• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ahmet Varol
Ahmet Varol
TÜM YAZILARI

Hindu politikacıların edepsizliği

09 Haziran 2022
A


Ahmet Varol İletişim: [email protected]

Son dönemde Hindistan’da Müslümanlara yönelik çirkin saldırılarda artış gözleniyor. Bu saldırıların böyle devam etmesinin neticede, Müslüman toplumları ciddi şekilde rencide edebilecek çirkin saldırıların ve hakaretlerin de önünü açabileceği tahmin ediliyordu. 

Bir süre önce, “muhafazakâr Hindu” olarak tanımlanan, Bharatiya Janata Partisi’nin (BJP -Hindistan Halk Partisi) sözcüsü Nupur Sharma isimli kadın bir televizyon kanalında sarf ettiği sözlerinde İslam’ın peygamberi Hz. Muhammed (s.a.s.)’e yönelik çirkin saldırılarda bulundu. Aynı günlerde partinin üst düzey yetkililerinden ve Yeni Delhi Medya Başkanı olduğu söylenen Naveen Kumar Jindal da twitter üzerinden Hz. Peygamber (a.s.)’i aşağılayan mesajlar yayınladı. Gelen tepkiler üzerine de mesajlarını sildi. Daha sonra Sharma’nın parti içindeki görevine son verildiği, Jindal’ın da partiden ihraç edildiği açıklandı. 

Ancak iktidar partisini temsil konumunda olan kişilerin, yönettikleri ülkenin nüfusunun yüzde 20’ye yakın bir kısmını dünya nüfusunun ise en az dörtte birini oluşturan bir kesimin canlarından kıymetli bildikleri peygamberlerine yönelik böyle çirkin sözler sarf etme cesareti gösterebilmeleri ülke yönetiminin uzun süreden beri izlediği politikanın bir sonucudur. Muhtelif ülkelerden, kuruluşlardan ve medya organlarından gelen tepkiler, sosyal medyada başlatılan tepki kampanyaları sonucu söz konusu edepsizliği gösterenlerin politik amaçlı bir “dışlama” cezasıyla cezalandırılmaları ise Hindistan’da iktidarı elinde bulunduran ekibin sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. 

Çünkü bu ülkede uzun süreden beri Müslümanları sıkıştırma, dışlama, aşağılama ve hatta göçe zorlama amaçlı faaliyetler yürütülüyor ve bütün bu faaliyetler bizzat iktidar partisi tarafından organize ediliyor ve destekleniyor. Hatırlanacağı üzere bir süre önce Müslümanların kıyafetlerine de müdahale edilmeye ve bazı yasaklar uygulanmaya başlanmıştı. 

Bütün bu politikaların en önemli sebebi ise son dönemde Hindular arasında İslam’a ilginin artmasıdır. Çünkü, Hinduizmin itikadi temelleri ve toplumu kastlara ayıran düzenlemesi bu dine mensup insanları yeni arayışlara yöneltmektedir. Bunlardan İslam’ı gereği gibi araştıranlar çoğu zaman aradıklarını bulduklarını düşünerek Müslüman olabilmektedir. 

O yüzden Hindistan yönetimi Müslümanlığa yönelişin önüne geçmek için, onları dışlayan ve baskı uygulayan muhtelif politikalara başvurdu. Bunun amacı İslam’a ilgi duyanların ve meyledenlerin gözlerini korkutarak onları vazgeçmeye zorlamaktı. 

Ancak yönetim baskıcı politikalardan beklediği sonucu elde edemedi. Çünkü toplumdaki kast sistemi zaten basite alınamayacak bir kesimin yeterince dışlanmasına ve baskıya maruz kalmasına neden oluyordu. Dolayısıyla Müslümanlığa geçmeleri durumunda yönetimden görecekleri baskı uygulamaları onların çok fazla gözlerini korkutmuyordu. 

Bunun üzerine Hindu fanatizmine kendini kaptırmış bazı politikacılar, insanların zihinlerinde İslam hakkında birtakım şüpheler ve tereddütler oluşturmak suretiyle doğrudan bu dinin kutsal değerlerini ve peygamberini hedef alan iftiralar atmayı tercih ettiler. 

İslam’ı karalama amaçlı kullandıkları malzemeler ise daha önce Batıda İslamofobinin zeminini oluşturmaya çalışan Müslüman düşmanlarının kullandığı malzemelerin aynısı. Batıda da “İslamofobi” diye bir toplumsal olgunun ortaya çıkarılması ve böylece Müslüman düşmanlığının normalleştirilmesine çalışılması da insanların İslam’la tanıştıklarında ve onu öğrendiklerinde ilgi duymaları sebebiyle ortaya çıkan endişenin bir yansımasıydı. 

Aslında bütün bu saldırıların önüne geçilmesi, çevremizdeki insanlara İslam’ın doğru bir şekilde anlatılması ve başkalarını etkileyebilecek bir şekilde ferdi ve toplumsal hayatımıza taşınması ile mümkündür. Eğer bu konudaki çabalarımızı artırırsak, İslam düşmanlarının tüm karalama çabaları, saldırıları ve iftiraları sonuçsuz kalacak, arayış içinde olanların belki birçoğu bu dini doğru bir şekilde tanıyacak ve benimseyecektir. 

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Göksen Merey

doğru şeklide yaşamayan nasıl doğru şekilde anlatacak. İslamın doğrusu anlatma olayı içkinin kötülüğünü içmeye devam eden zil zurna sarhoşa anlattırmak gibi bir şey.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23