• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

Libya’da kaosu eski rejimin zenginleri çıkarıyor

Yeniakit Publisher
2014-08-21 08:07:00 - 2014-08-21 11:07:38
Libya’da kaosu eski rejimin zenginleri çıkarıyor

Tıpkı Mısır, Tunus ve Yemen’de olduğu gibi Libya’da da istikrarsızlığı körükleyen Kaddafi dönemi askerleri ve zenginleri… Milyarderlerin finanse ettiği televizyon kanalları devrimci halkı ‘İhvancı’, ‘Selefi’ ve ‘terörist’ diye yaftalarken, darbeci general Halife Hafter’in Keramet adını verdiği operasyonu, Libya’ya keramet değil, huzursuzluk getirdi.

 

Kuzey Afrika’daki Arap dünyası, Arap Baharı ile geniş çaplı bir değişim rüzgârından geçerken karşı devrimler sürecine maruz kaldı. Bu süreçte –özellikle Türkiye kamuoyunun- en fazla habersiz kaldığı bölge ise Libya oldu. Kaddafi’nin ölümüne giden kanlı süreç sonrasında askerî milislerin lideri Halife Hafter’in özelde Türkiye vatandaşlarını genelde ise Libya’daki güvenliği tehdit eden konuşmasıyla Libya’daki yabancı sayısı azalırken, Libya’dan en fazla ayrılan milletlerden biri de Türkler oldu. Libya’da devrimin koordinasyonu gibi bir kimlik üstlenen Mısrata’da açık tek konsolosluk binası Türkiye’nin olsa da, Mısratalılar Türkiye’nin bu topraklara ilgisini artırmasını istiyorlar. Libya’nın üçüncü büyük kenti Mısrata’ya ve kısa süreli Trablus seyahatimizden objektifimize ve kalemimize yansıyanlar…

HALKIN OYUYLA SEÇİLDİLER, DARBEYE BOYUN EĞDİLER

2011’de yaşanan Arap Baharı sonrasında yönetim sisteminin çökmesiyle dikkat çeken Libya’da bu durumun müsebbibi, ülkeyi 40 yıl boyunca demir yumrukla yönetmesine rağmen devlet kurumsallaşmasını sağlamayan Muammer Kaddafi idi… Devrimin akabinde kurulan Geçici hükümetler devrimcilerin gerçekçi talebini yansıtamazken, ülke son olarak 21 Haziran 2014 tarihinde genel seçimden geçti. Seçim sonrası Bingazi’de Anayasa’yı ilan etmesi beklenen Abdullah Sini hükümeti, askerî lider Halife Hafter’in baskılarına boyun eğerek –yine Hafter’in kontrolündeki- Tobruk’ta toplanınca pek çok milletvekili bu karara itiraz etti. Tobruk merkezli olarak hareket eden Halife Hafter, geçtiğimiz Haziran ayında Trablus’a yönelik başlattığı operasyonlarla ülkedeki istikrarsızlığı derinleştirirken, siyasi gücü de tarafına çekmek istedi. Demokrasi yanlısı ve devrimci vekiller ise Mısrata’da toplantı üstüne toplantı gerçekleştirerek Tobruk’ta toplanan vekilleri demokrasi yanında saf tutmaya davet ediyor. 17 Şubat devrimi sonrası kurulan ilk geçici hükümetin başbakanlığını üstlenen Mustafa Abdülcelil de bir televizyon kanalına verdiği demeçte “Kim ki Keramet Operasyonu’nu desteklemiyorsa terörü desteklemektedir” şeklindeki açıklamalarıyla Hafter’e destek verirken, Libyalı devrimcilerin taleplerinin uluslararası komplolara kurban gitme ihtimali Libyalıları korkutuyor.

LİBYA’YI KARIŞTIRAN FÜLÛL TAKIMI
ÖNE ÇIKAN VİDEO

Tıpkı Tunus, Mısır ve Yemen’de olduğu gibi Libya’da da ülkeyi karıştıran gücü kestirmek zor değil: Fülûl takımı! Kaddafi döneminde medya ve ekonomiyi yönetimi altında tutan eski rejimin zenginleri, devrimcilere karşı ülkeyi Halife Hafter’in başını çektiği kaosa iten siyasete destek veriyor. 

Devrik lider Muammer Kaddafi’nin oğlu Hamis’in liderliğindeki 32 Sancağın ismi 17 Şubat devrimi sonrası değiştirildi. Ancak bu milisler tıpkı Kaddafi döneminde olduğu gibi halka karşı savaşmaya devam ediyor. Hamis Kaddafi’nin yönetimindeki Muhammed, Sehban, Saadi, Hamza gibi askerî tugaylar isimlerini değiştirerek Ka’kaa, Savaik ve Medenî isimli milis birliklerini oluşturdu. Bu milis birliklerinde çoğunlukla Kaddafi döneminde Libya vatandaşlığı alan yabancı paralı askerler savaşıyor.

