Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz liselere girişte yapılacak sınav sistemi ve ücretli öğretmenlik yapanlar için önemli açıklamalarda bulundu.
Öğretmen atamalarında mülakatın gerekli olduğuna işaret eden Yılmaz, öğretmenlerin güvenlik soruşturmasına tabi tutulduklarını vurguladı.
Araştırmalar sonucunda kamuda görevlendirilmesinde sakıncası olanların elendiğini dile getiren Yılmaz, ancak "Mülakat sisteminde üç başarılı kişiden birini alıp diğer ikisini dışarı koyuyorsunuz." şeklinde eleştiri yapıldığını belirtti. Yılmaz, "Hiç kimse de kendisindeki eksikliği görmüyor. 'Adamını bulan' deniyor. Bunu da ortadan kaldırmak için güvenlik soruşturmasından geçtikten sonra çok istisnai olanlar hariç hepsinin yazılı puanını esas alarak bir sıralama, bir atama çerçevesini oluşturacağız. Mülakat kesinlikle olacak." ifadelerini kullandı.
ÜCRETLİ ÖĞRETMENLERE İMTİYAZ
Ücretli öğretmenlerle ilgili sıkıntı yaşandığını, onların gerçekten mağdur olduklarına inandığını vurgulayan Yılmaz, "Şöyle bir kanuni değişiklik yapacağız. Bizde beş yıl ücretli öğretmenlik yaparak, öğretmenlik tecrübesini kazanmış kimselere, üç katı kontenjana girme şartı olmadan mülakat hakkı konusunda bir imtiyaz tanıyacağız. Bu da onların uğradığı kaybı biraz giderecektir." diye konuştu.
Milli sporculardan öğretmen atamaları için kadro taleplerinin bulunduğunu bildiren Milli Eğitim Bakanı Yılmaz, bu karşılandığında atama yapacaklarını kaydetti.
ÖNE ÇIKAN VİDEO
"Eğitim fakültelerinde, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi bölümü yok"
Danıştay'ın Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenliğine atamalarda ilahiyat fakültesi mezunları arasından atama yapılmasına dair işlemin yürütmesini durdurma kararına yönelik değerlendirmelerde bulunan Yılmaz, eğitim fakültelerinden mezun olup da Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi verecek bir bölümün bulunmadığına dikkati çekti.
Yılmaz, şu değerlendirmede bulundu:
"Danıştay kararı diyor ki, ilahiyat fakültelerinden mezun olanlar Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni olamaz. Bizim bir öğretmenimiz atanamadığı dönemde, 'İlahiyat fakültelerinden gelen öğretmenler atanıyor' diyor. Danıştay da 'Herhalde haklıdır' diyerek... Bunu kaldırmak için bir yasal düzenleme de dahil gereğini yapacağız. Danıştay’ın yaptığı kesinlikle yanlış uygulamaydı. Bunu düzeltebilmenin yolu bir yasa çıkarmak. Şu anda eğitim fakültelerinde Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenliği yok. Olsaydı olabilirdi. Davayı açanlar, oradan mezun. Ancak daha sonra o bölüm kapatıldı. Bu öğretmenleri yetiştirme görevi ilahiyat fakültelerine verildi. Bu davayı açan da şu an bizim öğretmenimiz."