• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ali Erkan Kavaklı
Ali Erkan Kavaklı
TÜM YAZILARI

BAŞARININ BÜYÜSÜ

24 Aralık 2015
A


Ali Erkan Kavaklı İletişim: [email protected]

Sağ elimiz, soldan kuvvetlidir çünkü onu daha sık kullanırız. Kullanılan organlar gelişir ve güçlenir. Allah, insan bedenini oldukça yetenekli yaratmıştır. Organlarımızı azami ölçüde verimli kullanmaya çalışmalıyız.

İşleyen demir ışıldar.

Durgun sular kurtlanır.

Yan gelip yatmak, çalışmamak, hareketsizlik organlarımıza zarar verir.

İnsanın en önemli organı beyindir. Beyin öğrenme programlıdır. Gözün görme, kulağın duyma, ayağın yürüme programlı olması gibi.

Beynimizi öğrenme programlı yaratan Allah, zekâmızı geliştirmemiz için kitap göndermiş, okumayı emretmiştir. Bilgi, zekâyı geliştirir.

Okumak, öğrenmek, yeni şeyler düşünmek ve öğrendiklerini hayata geçirmek beyni verimli kullanmak demektir. 

Allah’ın ilmi sonsuz, beynin öğrenme kapasitesi sınırsızdır.

İnsan öğrenme isteği duydukça çalışır, çabalar ve ilmini artırır. 

İçimizde öğrenme isteği uyandırmak çok önemli. Motivasyonumuzu sağlayabilirsek daha çok öğrenir ve başarılı oluruz.

Motivasyonu sağlamak için arzu ve isteklerimizi yönlendirebiliriz.

2003 yılında Ödemiş’te bir konferans verdim, beş yıl sonra bir mektup aldım. Mektubu yazan Fazıl Çelik, konferanstan sonra içinde nasıl başarma arzusu doğduğunu ve nasıl okul birincisi olduğunu anlatıyordu. Fazıl’ın motivasyon hikâyesi kısaca şöyle:

“Hocam, siz beni tanımazsınız ama ben sizi hiç unutmuyorum, benim hayatımı değiştirdiniz. Okulumuza geldiğiniz zaman imam hatip lisesine gidiyordum. Meslek liselilerinin üniversiteye girişte 15 puanı kırıldığı için üniversite okuma ümidimi kaybetmiştim, bu yüzden okulu kırıyorum. Dört arkadaş evden çıkıyor, okula gider gibi yapıyor, okul çıkış saatine kadar Tozlu Kahve’de okey oynuyorduk. Okulun çıkış saatinde de eve dönüyorduk.

Bizim okula geldiğiniz gün arkadaşım Çakı Ali, bana bir mesaj çekti, Fazıl bugün okula gel, başka gün gelmezsen gelme mesajı attı. Arkadaşlık hatırına okula gittim, sizi dinledim. Beynimde jeton düştü.

Siz meslek liselerinin önünde engeller olduğunu fakat bunun aşılabileceğini, dört yıllık bir fakülte kazanamasak bile iki yıllık meslek yüksek okuluna gidebileceğimizi, oradan dikey geçiş yapıp üniversite bitirebileceğimizi söylediniz. Mutlaka üniversite veya yüksek okul bitirip nitelikli bir işimizin olmasını tavsiye ettiniz, diploma ve meslek sahibi olmanın önemi üzerinde durdunuz.

Sizden sonra okulda kalmaya ve sınıf birincisi ile yarışmaya karar verdim. Konferansın bir bölümünde başarının insanı mutlu ettiğini, okul başarısı için sınıf birincisi ile yarışmanın iyi bir metot olduğunu belirtmiş ve 3.5 saatlik bir program yapmamızı önermiştiniz.

Sizi dinledikten sonra kolları sıvadım, o sene okulda ilk üçe girmeyi başardım.

Yazın ilk üçe girenleri İlim Yayma Cemiyeti, İstanbul gezisine götürdü. Gündüz İstanbul’u gezdik, akşamları kaldığımız yurda gelen konuşmacıları dinledik. Siz bir akşam yurda gelip “bir gaz konuşması” daha yaptınız.

O hızla okula döndüm, ertesi sene okulda birinciliği yakaladım, nihayet okulu birinci olarak bitirdim. İki yıllık bir meslek lisesine gittim, orayı da birincilikle bitirdim, sonra yeniden üniversite sınavlarını gerdim, İzmir İlahiyat’ı kazandım. Orada da birinciliği kimseye kaptırmamaya çalışıyorum. Size teşekkür borcumu ödemek için bu satırları yazıyorum.”

 Karabük’teki çeşitli okullarda konferanslar veriyorum. Öğrencilere sınıf birincisi olmalarını veya birinci ile yarışmalarını tavsiye ediyorum. Çoğu yeteneklerini geliştirip daha başarılı ve daha mutlu olmak için böyle bir yarışmaya katılabileceğini söylüyor.

Bütün derslerde birinci ile yarışı göze alamayanlara, hiç değilse bir dersi seçmelerini ve en iyi yapabilecekleri dersten birinci ile yarışmalarını tavsiye ediyorum. Öğrencilerin büyük çoğunluğu bir dersten başarı yarışına girebileceklerini ifade ediyorlar. Bir dersten başarı yarışına girenlere, ders sayısını artırmalarını tavsiye ediyorum. Çoğu, en az üç dersten yarışabileceklerini söylüyor.

Kimseyle yarışmayı göze alamayanlara şu teklifi yapıyorum: 

Derslerinizi bir kâğıda yazın, karşısına aldığınız notları kaydedin ve kendinizi geçmek için hedefler koyun. Kendinizi geçin.

Kendinizi geçerseniz, yetenekleriniz gelişir. Hem kendinizi değerli hissedersiniz hem de çevreniz sizdeki gayreti görüp sizi takdir ederler. Kendinizi daha mutlu hissedersiniz, daha değerli bir insan olursunuz. Ayrıca başarıyı artırmak için okuyor, öğreniyor, çalışıyorsunuz. Bu faaliyetlerin hepsi namaz kılmak, oruç tutmak, iyilik yapmak gibi sevap. Sevabınızı artırıyorsunuz. Ne kadar çok okur, ilim öğrenir ve bunun için çalışırsanız sevabınız o kadar artar.”

Kendini geçip daha başarılı ve mutlu olma teklifini öğrencilerin tümü kabul ediyor.

Başarı için iç motivasyon çok önemli, kendimizi motive etmenin bin bir yolu var.

Beyin Vitamini: Başarının Büyüsü isimli okulu bırakan Fazıl’ın birinci oluşunu hikâye eden kitap Hayat yayınları arasında çıktı. Kendini motive etmek ve daha başarılı olmak isteyen öğrencilere tavsiye ederim. İletişim: 0212- 6131100 

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23