• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

'Çoban Matı' ile yenilmek!..

Yeniakit Publisher
2014-04-16 18:14:00 - 2014-04-16 18:14:57
'Çoban Matı' ile yenilmek!..

Gazeteci-yazar Ekrem Kızıltaş, Türkiye'yi "makul büyüklükte bir satranç tahtası" olarak düşünen çevreleri konu edindiği yazısında çarpıcı analizlere yer verdi...

İşte Kızıltaş'ın o yazısı:

Uluslar arasında oynanan satrançta askeri güç faktörünün büyük bir önem taşıdığını biliriz.

ABD eski güvenlik danışmanlarından Zbigniew Brzezinski'nin bahsini ettiği  “Büyük Satranç Tahtası”, bizim de içinde bulunduğumuz bölgeyi (Avrasya) eksen alıyor ve geleceğin dünya hakimiyetinin bu coğrafyada süren oyunlarla şekilleneceğini söylüyordu.

Hitler ve Stalin'in ‘Avrasya'nın dünyanın merkezi olduğu ve Avrasya'yı kontrol edenin dünyayı da kontrol edeceği' varsayımından hareketle, ‘Amerika'nın Avrasya'daki üstünlüğü, etkisini ve gücünü uzun süre koruyabilir mi ve daha hangi maksatlarla kullanılabilir?' sorusuna cevaplar arıyordu Brzezinski.

1997'de yayınlanan kitaptaki öngörülerin ne kadarının gerçekleştiği ve bundan sonraki süreçte ne kadarının daha gerçekleşebileceği, ayrı bir konu. Ama Büyük Satranç Tahtası'nın yani Avrasya'nın önemli aktörlerinden Türkiye'de son zamanlarda olup bitenlere bakılırsa, birileri ülkemizi de makul büyüklükte bir satranç tahtası olarak düşünüyor olmalı.

Türkiye'de olup bitenlerin Büyük Satranç Tahtası üzerine yapılan hesapları ve orada oynanan oyunu ciddi şekilde etkileyeceği aşikar. Dolayısıyla Türkiye'deki oyun, bir anlamda bölgesel ve hatta küresel çapta oynanmakta olan turnuvaya bir tür hazırlık ya da oradaki esas oyuncunun işlerini kolaylaştıracak bir atrenman belki.
ÖNE ÇIKAN VİDEO

Uluslar arasında oynanan satrançta askeri güç faktörünün büyük bir önem taşıdığını biliriz. Görünürde her şey oynanmakta olan oyunun kurallarına uygunmuş gibi gözükse de; güç, belirleyiciliği yüksek bir faktördür ve ona sahip olan, yeri geldiğinde: ‘Bu böyledir' de diyebilir. Genellikle de öyle oluyor zaten.

Türkiye'yi satranç tahtasına benzetip oyun oynamaya kalkanların bariz vasıfları ise güçten ziyade bir şekilde şımartılmış olmak. Satrancı gereği gibi bilmiyor ve üstünlüğün başkalarına geçtiği durumlarda, durumu kabul edemediklerinden mızıkçılık etmekten geri durmadıkları gibi, muhatabın farkına varmadığını zannettikleri zamanlarda da bol bol hile de yapıyorlar.

Bütün dertleri, satranç tahtasındaki taşların hemen tamamının kendi amaçlarına hizmet etmesi. Kendi amaçlarına hizmet etmeyen taşları yok sayma eğilimindeler ve muhatapları haklı olarak bunu kabul etmediği zaman da, canları sıkılıyor.

Asıl problem, ülkemizi satranç tahtası gibi görüp oyun oynamaya kalkışanların, Avrasya'nın ve dolayısıyla dünyanın geleceği konusundaki görüşlerinin son derecede karmaşık olması. Tıpkı Brzezinski gibi onlar da, ABD'nin bölgemizde kesin bir hakimiyet sağlamış olduğu ve en azından kısa ve orta vadede bu durumun değişmeyeceği kabulünden hareket ediyorlar. Eh böyle düşündükleri için de, bu duruma uygun olmadığını düşündükleri hareket tarzlarını reddediyor ve dahası güya iyi niyetlerle(!) engellemeye de çalışıyorlar.

7 şubat 2012'de MİT Müsteşarı'nı ifadeye çağırma ve beraberinde süren Barış Süreci'ni engelleme girişimleri, Türkiye'nin uluslararası bir tür vesayetin kontrolünde olduğu ve bunu kırmaya kalkışmanın pek de akıllıca olmadığı görüşü paralelinde yürütülmüştü, hatırlayın.

17-25 Aralık girişimleriyle de, Yeni Türkiye için ciddi öneme sahip projelerin yüklenicilerini hedef almıştı.

Ülkemizdeki satranç oyunu halen sürüyor. Ancak oyunu başlatanlar; mesela filleri düz, kaleleri çapraz hareket ettirmeye çalışmakla yetinmeyip, bu türden  davranışlarını bir kural olarak yutturmaya da kalkışıyorlar, sürekli olarak.

Ancak, 17 Aralık'ta başlattıkları oyunu, paralel (tercihan nöbetçi) mahkemelerde paralel kararlar alarak mümkün olduğunca sürdürmeye çalışmakla beraber; satrancı bilmedikleri halde çok iyi biliyormuş gibi yapanların akibeti ile karşılaşıyorlar: Yani hep mat oluyorlar, Çoban Matı ile hem de...

 Ekrem Kızıltaş / Haber7

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23