• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

İstanbul İslami finansın merkezi olmalı

Yeniakit Publisher
2018-02-11 09:15:00 -
İstanbul İslami finansın merkezi olmalı

420 binden fazla üyesi bulunan İstanbul Ticaret Odası’nda (İTO) İbrahim Çağlar’ın aniden vefat etmesinin ardından, Yönetim Kurulu’nun seçimi ile başkanlık koltuğuna oturan Öztürk Oran, finans dünyasının yakından tanıdığı saygın bir isim olarak, adeta bir koltukta birkaç işi bir arada götürüyor.

9 Nisan’da gerçekleştirilecek oda seçimine hazırlık sürecini yöneten Öztürk Oran, İstanbul’a ve iş dünyasına değer katan çalışmalarını ve bundan sonra yapmayı planladığı projeleri Mehmet Canıtatlı’ya anlattı. İstanbul’un tarihi yarımadasında konumlanan İTO’nun yönetim binasında yer alan tüm birimlerin arı kovanı gibi iş dünyasına hizmet verdiğini söyleyen Oran, sözlerine üye potansiyeli ve hizmetlerini anlatarak başladı ve şu mesajları verdi:

HER 4 İŞLETMEDEN BİRİSİ ÜYEMİZ

İstanbul Ticaret Odası 400 bini aşan üye sayısıyla dünyanın en büyük ilk beş odasından biri. Bu demek ki Türkiye’deki her 4 işletmeden biri bu odanın üyesi. Aynı zamanda yüzde 100 yabancı sermayeli üye sayımız da 23 bin. 4 yıl önce 19. dönem olarak göreve geldiğimizde üye sayımız 335 binlerdeydi. Bu artış aslında büyüyen Türkiye ekonomisinin doğal bir yansıması. Artık okulu bitireyim de bir devlet dairesine yerleşeyim diyen genç sayımız o kadar az ki. Hepsinin büyük hayalleri var. Potansiyelin farkındalar.

Keza kadın girişimciler inanılmaz enerjik ve yenilikçi fikirlerle ekonomiye çok daha fazla katılıyorlar. Hükümetimiz girişimciliği arttıracak pek çok teşviki hayata geçirdi. Ekonomimiz dünyanın en hızlı büyüyen ekonomilerinden. İşte bunlar zaten üye sayısını kendiliğinden arttırıyor. Yani üye sayısı bir hedef değil, bir sonuç. Bizim hedefimiz ekonomiyi büyütmek. Ekonomi büyüdükçe, ihracatımız, üretimimiz arttıkça Odamızın üye sayısı kısa süreçte 500 Binlerin de çok çok üstüne çıkacaktır.

SÜREKLİ TEMAS HLAİNDEYİZ
ÖNE ÇIKAN VİDEO

İstanbul Ticaret Odası olarak faaliyetlerimizin odak noktasında üyemiz var. Çünkü her bir üyemiz ne kadar güçlüyse, bu ülke de o kadar güçlüdür. Biz buna inanıyoruz. Bu nedenle üyelerimizi dinlemeye, onlarla temas halinde olmaya azami özen gösteriyoruz. Sosyal medyayı etkin kullanıyoruz. Çağrı merkezimize, koordinatörlüklerimize üyelerimizden gelen her türlü talebi en aktif şekilde değerlendiriyoruz. Mobil İTO otobüsümüz ve İTO Bilgilendirme Merkezimizde yine üyelerimizle birebir temas kuruyoruz. Zaman zaman da üye memnuniyet anketimiz oluyor. Buradan aldığımız geri bildirimler de bize önemli bir yol haritası sunuyor.

İŞLERİ TAMAMLAMAK İÇİN VARIZ

Çağlar döneminden yarım kalan projelerden hangileri öncelikleriniz? İstanbul Ticaret Odasında esas olan devamlılıktır. 136 yıla sığan projeler de bunun bir göstergesi. Bu odanın büyük projeleri üniversite olsun, yaptığı okullar olsun, Teknopark ve İDTM olsun dönemlere sâri şekilde tamamlanmıştır. Bundan sonra da aynı şey geçerli. Tüm projeler takvimine göre işlemeye devam ediyor. Tabii bir yandan da bayrağı daha da ileriye taşıyacak yeni projeleri hayata geçiriyoruz. Mesela son dönemde İstanbul Ticaret Odası Bilgilendirme Merkezini faaliyete aldık. Üyemiz teşvik ve destek, ruhsat, vergi, dış ticaret, istihdam, hukuk hangi konuda bilgi ihtiyacı varsa bu tek noktadan karşılayabilecek, bir nevi kişiye özel VIP destek sunuyoruz. Ayrıca İBM, üyelerimizin toplu olarak yer aldığı Organize Sanayi Bölgeleri gibi yerlere de bizzat giderek program düzenleyecek. Bir diğer yeni hizmetimiz; 145 bin tirajlı İstanbul Ticaret Gazetesi’nde ücretsiz seri ilanlar hizmeti açmamız oldu.

