• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ahmet Varol
Ahmet Varol
TÜM YAZILARI

Mescid-i Aksa hedefte

08 Mayıs 2021
A


Ahmet Varol İletişim: [email protected]

Fanatik yahudiler, asıl Kudüs şehrinin yer aldığı ancak sonradan Doğu Kudüs olarak isimlendirilen ve Mescidi Aksa’nın da içinde bulunduğu kesimin 1967’de işgal güçleri tarafından ele geçirilmesinin İbrani takvimine göre yıl dönümünü “Kudüs Günü” olarak nitelendiriyor. 

Normalde miladi takvime göre Doğu Kudüs 7 Haziran 1967’de işgal edildi. Ancak İbrani Takvimi kameri yıla göre düzenlenmiş olmasına rağmen sonradan çıkarılan ay ilavesi uygulamasıyla güneş yılına uyarlandığından bir olayın yıl dönümü miladi takvime nispetle yıllara göre değişebilmektedir. Yani İbrani takvimi normalde ay takvimi yani kameri takvimdir. Ama yahudiler sonradan, cahiliye Araplarının nesi’ uygulaması gibi bir uygulama ortaya çıkarmışlardır ve ortalama üç yılda bir seneye ay ilavesi yaparak yıllarının güneş yılıyla eşleşmesini sağlarlar. O yüzden yıl dönümleri veya yahudi bayramları yıla göre bazen geriden gitse de bu fark üç yılda bir yapılan ay ilavesiyle kapatılır. Buna benzer bir uygulamayı İslam öncesindeki Arap toplumu da yapıyordu ve buna nesi’ adı veriyorlardı. Bu uygulamayla haram ayların yerlerini değiştiriyorlardı. Kur’an-ı Kerim bunu “küfürde ileri gitmek” olarak nitelendirmiştir. (Bkz. Tevbe, 37)

İşgal altındaki Filistin topraklarında faaliyet yürüten ve kendilerini “tapınak grupları” olarak isimlendiren fanatik yahudi örgütleri de bu yılın Ramazan ayının 28’ine tekabül eden 10 Mayıs Pazartesi tarihini “Kudüs Günü” olarak ilan ettiler. 

Söz konusu yahudi grupları, kendilerince “Tapınak Dağı” olarak isimlendirdikleri ve Mescidi Aksa’nın bulunduğu mevkiye, tabii bu arada Aksa külliyesinin her tarafına çok büyük bir kalabalıkla baskın düzenlemek için günlerden beri gerek sosyal medya üzerinden, gerekse el ilanları dağıtmak suretiyle kampanya yürütüyorlar. Söz konusu fanatik gruplar daha önceki yıllarda da bu münasebetle Mescidi Aksa’ya baskın programları düzenlemiş, işgal yönetimi baskını engelleyeceğine dair söz verdiği halde engellememiş, bu yüzden ciddi gerginlikler ve çatışmalar yaşanmış, işgal güçleri de yahudi fanatiklere engel olmazken onlara karşı duran Filistinlileri gözaltına almışlardı. 

İşte bu fanatik gruplar bu yıl çok daha büyük çapta baskın düzenlemeyi hedefliyor ve bu hedeflerini gerçekleştirebilmek için de yoğun faaliyet yürütüyorlar. İşgal rejiminin güvenlik teşkilatı saat sınırlaması getireceğini söylese de baskının önleneceği yönünde bir açıklamada bulunmadığı gibi ciddi bir gerginliğe sebep olacağı tahmin edilen bu baskını önlemek için bir hazırlık da yapmıyor. Bu arada fanatik gruplar polisin sınırlamalarını ve engellemelerini tanımayacaklarını ve büyük bir kalabalıkla baskın düzenlemeyi hedeflediklerini açıkça dile getirdiler.  Buna karşılık Filistin halkını temsil eden oluşumlar da, işgalci siyonistlerin saldırılarına ve baskınlarına karşı Mescidi Aksa’yı koruma konusunda kararlı olunması çağrısı yaptı. Dolayısıyla Kudüs halkının o gün erken saatlerden itibaren Mescidi Aksa’ya gideceği ve işgalcilerin baskınlarına engel olmaya çalışacağı düşünülüyor. Filistin halkını buna zorlayan sebep ise bir taraftan söz konusu fanatik yahudi gruplarının tehditleri devam ederken diğer taraftan işgal polisinin son derece lakayt davranması, onları engelleme konusunda bir güvence vermemesi. Zaten önceki yıllarda da engelleyeceklerini açıkladıkları halde bu konudaki sözlerini yerine getirmeyerek, baskıncılara değil Mescidi Aksa’yı savunmak isteyenlere engel olarak taraflılıklarını ortaya koymuşlardı. O yüzden Kudüs ahalisi de zaten işgal polisine hiçbir şekilde güvenmiyor. 

İşgal yönetiminin bütün bu fanatik grupların önünü açık tutmasının, onları cüretlendirmesinin asıl amacı ise Mescidi Aksa’yı yahudilerle Müslümanlar arasında paylaştırma planını hayata geçirmek için şartları ve zemini oluşturmak. Yani olay sanıldığı gibi sadece aşırı siyonist grupların planlamasıyla değil aynı zamanda siyonist işgal rejiminin derin güçleriyle işbirliği içinde ve planlı bir şekilde yönlendiriliyor. 

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

kehanet

asış mescidi, aksa ve Kâbe konumunda olan hilafetin merkezi ülkemiz luti ve pompaii ahlaksızlarının işgaline uğrayıp gösteri merkezi olmuş. biz ülkemizi kurtarmaya bakalım. allah korusun yoksa yakında başımıza kızgın lavlar ve taşlar yağarsa şaşırmayalım.

yasin üstündağ

Amerika ortadoğudaki işgaline son verip Afganistanı terk etmeli...
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23