DEVRİMİN ADI TERÖRE ÇIKMIŞ

Devrimciler silahlı mücadelelerini başta Trablus olmak üzere birden çok cephede sürdürüyor. Trablus’un şehir merkezinde kontrol devrimcilerde… Tobruk ve bazı küçük şehirlerde ise kontrol Halife Hafter ordusunda… Ülkede Nebe’nin başını çektiği az sayıdaki yayın kuruluşu devrimcilerin sözcülüğünü yaparken, ülkenin çok izlenen televizyon kanalları ise devrimcileri ‘terörist’, gerçek teröristleri ise ‘devrimci’ gibi gösteriyor. Ülkenin üniter yapısını korumak ve uluslarası komploların önüne geçmek için savaşan her devrimci, ‘İhvancı’, ‘Selefi’ ve ‘Terörist’ gibi sıfatlarla yaftalanıyor.

Mısır’da yaşayan Libyalı milyarder Hassune Tatanaki’nin sahibi olduğu Libya Evvelen kanalı Kaddafi dönemi İstihbarat Zabıtı Cuma Usta’nın sahibi olduğu Asıme kanalları fülûl takımının sözcülüğüne soyunurken Ka’kaa Tugaylarının komutanı Abdülmecid el-Müleykıta Ed-Devliyye kanalı ve El-Hadra kanalı da devrimcilere karşı savaşan milis güçlerini savunuyor. El-Hadra kanalı, Kaddafi döneminin devlet kanalı El-Cemahiriyye ile aynı şiarları paylaşmasıyla tanınıyor. Bu kanalların bir kısmının merkezleri Mısır’da bulunurken, yayınlarını Mısır’ın NİLE Sat uydu yayınlarında kolaylık sağlaması sayesinde yapıyorlar.

Muhammed İbrahim El-Berrad: (Mısrata Milletvekili)

“Parlamento’nun bütün kararları geçersizdir!”

“Parlamento, yasama yetkisiyle Anayasayı ilan edeceğini açıklamış ve bunun adına çalışmalar yürütmüştük. Geçmişte ihmal edilmiş Bingazi’de durumu düzeltmek için seçim sonrası Meclis’i toplamak üzere anlaştık. Nitekim bugün Bingazi’deki durum pek çok şehirden daha iyidir. Ancak parlamentonun bir kısmı Meclis’i Tobruk’tan açarak bu duruma muhalefet ediyor. Biz başlangıç noktasına, yani Bingazi’ye dönmeye çağırıyoruz bütün parlamentoyu… Şu an Parlamento’nun aldığı bütün kararlar batıldır. Nitekim Tobruk’ta toplanan parlamentonun yasadığı kanunları uygulayacağı bir bölge yok. Çünkü devrimciler onları tanımıyor. Darbeci Halife Hafter’in yönetimindeki bir şehirde nasıl toplanabilir Parlamento?”

Ali Muaytik (Bir önceki Libya Başbakanı):

''DEVRİM YOLU ÇETİN BİR YOLDUR''

“Libya halkı oldukça zor bir süreçten geçiyor. Devlet müesseselerinin inşası süreci oldukça sıkıntılı geçiyor. Seçimlerden önce bu parlamentonun halkın yanında duracak bir parlamento olacağına inanmıştık ancak siyasi çalkantılar yaşanıyor. Elbette Libya halkı bu zor süreçlerin üstesinden gelmeye ve kendi devlet müesseselerini oluşturmaya kadirdir. Bu yol çetin bir yoldur, ancak halkımız devrimin bilincinde olduğu sürece bu sıkıntılar aşılacaktır.  Ben bu süreçte bütün kesimlerin birlikte hareket etmesini ve aynı masanın başında oturmasını istiyorum ve bunun mücadelesini veriyorum.  Türk halkının ve Türkiye hükümetinin savaş ve devrim sürecindeki tutumları takdire şayandır. Türkiye’nin Libya’nın devlet müesseselerini oluşturma sürecindeki desteği de devam etmektedir. Biz Türkiye’den modern Libya devletinin oluşmasında daima etkin bir rol oynamasını istiyoruz. Bu vesileyle Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı makamına gelmesini de kutluyorum.”


Yarın: Küresel Müfsit SİSİ LİBYA’DA İŞ ÜSTÜNDE

 

Yeni Akit

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23