derece haklı.

En Sevilen ve En Başarılı Öğretmen Hz. Muhammed (sav) 23 yıl eğitimcilik yaptı, bu süre içerisinde sahabe nesli yetiştirdi. Cahil, bedevi, vahşi insanları bilgili, menedeni ve kâmil insanlara dönüştürdü Allah’ın izni ve yardımıyla.

Bir milyondan fazla öğretmene sahibiz. Genç nesillerin iyi yetişmediğinden, ahlâkî erdemlere sahip olmadığından, okumadıklarından vs. şikâyet ediyoruz. Toplumda ahlâk erozyonu olduğunu söylüyoruz.

Şu sorular pek az akla geliyor:

Gençler, kime özeniyorlar? Kimleri örnek alıyorlar? Yanlış davranışları kimlerden öğreniyorlar?

Medya, artistler, televizyonların kötü filmleri, Batı özentisi, ateist bakış açısıyla yazdırılmış fen bilgisi kitapları…

Peki, çocuklarımız anne ve babalarından, öğretmenlerinden, cami hocalarından hiç mi etkilenmiyor?

Behcet Gülenay; neden az okuduğumuzu, neden kitap almadığımızı, bilgi hazinesi kitaplara neden değer vermediğimizi soruyor 

Öyle ya elimizde cep telefonu gibi kitap taşısak genç nesiller bizi örnek almaz mı?

İslam kitap dinidir, Peygamberimiz (sav) kitapla geldi, onu okudu, anlattı, yaşadı ve topluma güzel ahlakı kazandırdı. İlim sahibi olmayı ve çalışmanın en büyük erdem olduğunu anlattı. Bedevi toplum kısa sürede dünyanın süper gücü olan İran ve Bizans devletlerini yendiler. Yüce bir davaya sahiptiler, Allah’ın adını ve dinini yüceltmek için çalıştılar. Allah kendi yolunda yürüyeni sever ve ona yardım eder. Müslümanlara yardım etti ve büyük bir medeniyet kurdular. 

Prof. Aziz Sancar, Müslümanların Kur’an’ın emirlerini terk ettikleri için geri kaldıklarını ve sömürüldüklerini söylüyor. 

Elimizde cep telefonu yerine kitap taşıma aktivitesi başlatmalıyız, gençler okumanın, kitap taşımanın, ilim sahibi olmanın büyük ve önemli erdemler olduğunu büyüklerinden öğrenmeliler.

Sosyal medya takip ederek erdemli, ahlaklı, evliya, bilge, mucit olan var mı?

Eskiden cami ve saraylarda kütüphaneler kurulurdu, diyor Gülenay.

Evlerimizde kütüphane var mı? 

Seni yaratan Rabbinin adıyla oku!” emrine muhatap olana anne ve babalar, her gün kutsal kitabın sayfaları arasında vakitlerini değerlendiriyorlar mı?

Edebiyatımızın neden çağlayanlar gibi akmadığını soruyor Behcet Hoca.

Edebiyat karın doyurmaz diyenlere cevap veriyor: Edebiyat karın değil, zihin ve ruh doyurur. (s.20)

Kur’an, bütün şairlere meydan okuyan bir edebiyat şaheseri değil mi?

Ünlü düşünür Epiktetos; domuzlar ve öküzler de konuşabilseydiler, sohbetleri yeme içme üzerine olurdu, der. İnsanı insan yapan yedikleri, içtikleri, giydikleri değildir.

“Şu insan dedikleri, el ayakla baş değil;

İnsan manaya derler, suret ile kaş değil”der Pir Sultan Abdal. 

Eğitimciler, öğrencilerine büyük hedefler göstermeliler. Bin yıl dünyaya hükmeden İslam medeniyetinin çocukları, üç yüz yıldır bilim ve teknolojide ileri giden ve dünyayı ateşe veren Batı medeniyetinin çocuklarını geçme kararı almalılar. 

Eğitimcilerimiz, öğrencilerine değer vermeliler, onlara 10 yıl sonra 20 yıl sonra ulaşmaları gereken hedefler göstermeliler. 

İnsanları harekete geçiren düşünceleri ve hedefleridir. Küçük düşünen, küçük hedefler peşinde koşanlar büyük dava adamı olamazlar.

İslam’ın şartı zengine beştir, fakirlere üçtür. 

İslam’ın beş şartını yerine getirebilmek için zengin, hüner ve ilim sahibi olmak şart. 

Özellikle eğitimci dostlara Gülenay’ın “İkra ile Uyanmak, Elma Isırığı, Suda Yanan Ayetler, Mağribi, Siyah Zamanlar adlı eserlerini tavsiye ederim. Örnek bir eğitimci ve yazar Gülenay. Eğitimcilerimiz Gülenayları çoğaltmak için kolları sıvamalı. 

(Kitaplara ulaşmak için: 0212-5123769; www.naryayinlari.comwww.metamorfozyayincilik.com 0212- 5224505)

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

ABDULLAH

Eûzu billahi mineş-şeytânirracîm. Bismillahirrahmanirrahîm. Elhamdulilahi rabbil âlemin vesselatu vesselâmu âlâ Rasuline Muhammed in ve ala alihi ve sahbihi ecmain. es-Selâmu aleyküm ve rahmetullâhi ve berekâtuhû İki cihan saadetine kavuşmak, ancak ve yalnız Allah (Celle Celâlühû) ‘ nün rahmet olarak gönderdiği Peygam­ber Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v.)’e tâbi olmaya bağlıdır.

Ayşe

Milli eğitim milli degil ki laik azgın azınlık putperest gavurun yazdırdığı kitap larla temiz beyinleri yok etti ben de öğretmen im ayni tekrar i yıllarca ezberlettik yazık oldu bu aziz milletin çocuklarına
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23