HERKES, TÜRKİYE'NİN POTANSİYELİNİN FARKINDA

İstanbul Uluslararası Finans Merkezi projesi 2009 yılında resmi olarak yürürlüğe alındı. İstanbul Ticaret Odası o tarihten itibaren oluşturulan pek çok çalışma komitesinde doğrudan görev aldı. Halen de buralardaki görevlerimiz devam ediyor. Bu projede reel sektörün nabzını ortaya koyan en etkin kuruluşlardan biriyiz.

Benim esasen fırsat olarak gördüğüm konu, İslami Finansta bir merkez haline dönüşebilmek. Bakın 2008 kriziyle, aslında tüm dünya şunu daha net şekilde anladı. Faize dayalı, hatta faizin faizine dayalı, hesaplanamayan riskler içeren ve sonunda hiç bir reel değere dönüşmeyen sanal yatırım araçları dünyaya kaostan başka birşey getirmedi.

2 TRİLYON $'LIK POTANSİYEL

Kâğıt üzerinde büyüyen rakamlar, sonunda milyonlarca kişinin işsiz ve evsiz kalmasına hizmet etti. Bu yüzdendir ki İslami finans sistemine ilgi büyüyerek artıyor. Dünyada 2 trilyon doları aşan bir aktif büyüklüğüne sahip. Ve her yıl yüzde 10’a yakın oranlarda büyümeye devam ediyor. Çünkü dünya yeni bir çıkış yolu arıyor. Bu çıkış yolunun içinde üretim, istihdam artışı, reel ekonomi olmak zorunda. İşte İslami finans bu unsurların hepsine sahip. Başta gelişmiş batı ülkelerinde olmak üzere ticari bankacılığa bir alternatif olarak gelişimini sürdürüyor. Çünkü bu sistemde, ekonomiye dönüşmeyen faiz gelirleri, nereye harcandığı belli olmayan sermaye tutarları yok. İslami finans kâr-zarar ortaklığına dayanıyor. Bu da temelde hem riskin, hem de rızkın paylaşıldığı, sermayenin reel mal ve hizmetlere, istihdama ve üretime dönüştüğü bir ekonomiyi ifade ediyor.

İSTANBUL MERKEZ

Türkiye’nin ise İslami finans konusunda ayrı bir potansiyeli var. Biliyorsunuz bugün bu işin merkezi Londra. Onlar bu sistemin hikmetini anlamış ve bu yolda çoktan adım atmışlar. Ama neden İslami finansın lideri Türkiye olmasın? Bunun için gerekli olan tüm coğrafi bağlantılara ve her türlü kapasiteye sahibiz. Sadece rekabetçi yönleri arttırmak önemli. Nitekim Dünya Bankası Küresel İslami Finans Geliştirme Merkezi’ni de geçtiğimiz yıllarda İstanbul’da açtı. Yani aslında herkes Türkiye’nin bu potansiyelinin farkında. Ülkemizde bu anlamda güzel adımlar var. Kamu katılım bankaları da piyasaya girdi ve hızla büyüyor. Ben İstanbul’un orta vadede her türlü finansta uluslararası bir merkez olacağına yürekten inanıyorum.

DİK DURAN GAZETE

Yeni Akit’in 25. yıldönümünü kutlayan Öztürk Oran, ‘’25 yıl öncesinden bugüne sürekli net duruşuyla öne çıkan Akit, hiç de kolay olmayan zorluklar yaşadı. Geçmişte yayınları zaman zaman kesintiye uğratılmak istense de, buna rağmen haberleri ve yazarlarının fikirleri ile tavrını en açık şekilde ortaya koyması Akit’in farklılığının önemli bir yönüdür. Tarafsız ve şeffaf olan yayın hayatının devam etmesini diliyorum’’ mesajını verdi.

