• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ahmet Varol
Ahmet Varol
TÜM YAZILARI

Şanghay İttifakı’nın Semerkant Zirvesi

17 Eylül 2022
A


Ahmet Varol İletişim: [email protected]

 

Bu sıralarda dünyanın batısında da doğusunda da muhtelif gelişmeler yaşanıyor. Ukrayna Savaşı’nda Zelenski Rus işgal ordusuna karşı önemli mevziler kazandığını ve birçok yerleşim bölgesini kurtardığını iddia ederken Moskova yönetimi askerlerini yeni bir geniş çaplı hücum için hazırladığına dair açıklamalarda bulundu. İngiltere ölen kraliçesini sıcak toprakların derinliğine gömmek için oldukça görkemli bir tören düzenlemeye hazırlanırken, Avrupa ülkeleri maruz kaldıkları enerji krizi karşısında önümüzdeki soğuk kış günlerini ne şekilde atlatacakları konusunda derin derin düşünüyor. 

Batıda zihinleri enerji krizinin ve savaşın meşgul ettiği bu günlerde günümüzün Doğu blokunu oluşturduklarını söyleyebileceğimiz ülkelerin liderleri Şanghay İşbirliği Örgütü’nün zirvesi için Özbekistan’ın tarihi Semerkant şehrinde bir araya geldi. Zirveye Türkiye’den de Cumhurbaşkanı Tayyib Erdoğan katıldı. 

Şanghay Beşlisi olarak meşhur olan Şanghay İşbirliği Örgütü’nün geçmişi, bugünü ve üyeleri hakkında basın yayın organlarında yeterince bilgi verildiği için yazımızda bu konuyla ilgili ansiklopedik bilgi vermeye gerek görmüyoruz. 

Türkiye, ittifakta tam veya gözlemci üye sıfatıyla değil diyalog ortağı sıfatıyla yer alıyor. Ancak Semerkant Zirvesi’nde Türkiye’nin statüsünün gözlemci üye düzeyine çıkarılabileceğine dair beklentiler olduğu yorumlarda ve haberlerde dile getirildi. 

Şanghay İşbirliği Örgütü kuruluş aşamasında çok fazla dikkatleri çekmemişti. Ama bugün bayağı göz doldurur bir çatı örgüt olma yolunda ilerlediği görülüyor. Bu yönüyle yeni bir Doğu Bloku oluşturmaya istekli olduğunu söyleyebiliriz. 

Kuruluştaki amacı sadece ekonomik işbirliği değildi. Aynı zamanda güvenlik, istihbarat ve askeri dayanışma konusunda da bir zemin oluşturmayı amaçladığını ortaya koymuştu. Bunu ortaya koyarken “radikal” yapılanmalara karşı da bir işbirliğini amaçladığını dile getiriyordu. Sonrasında küresel çaptaki güç yarışında ekonomik işbirliğini öne çıkarmakla birlikte güvenlik ve istihbarat alanındaki işbirliğini arka plana atmış olacağını sanmıyoruz. 

Semerkant’taki son zirvede örgütün strateji ve projeleriyle ilgili konuların yanı sıra küresel çaptaki güncel konuların da önemli bir yer tutacağı tahmin ediliyordu. 

Türkiye, uluslararası dengelerde Batı ve ABD ile ilişkilerine önem verirken Doğu ile ilişkilerini de güçlendirmeyi ihmal etmemeye çalışıyor. Semerkant Zirvesi’nden de bu siyasetinde yararlanmaya çalışıyor. 

Ancak örgütün ortak siyasetinin ve stratejisinin belirlenmesinde güç ve karar mekanizmasının birinci derecede Rusya ve Çin’in elinde olduğu gayet açıktır. Bu iki ülke aralarındaki işbirliğini aynı zamanda ABD ve Avrupa’dan gelen baskılara direnebilme güçlerini artırmak amacıyla değerlendirmeye çalışıyor. Kendileriyle işbirliği içinde olmak isteyen ülkelerin de kendilerini zorlayan sorunlar konusunda yanlarında olmalarını ve destek vermelerini bekliyorlar. Ama Şanghay İşbirliği Örgütü çatısı altında bir ittifak oluşturan tüm ülkelerden bu beklediklerini elde etmeleri çok da kolay olmayacaktır. Çünkü bunların birçoğunun Batıyla da işbirliğine ve pazarlıklara ihtiyaçları var. 

Şanghay İşbirliği Örgütü’nün Avrupa Birliği benzeri bir ittifaka veya ortaklığa dönüşmesi ihtimali bulunmamaktadır. Çünkü bu örgütün çatısı altında toplanan ülkelerin siyasi, toplumsal ve ekonomik durumları buna müsaade etmez. O yüzden bu örgütün çatısı altında buluşmayı birbirlerine olan ihtiyaçlarını kazanca dönüştürmek için siyaset ve strateji geliştirmek amacıyla değerlendirmek isteyebilirler. 

Bu tür zirveler ülkelerin liderlerinin, ikili görüşmeler yapmaları ve diplomatik bağlantılar kurmaları açısından da fırsat olmaktadır. Devlet başkanları normalde birkaç ülkeyi ziyaret etmekle yapabilecekleri görüşmelerin tümünü birden bu tür toplantılar vesilesiyle gerçekleştirme fırsatı bulabiliyorlar. Tayyib Erdoğan da bu fırsatı değerlendirerek farklı ülkelerin devlet başkanlarıyla ikili görüşmeler yaptı.

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

UMARIM

DİMYATA PİRİNCE GİDİN DERKEN EVDEKİ BULGURDAN OLMAYIZ UMARIM

Ali Uygur

Dikkat ediyor musunuz ,TÜRKİYE ona buna mavi boncuk dagitmiyor. 
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23