• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Latif Erdoğan
Latif Erdoğan
TÜM YAZILARI

BU AĞLAYANLAR..

30 Ocak 2016
A


Latif Erdoğan İletişim: [email protected]

Sözde Gülen, Hasan Karakaya’nın vefatı üzerine bir taziye yazmış; fakat yanlış anlaşılma çekincesiyle yayınlatmamış. Tabii ki koca bir yalan. Ya da merhumun gördüğü büyük ilgi karşısında, Gülen’in her zaman kullandığı çark etmiş görünme taktiği..

Köpekleri neyi havlıyorlardı o zaman? Niye bu kadar yalan, tezvirat ve iftiraya sarıldılar? İyi ki Gülen, rahmetli Hasan Karakaya için taziye yayınlamamış. Onun, Gülen’in tebriye ve tezkiyesine zaten ihtiyacı yoktu. İmanını dava, davasını iman edinen alperenlerden biriydi Hasan Karakaya. Olduğu gibi yaşayan yaşadığı gibi de olan bir yiğitti. Eğer Gülen  taziye yayınlasaydı, bu onun üzerine düşen gölge  olurdu.

Cenab-ı Hak merhum Karakaya’yı böylesi bir töhmetten kurtardı ki, Gülen’e bu taziyeyi nasip etmedi.

Osman Baydemir, meclis kürsüsünde ağlayarak teröristler için aman dilemiş. Hiç mi Allah’tan korkmuyorsunuz onları öldürürken, demiş bir de.

Market sahibi bir dostum anlatmıştı. Bir müşteri markete gelmiş. Aramış, taramış fakat bir türlü aradığını bulamamış. Sonra da var gücüyle bağırmış: Hiç mi Allah’tan korkmuyorsunuz kardeşim, bu kadar güzel markete bir içki koymamışsınız! Market sahibi dostum gülmüş, beyefendi, demiş, zaten Allah’tan korktuğumuz için içki koymadık..

Gerçi, Mehmet Metiner, meclis kürsüsünden gereken cevabı verdi. Baydemir’in timsah gözyaşlarına benzer ağlama üslubunun ne anlama geldiğini hem ona hem de millete anlattı.

Gülen’le tanış olduktan ve aynı çizgiyi bulduktan sonra bu HDP’lilere de bir hal oldu. Daha önce yerli yersiz Selahaddin Demirtaş da ağlamıştı hatırladığım kadarıyla. Şimdi de Baydemir aynı seremoniyi oynadı.  Üst akıl birlikteliği işte bu: Döverken ağlama, yani Yahudi taktiği. Ya da üzüm üzüme baka baka kararır, körle yatan şaşı kalkar gibi özdeyişlerin hayat ironisi.

Paralel yapının Nur cemaatinden bir gruba yaptıkları alçak saldırı; onlarca masum insanın özgürlüklerine konulan kalleş hacir, aynı insanların itibarlarını yok etme adına yapılan kahpelikler, yargı ve emniyette elde edilen gücü, bütün suçu Gülen’in bazı düşünce ve eylemlerini doğru bulmadığını ifadeden ibaret bu kişilere her türlü hukuk dışılığı, gayr-i ahlakiliği, gayr-i insaniliği mubah gören bir zalimlikle kullanış; kendilerine senelerce kol kanat germiş, kendilerine yurt içinde ve yurt dışında bunca süre alan açmış hükümete, iktidara ve devlete hiç olmaması gereken zamanda, hiç olmaması gereken yerde yine aynı kalleşlik ve kahpelikleri kullanarak darbe girişiminde bulunuş; devlete ait bütün birimleri teker  teker ele geçirdikten sonra, bütün bu gücü, sırf dünyevi hırs uğruna yabancılara peşkeş çekiş, devlete ait sırları iç ve dış ihanet odaklarına servis ediş; devletin ve milletin Paralel yapıyla mücadelesini farz kılarken, Gülen’in bu mücadele karşısında yalnız bırakıldığından şikayetle davranışlarını tasvip etmeyen herkesi dilsiz şeytana benzetişi bir hayat ironisi değil de nedir?

PKK, kırk yıldır haklarını savunduğunu iddia ettiği yöre halkına her türlü ahlaksız zulmü reva gördüğü; çözüm süreci vesilesiyle devletin uzattığı şefkat elini sırf bu süreci sabote uğruna karşılıksız bıraktığı; son altı aylık zaman diliminde, yüzlerce insanı, yaşlı, genç, çocuk, bebek ayırımı yapmadan katlettiği, camileri, okulları, hastaneleri, iş yerlerini kundakladığı, yakıp yıktığı, binlerce insanın evini, köyünü, beldesini terk etmeye zorladığı ortada iken; ve devletin bunlarla mücadelesi farz haline gelmişken, Osman Baydemir’in hiç utanmadan, hiç sıkılmadan sahte göz yaşlarıyla ağlayıp dini bir kavram olan Allah korkusunun arkasına sığınması ve bu kavramla devleti kendisi için beka mücadelesi olan bir mücadeleden vaz geçirmeye çalışması ya da vaz geçireceğini umması yine böylesi bir ironinin görüntüsü değil de nedir?

Her iki yapı da, devletin sabır cidarlarını çok zorladılar; ve sonun da başarılı da oldular. Şimdi onlarla devlet konuşuyor, iyi de konuşuyor..

Efendimiz, Allah bir kulu hakkında kötülük murat ettiğinde onu gözlerine malik kılar, o istediği zaman ağlar, buyurur. Bizler, Baydemir cinsi ağlayanlara çok zaman öncesinden aşinayız..

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23