GAYEMİZ SEVDİKLERİMİZLE OLMAK

Oran’a, “Kendinize zaman ayırdığınızda öncelikleriniz neler oluyor?” sorusunu yönelttiğimizde, sözlerine tereddüt etmeden “Hayatta esas ve önemli olan gayemiz ne?” sorusuyla başladı ve şöyle devam etti: ’’Elbette sevdiklerimizle birlikte, mutlu olmak. Aile hakikatten hayatın özü. Ben de boş zamanlarımda ailemle bir arada olmaya özel bir hassasiyet gösteriyorum. Ancak tabii ki başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere ülkesini seven herkesin el ele vererek, elini taşın altına koyduğu, küresel ekonomide önemli mesafeler kat ettiğimiz, Mehmetçik’imizin kahramanca sınırlarımızı ve mazlumları kolladığı bu günlerde, durmak hiçbirimize yakışmaz. Özel hayatımızdan, sevdiklerimizden fedakârlık göstermek hepimizin boynunun borcu.

İSTANBUL'UN DÜNYAYA AÇILAN PENCERESİ

Rızkın onda dokuzu ticarette, ticaretin de onda dokuzu cesarette. Dış pazarlar konusunda üyelerimizin cesaretlenmesini, onlara yol göstermeyi önemsiyoruz. Bu anlamda üyemizi dünyaya açacak pek çok proje gerçekleştiriyoruz.

Her yıl 30’u aşkın uluslararası fuara milli katılım organize ediyoruz. Mesela çok yakında MIPIM fuarında olacağız. Orada Paris ve Londra çadırlarının arasında 685 metrekarelik bir İstanbul çadırımız olacak. Burada firmalarımız kendi stantlarıyla birebir projelerini dünyaya tanıtacak.

HEYETLER AĞIRLIYORUZ

İhracata İlk Adım ve URGE projeleriyle daha önce hiç ihracat yapmamış ya da sınırlı kalmış üyelerimizi ihracat yapacak hale getirecek birebir danışmanlık sunuyoruz. Onlarla beraber sahaya çıkıyor, fuar ve ikili görüşme organizasyonlarına kadar tüm aşamalarda yanlarında oluyoruz. Her yıl odamızda 200’e yakın uluslararası heyeti ağırlıyoruz. Tedarikçi günü etkinlikleriyle küresel firmalarla üyelerimiz arasında alım görüşmeleri organizasyonları düzenliyoruz.

GÖNÜLLÜ TİCARİ ELÇİLER

ICVB ile ülkemizdeki kongre turizmini canlandırmak için pek çok organizasyona imza atıyoruz. Yine şehrimizin marka değerini yükselten İstanbul Shopping Fest ile pek çok yabancıyı alışveriş yapmak için şehrimize çekiyoruz. Türkmek projesi ile Afrikalı gençleri ülkemizde konuk ediyor, eğitim veriyoruz. Sonrasında Afrika ile iş yapmak isteyen üyelerimiz ile bu gençler arasında köprü kurup, Türkiye için gönüllü ticari elçileri yetiştiriyoruz.

SEÇİM 9 NİSAN'DA

Türkiye genelindeki oda ve borsalarda seçim sürecinin yaklaştığını da hatırlatan Oran, “9 Nisan’da seçime gidiyoruz. Buna göre hazırlıklarımızı yapıyoruz. İstanbul Dünya Ticaret Merkezi’nde yerimizi rezerve ettirdik. Yenikapı’daki alan için İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile görüşmelerimiz var. Seçim sürecimizi İstanbul iş dünyasına yakışır titizlikle, adil ve dürüstçe, tam bir uyum içerisinde gerçekleştireceğiz” dedi.

FARKLI ALANLARDA DA GÖREVLERİM VAR

Halihazırda Vakıf Katılım Yönetim Kurulu başkanlığını yürütüyorum. İlaç sektörü başta olmak üzere çeşitli ticari ortaklıklara sahibim. İstanbul Dünya Ticaret Merkezi’nde Yönetim Kurulu Başkan Vekilliğini yürütüyorum. Bunun yanında Yetimler Derneği ve Yetimler Vakfı gibi birçok STK ve vakfın da yönetiminde yer alıyorum. Tabii memleketim Kars’a olan gönül bağım hiç kopmadı. Kars-Ardahan-Iğdır Kalkınma Vakfı’nda da halen Yönetim Kurulu Üyesi olarak çalışıyorum.

ORAN: Rızkın onda dokuzu ticarette, ticaretin de onda dokuzu cesarette!

 
Yeni Akit Gazetesi

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23